“İşkenceli bayram”
Yeni Yaşam ve Birgün gazeteleri “pik yapan” polis şiddetini manşete taşırken, Karar ve Sözcü gazeteleri Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına yer verdi.
27.05.2020
Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde, “İşkenceli bayram” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Türkiye’de son yıllarda işkence yeniden gündemde. Cezaevinde ve gözaltı merkezleriyle gündeme gelen işkence artık hayatın her alanında yaşanıyor. Geçtiğimiz haftalarda İstanbul Küçükçekmece’de sokağa çıkma yasağını ihlal ettiği için dövülen yurttaşların görüntüsü ortaya çıkmıştı. Benzer görüntüler bayram süresince uygulanan sokağa çıkma yasağı sırasında da yaşandı. Bayramın ilk günü Tekirdağ Çorlu’da evinin önünde oturan yurttaşlara polisin saldırısı gündem olmuştu. Benzer olaylar bayramın ikinci ve üçüncü gününde de devam etti. İstanbul’da Zeytinburnu, Kadıköy, Eyüp, Sultanbeyli ilçeleri ile Şırnak Cizre’de polis ve bekçilerin yurttaşlara saldırısının görüntüleri çıktı. Görüntüler polis ve bekçilerin yetkisini bir kez daha tartışmaya açtı.”
Birgün gazetesi ise manşetindeki, “Münferit değil sistematik” başlıklı haberinde, “Tekirdağ Çorlu, Edirne Keşan ile İstanbul’da Zeytinburnu, Kadıköy, Eyüp ve Sultangazi’deki polis şiddeti hafızalara kazındı. Polis şiddetinin iktidar eliyle üretildiğini söyleyen CHP’li Tanrıkulu, ‘1990’ların ‘Kahrolsun insan hakları’ sloganıyla yürüyen polis anlayışı mevcut iktidar tarafından yeniden yürürlüğe kondu’ dedi. CHP Genel Başkan yardımcısı Ağbaba ise, ‘TBMM’ye polis şiddetine ilişkin araştırma önergesi sundu. Urfa ve Tekirdağ baroları şiddete sert tepki gösterirken Av. Erdoğan, polis şiddetiyle karşılaşan yurttaşın doktor raporu, tanıkların bilgileri ve görüntülerini şikayetlerine eklemeleri gerektiğini söyledi” ifadelerine yer verdi.
“Saray kıskacı”
Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Saray kıskacı” başlıklı haber yer aldı:
“Muhalefet partileri tarafından yönetilen belediyeler salgınla birlikte düşen gelirleri nedeniyle kaynak bulmakta zorlanırken, belediyelerin yatırım nitelikli projelerine aktarılmak üzere Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı bütçesine konulan ‘belediyelere yardım ödeneğinin’ kullanımı da sıkı şartlara bağlandı. Proje için yardım talep eden belediye, projeye ilişkin detaylı bilgilerin yanı sıra projeyi neden kendi kaynaklarıyla gerçekleştiremediğini açıklayacak. Belediyenin güncel gelir, gider ve finansman bilgilerini bildirecek. Son kararı ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan verecek. İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Yasa’da belediyelerin ihtiyaç duyduğu yatırım nitelikli projelerin gerçekleştirilmesi amacıyla Strateji ve Bütçe Başkanlığı bütçesine konulan belediyelere yardım ödeneğini belediyelerin talebi üzerine kullandırmaya Cumhurbaşkanı’nın yetkili olduğu belirtiliyor. Bu kapsamda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı da belediyelerden yatırım nitelikli projeleri için yapacakları yardım talepli başvurularında istenecek bilgi ve belgeleri ayrıntılandırdı. ‘Belediyelerin Yatırım Nitelikli Projelerinin Desteklenmesi İçin Yardım Taleplerine İlişkin Genelge’ye göre, talep yazılarında ‘projenin adı, amacı, gerekçesi (neden ihtiyaç duyulduğu), projeye ilişkin ayrıntılı maliyet hesabı, büyüklüğü, uygulama yeri ve süresi, proje çıktıları, hedef aldığı kitle ve/veya bölge, proje sahibi kuruluş ve yasal statüsü, yürütücü kuruluş’ bilgilerine yer verilecek. Bunun dışında talepte bulunan belediyenin güncel gelir, gider ve finansman bilgileri, projenin belediyenin kendi kaynaklarıyla karşılanamama gerekçeleri belirtilecek. Belediyeye ödenek verilip verilmeyeceği konusunda ise son kararı Cumhurbaşkanı verecek. Genelgede, ‘Belediyeler tarafından başkanlığımıza gönderilecek talepler Cumhurbaşkanlığı makamının takdir ve onaylarına arz edilecektir’ denildi.”
“Kumpası bozmak boynumun borcu”
Karar gazetesi ön sayfasının altında, “Kumpası bozmak boynumun borcu” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“Kılıçdaroğlu, seçim ve partiler yasasında değişiklik hazırlığını işaret etti, net mesaj verdi: Davutoğlu ve Babacan’a kumpas kurmak istiyorlar. Bunu bozmak boynumun borcu. (Davutoğlu’nun ‘Mehmet Dişli’ açıklaması) Her şey açık. MİT üstüne düşen görevi yapmış. Son gece ne olduysa görevinde kalıyor ama. Bu işin başında Cumhurbaşkanı var. (Erken seçim) Parlamento AK Parti ve MHP’nin vesayeti altında. Ya Erdoğan erken seçime gider ya da Bahçeli ortaklığı bozup gider. İYİ Parti’ye, İmamoğlu’na kumpas kurdular. İkisini de bozduk. Şimdi Davutoğlu ve Babacan’a kurmak istiyorlar. Biz bunu da bozarız. İkisi de o yapılanmada adı yolsuzluğa bulaşmamış, nadir insanlardan.”
Haber Sözcü gazetesinde, “Kumpası bozmak boynumun borcu” başlığıyla yer aldı:
“Kemal Kılıçdaroğlu, Davutoğlu ve Babacan’ın kumpas kurularak seçime sokulmak istenmediğine dikkat çekti. Ve şunları söyledi: ‘İYİ Parti ve Ekrem İmamoğlu’na kumpas kuruldu. Biz ikisini de bozduk. Şimdi Ali Babacan (DEVA Partisi) ile Ahmet Davutoğlu (Gelecek Partisi) için de kumpas kuruyorlar. Bu kumpası bozmak boynumun borcudur. Seçim barajını kim getirdi? Darbeciler… Madem darbeye karşısın, bu anayasayı neden değiştirmiyorsun. Biz seçime hazırız.’”