“Adalet yok hükmünde”

Basının gündemi, hukukun ayaklar altına alındığı “tahliye kavgası” oldu.

28.04.2015

32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, Samanyolu Yayın grubu Başkanı Hidayet Karaca ve 62 polis için verdiği tahliye kararlarının, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “yok hükmünde” sayılması ve engellenmesi büyük tepki yarattı.

Zaman, “Suç işliyorlar” manşetiyle çıktı ve “İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin Hidayet Karaca ve 62 polis hakkında verdiği tahliye kararının engellenmesi hukuk camiasını şoke etti. Karaca’nın avukatı Gültekin Avcı, kararı imzalamayan savcının ağladığını ve ellerinin titrediğini anlattı. Hukukçular, açıkça anayasal suç olan ihlalin darbe dönemlerinde bile yapılmadığına dikkat çekti” ifadelerine yer verdi.

Taraf manşetinde, “Adalet yok hükmünde” başlığını kullandı ve “Hidayet Karaca ve 75 polis için mahkemenin verdiği tahliye kararı uygulanmadı. Başsavcılık karar için, ‘Yok hükmünde’ dedi. Türkiye ilk kez bir savcının, mahkemeyi dinlemediğine şahit oldu” dedi.

Cumhuriyet manşetten verdiği habere, “Adalette utanç gecesi” başlığını attı ve “29. ve 32. asliye ceza mahkemelerinin önceki gün STV Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve 75 polis hakkında verdikleri reddi hakim ve tahliye kararına savcılık sabaha kadar direndi. Tahliye kararı imzalanmadı, UYAP kapatıldı, tutuklu avukatları adliyeden atıldı. AKP’nin 17-25 Aralık sonrası kurduğu ‘özel yetkili’ sulh ceza hakimliği ve başsavcılık, mahkemelerin kararlarını ‘yok’ saydı. İlk kez bir savcılık mahkeme kararını tanımadı. Karaca’nın avukatı, karara direnen savcının ağladığını söyledi” ifadelerini kullandı.    

Bugün gazetesi sürmanşetinde, “Hukuk cinayeti” başlıklı habere yer verdi ve “Kanunlara göre yetkili kılınan Asliye Ceza Mahkemesi ‘Reddi Hakim’ talebini değerlendirip kabul etti. Tahliye taleplerini kanun doğrultusunda bir başka Asliye Ceza Mahkemesi’ne yönlendirdi. O mahkeme de hukuki gerekçeleri tek tek ortaya koyup 63 tutuklu hakkında tahliye kararı verdi. Ancak sadece Yargıtay’ın bozabileceği bu kararı engellemek için bazı çevreler seferber oldu. 10’uncu Sulh Ceza Hakimliği yetkili olmadığı kararı engellemeye çalıştı. Mahkemenin tahliye kararlarını uygulamakla yükümlü olan nöbetçi infaz savcısı ise tahliyelere izin vermedi” dedi.

Gazete manşetinde ise, “Tarihi karar” başlıklı habere yer verdi: “İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi, Hidayet Karaca ve polisler için tahliye kararı alırken hukuki gerekçeleri tek tek ortaya koydu. İşte manifesto gibi kararın detayları: ‘Şüphelilerin tutuklanmasının üzerinden geçen uzun süreye rağmen Cumhuriyet savcısının hangi delilleri topladığı ya da toplamaya çalıştığı belirsizdir. Makul sürede soruşturma evrakını neden tamamlamadığını tartışmamış olduğu anlaşılmıştır. Tartışılan usul yasası ile AYM ve AİHM içtihatları doğrultusunda tutukluluğu gerektirir olgu ve delillere rastlanmamıştır. Şüphelilerin tutukluluk hallerinin devamını gösterir yeni olgu ve delillere ulaşılamadığı da dosyada görülmüştür. Şüphelilerin meslekleri, sosyal durumları, karakterleri, sabıkasızlık geçmişleri, ikametgahları, mal varlıkları ve kendilerinin gelip teslim olmaları gibi unsurlardan dolayı tutukluluğun devamını gerektirecek nedenler görülmemiştir.’” 
  
Sözcü manşetin üstünde yer verdiği habere, “Hukuk yine guguk oldu” başlığını attı ve “Paralel iddiasıyla hapse atılan televizyoncu Hidayet Karaca ve 75 polis için, İstanbul 32. Asliye ‘tahliye’ dedi. Başsavcılık, 10. Sulh’tan aldırdığı kararla tahliyeleri engelledi. Kavga büyüdü…” ifadelerini kullandı. 
 
Hürriyet ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “Tahliyeleri savcı kesti” başlığını attı ve “Paralel yapı iddiasıyla bir süredir tutuklu bulunan Samanyolu Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve bazı eski emniyet müdürleri için İstanbul 32’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nin verdiği tahliye kararı hayata geçmedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu tahliye kararının hukuken geçersiz olduğunu söyledi. İnfaz savcılığı da tahliye müzekkerelerini imzalamadı” dedi. 

Sabah, “Paralel yargıçların gece yarısı kumpasına HSYK el koydu” üst başlığıyla manşetten verdiği haber için, “Kanun ve hukuk dışına çıktılar” başlığını kullandı ve “HSYK 1. Daire Başkanı Halil Koç: Dosyaları hiç görmeden baştan aşağı hukuksuz tahliye kararı alan hakimler hesap verecek” ifadelerine yer verdi.  

Yeni Şafak, “DHKP-C baskını gibi” manşetiyle çıktı ve “Türkiye önceki gece ‘paralel hakim’lerin örgütten talimat gelince hukuku nasıl ayaklar altına aldığına tanık oldu. DHKP-C baskınını aratmayan olayda 32. Asliye Hakimi Mustafa Başer kendini odasına kilitledi, katibi rehin aldı ve 75 tutuklu paraleli tahliye etmeye kalktı” dedi.

Star, “İkinci 17-25 Aralık girişimi” üst başlığıyla manşetten verdiği habere, “Kopya darbe” başlığını attı ve “Paralel çete, firari Gülen’in emriyle 25 Nisan darbesine kalkıştı. Hukuku hiçe sayan hakim, fotokopi dosya üzerinden gece yarısı tahliye kararı verdi. Adliye ve cezaevini kuşatan örgüt, Silivri’yi boşaltıp, tutukluları yurt dışına kaçıracaktı. Hain plan, yargı müdahalesiyle boşa çıktı” ifadelerini kullandı. 

Akşam gazetesi sürmanşetinde, “Alo! Adliyeye gelin, hepsini tahliye edeceğim” başlıklı habere yer verdi ve “Tahliye kumpasının başaktörü hakim Mustafa Başer, cumartesi günü adliyeye gelip evden çağırttığı kalem personeliyle odasına kapandı. Ardından da dosyayı bile görmeden 63 tahliye kararı birden verdi. Kararı UYAP’a yüklemeyen eski özel yetkili hakim Başer, paralel tutukluların avukatlarını ceplerinden arayarak adliyeye davet etti. Çıktı halinde hazırlanan karar elden avukatlara teslim edildi” dedi. 

Milliyet birinci sayfasının altında, “Tahliye krizinde HSYK devrede” başlığıyla verdiği haberde, “İstanbul 32. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, ‘paralel yapı’ soruşturmalarında tutuklu şüpheliler hakkında tahliye kararı vermesinin ardından HSYK iki başmüfettiş görevlendirdi. HSYK Başkanı ve Adalet Bakanı Kenan İpek, ‘Kamu düzeni, hukuk güvenliği ve toplumsal huzuru bozmaya yönelen her türlü girişim başarısızlıkla sonuçlanacaktır’ dedi” ifadelerini kullandı.

Vatan ön sayfasının altındaki habere, “İki hakime inceleme” başlığını attı ve “29. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Metin Özçelik 75 sanığın ‘reddi hakim’ talebini kabul etmiş, 32. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Mustafa Başer de tahliye kararı vermişti. 10. Sulh Ceza dün kararı ‘yok hükmünde’ saydı, tahliyeleri durdurdu. HSYK devreye girdi” dedi.