Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Battaniyelerin parası kayıp” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“İktidar, Türkiye’nin en güvenilir kurumlarından biri olan Kızılay’ı krizden rant çıkaran bir şirkete çevirdi. Liyakatsiz kadroları ve deprem sonrasında çadır satışıyla gündeme gelen kuruma acil ihtiyaç olarak yollanan 3.5 milyon Avroluk battaniye parasının nerede olduğu bilinmiyor.
Depremden sonra çok sayıda ülke Kızılay aracılığıyla yardım yolladı. Çin’den depremzedeler için gönderilen 20 bin çadırın dağıtılıp dağıtılmadığı ise belirsiz. THY ile bölgeye gönderilen çadırlarla ilgili ulaşmaya çalıştığımız Kızılay yetkilileri sessizliğini koruyor.”
“Bu kadar zamanda fabrika kurulurdu”
Karar gazetesinin manşetinde, “Bu kadar zamanda fabrika kurulurdu” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Depremde canlarını kaybeden, ocağı sönen vatandaşlar bir aydır da çadır afeti yaşıyor. ‘Yaraları hızla saracağız’ söylemleri havada kaldı, barınma sorunu dört haftadır çözülemedi. Soğuk ve yağmur altında yaşam mücadelesi ortak feryada dönüştü: En temel soruna bile bu kadar zamanda nasıl çare bulunamaz. Hâlâ insanlar çadır diye haykırıyor. Artık bu işi çözün.
Maraş depremleri 11 ilde onlarca ilçede yıkıma neden oldu. Bölgede başta barınma olmak üzere pek çok sorun ortaya çıktı. Ancak deprem felaketinin ardından insanlar kar altında barınak beklerken Kızılay’ın depolarında çadırların üç gün bekletildiği ve bu çadırların Ahbap Derneği’ne satıldığı ortaya çıktı. Ayrı bir afete dönüşen koordinasyonsuzluğun yansıması olan skandalın ardından TV’de yardım kampanyaları yapıldı.
Hükümet ‘hızla çözüm’ açıklamaları yaptı. Ancak yıkımın üstünden 32 gün geçmesine rağmen ‘Çadır yok’ çağrıları sürüyor. Bölgede incelemelerde bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ‘Vallahi billahi bir aydır çadır yok’ dedi. Ayrıca barınma sorununun üstüne bir de Hatay’da temiz su sorunu ortaya çıktı. Bölgeye giden muhalefet temsilcileri ‘Afetzede hâlâ suya, tuvalete kavuşamadı. Her şey neredeyse bir ay önceki gibi’ dedi.
Çadır sorunu sivil toplum kuruluşlarının raporlarına ve bölgedeki belediye başkanlarının açıklamalarına da yansıdı. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) deprem bölgesindeki incelemelerini rapor haline getirdi. KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik’in paylaştığı ve ‘Çadırkentlerin yetersizliği göçleri artırıyor’ tespiti yapılan raporda ‘Depremin en çok etkilediği yerlerde sağlığa erişimde ciddi sıkıntılar vardır. Çadır sorununun dahi tam olarak çözülmemiş olması, suların kirlenmesi, oluşturulan çadırkent ve konteynerde banyo ve tuvalet sorununun standartların çok uzağında olması, hava durumu gibi nedenlerden dolayı birçok yerde salgın tehlikesi baş göstermiştir. Çadırların kalabalık olması da bu duruma eklenince üst solunum yolu enfeksiyonlarında ciddi bir artış gözlenmektedir. Genel anlamda tuvalet ve banyo problemi devam etmektedir. Köylerde seyyar tuvalet yoktur. Kalabalık nahiye, ilçe ve illerde yeterince tuvalet bulunmamakta, çoğu yerde ise tuvaletlerin düzenli temizliğinin yapılmamasından kaynaklı sağlığı tehdit eden kirlilik yaşanmaktadır’ denildi.”
“Yastayız, öfkeliyiz, hesap soracağız”
Birgün gazetesi manşetindeki, “Yastayız, öfkeliyiz, hesap soracağız” başlıklı haberinde, “İktidarın tüm yasak ve engelleme girişimlerine rağmen kadınlar 8 Mart’ta yine alanları doldurdu. Gericiliğe, şiddete ve baskılara isyan eden kadınlar ‘Yasımız da öfkemiz de büyük, hesap soracağız’ dedi.
8 Mart Dünya kadınlar günü dolayısıyla her yıl Taksim'de düzenlenen Feminist Gece Yürüyüşü, bu sene de Beyoğlu Kaymakamlığınca yasaklandı. Taksim’e yapılan çağrı nedeniyle tüm sokaklar polis bariyerleriyle kapatıldı. Kararı tanımayan kadınlar yasağa rağmen Beyoğlu sokaklarında toplandı. Engellemelere rağmen toplanan kadınlar, ‘Hükümet istifa’ ve ‘Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’ sloganları attı. Yürüyüşün sona ermesinin ardından alandan ayrılmak isteyen kadınlara polis izin vermedi. Biber gazı ile müdahale eden polis, çok sayıda kişiyi gözaltına aldı” ifadelerine yer verdi.
“Öfke, isyan, dayanışma sokakta!”
Evrensel gazetesinin manşetinde, “Öfke, isyan, dayanışma sokakta!” başlıklı haber yer aldı:
“8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla fabrikalarda, sokaklarda, meydanlarda kadınlar eylemler yaparak seslerini yükseltti, taleplerini dile getirdi. Şiddetsiz, eşit, özgür bir yaşam talebini haykıran kadınlar deprem bölgesindeki kız kardeşleri ile dayanışmayı büyütme çağrısı yaptı.
Depremin yıkıma neden olduğu İskenderun, Hatay, Malatya ve Adıyaman’da kadınlar 8 Mart etkinliklerinde bir araya geldi. İktidara tepki gösteren kadınlar, enkazı birlikte kaldırma, yaşamı dayanışma ile yeniden kurma çağrılarında bulundu.”