“Elçi olayında 4 ihmal”
Demirtaş’ın Davutoğlu’na yaptığı canlı yayın daveti yalnızca Cumhuriyet gazetesinde yer bulabildi.
11.01.2016
Hürriyet gazetesinin manşetinde, “Elçi olayında 4 ihmal” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “Diyarbakır’da 2 polisin şehit edildiği ve Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürüldüğü olay ile ilgili müfettiş raporunda polis kusurlu bulundu. -Terör örgütü PKK’nın suikast timi olarak takip edilen 2 teröristin olayın meydana geldiği bölgeye gelmeden durdurulup etkisiz hale getirilmesi gerekirdi. -Uyarı ve anonsta teröristlerin silahlı oldukları bildirilmeliydi. –Olay yeri incelemesi eksik kaldı. -Mermi izdüşümü alınmadı. 2 mülkiye ile 2 polis başmüfettişinin hazırladığı ön inceleme raporunda, olay yeri ve kriminal incelemenin sağlıklı yapılamamasına gerekçe olarak, bölücü terör örgütü unsurlarının gelen ekiplere uzun namlulu silahlarla saldırıda bulunması gösterildi” ifadelerine yer verildi.
“MİT TIR’larında bildiklerimiz var”
Cumhuriyet gazetesi sürmanşetinde, “MİT TIR’larında bildiklerimiz var” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “AKP’nin basın özgürlüğüne yönelik saldırılarının 2007’den beri devam ettiğini belirten MHP Genel Başkan Yardımcısı Ümit Özdağ, başkanlık planıyla kalan özgürlüklerin de ortadan kaldırılacağını söyledi. Özdağ, Suriye’ye silah taşıyan MİT TIR’ları ile ilgili ek bilgileri olduğunu ama şimdi söyleyemeyeceğini açıkladı” ifadeleri yer aldı.
“Davutoğlu masaya dönmek istiyor”
Cumhuriyet gazetesinin manşetindeki, “Davutoğlu masaya dönmek istiyor” başlıklı haberde, “‘Barış İsteyenler Grubu’nun Davutoğlu ile toplantısına katılan bir isim, Başbakan’ın ‘çözüme odaklanmada’ istekli olduğunu belirtti. –Dönülmek istenen masada ‘en azından başlangıçta’ İmralı yok. –İlk masada AKP’ye yakın Kürt kesiminden kişiler olabilir. –‘Masaya dönülmeli’ konusunun altını çizen, Muhsin Kızılkaya ile Yılmaz Ensarioğlu. Askeri politikalarda ısrarcılar ise Ömer Çelik ile Efkan Ala. –Erdoğan da mevcut durumun sürdürülebilir olmadığının farkında. O yüzden masa çok geçmeden kurulacak. –HDP eş genel başkanlarının ‘hapse gönderilme’ tehditleri ‘siyaseten söylenmiş’ olarak kalacak. –HDP’de de AKP’de de ‘sivil çözüm’ isteği var” ifadeleri kullanıldı.
“Sen başkanlığı savun, ben özyönetimi”
Selahattin Demirtaş, başkanlığı ve özyönetimi canlı yayında tartışmak için Davutoğlu’na çağrıda bulundu.
Cumhuriyet habere manşetin altında, “Biz konuşmazsak silahlar konuşur” başlığıyla yer ayırdı ve “HDP EŞ Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Davutoğlu’nu canlı yayında tartışmaya davet etti. Demirtaş, ‘Sen başkanlığı savun, ben özyönetimi. Halk karar versin. Her gün insanlar ölüyor, beyefendi, ‘görüşmem’ diyor. Yüzünü çok sevdiğimizden görüşmek istiyor değiliz. Siyaset konuşmayınca, silahlar konuşuyor’ dedi” ifadelerine yer verdi.
“Öcalan’a tecrit, Marmara Denizi kadar bir hendek kazmaktır”
Öcalan’a tecrit konusunda açıklama yapan İmralı Heyeti, ‘Tecrit toplumsal barış ve ortak geleceğimizin arasına Marmara Denizi kadar bir hendek kazmaktır’ dedi.
Özgür Gündem sürmanşetindeki habere, “Öcalan ortak geleceğimiz” başlığını attı ve “İmralı Heyeti, Kürt Halk Önderi Öcalan’ın sekretaryasındaki iki tutsağın sürgün edilmesi ve tecrit konusunda açıklama yaptı. İmralı Heyeti Sözcüsü Sırrı Süreyya Önder, ‘Sayın Öcalan üzerinde tecrit geliştirmek, can güvenliği ve sağlık koşulları hakkında örgütünü, halkını endişeye sevk etmek savaşa davettir’ dedi. Önder, ‘Tecrit toplumsal barış ve ortak geleceğimizin arasına Marmara Denizi kadar bir hendek kazmaktır’ dedi. ‘Rutin uygulama’ diyen hükümete ‘Ciddi ol’ uyarısı yapan Önder, Başbakan’dan ve hükümetten derhal açıklama istedi. ‘Tecridin kaldırılması değil, Öcalan’ın özgürlüğü acil gündemdir’ diyen Önder, ‘Sekretaryanın dağıtılması süreci tümden dinamitleme girişimidir. Bu tehlikeli tutumdan derhal dönülmeli’ dedi” ifadelerine yer verdi.
Evrensel gazetesi habere ön sayfasının altında, “Bu karar barışı dinamitlemektir” başlığıyla yer verdi. Haberde, “PKK lideri Öcalan’ın durumunu değerlendiren İmralı Heyeti, Öcalan’ın durumundan haberdar olmadıklarını söyledi. Heyet, sekretaryanın dağıtılmasının ‘Süreci tümden dinamitleme girişimi’ olduğunu dile getirdi” ifadeleri kullanıldı.
“Buruk bayram”
Taraf gazetesi manşetinde, “Buruk bayram” başlıklı habere yer verdi: “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü öncesinde Türkiye’de basının içine düştüğü tabloyu dile getiren CHP’li Ağbaba, ‘33 gazeteci içeride tutsak, biz de dışarıda özgür değiliz. İktidar kalemden korkuyor. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını, muhalif vekillerin önergelerini haber yapan gazetecilere dava açılıyor. CHP olarak cezaevindeki Can Dündar’a da gidiyoruz, Mehmet Baransu’ya da. Gazeteciden katil, terörist olmaz’ dedi.”