“İki taraf da elini tetikten çekmeli”

Selahattin Demirtaş ateşkes çağrısını yineleyerek, “PKK silahları susturmalı, hükümet de operasyonların durduğunu ifade etmelidir” dedi.

Taraf habere birinci sayfasının altından, “İki taraf da elini tetikten çekmeli” başlığıyla yer verdi. “Demirtaş açık çağrı yaptı” üst başlığıyla verilen haberde, “Ben çağrımı tek taraflı yapmıyorum. PKK silahları susturmalı, elini tetikten çekmelidir. Hükümet de operasyonların durduğunu ifade etmelidir. Bütün Türkiye toplumu sesini yükseltirse herkes cevap vermek zorunda kalır. Birileri çarpıtacak ama ben devlet silah bıraksın demiyorum. Devlet tabii ki kendini koruyacak. Ama elini tetikten çekmek başka bir şeydir. Bu çağrı aynı zamanda ve acil olarak PKK’yadır’” ifadeleri yer aldı. 

Bugün gazetesi manşetin altındaki habere, “‘Aynı anda eller tetikten çekilmeli’” başlığını attı: “HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş çatışmaların durması ve yeniden diyalog ile müzakere sürecinin başlaması gerektiğini söyledi. ‘Aynı anda PKK silahları susturmalı, ellerini tetikten çekmeli. Hükümet de operasyonları durdurduğunu ifade etmelidir’ dedi.”

Hürriyet ön sayfasının altında yer verdiği habere, “Acilen PKK’ya: Silahlar susmalı” başlığını attı ve “Demirtaş, ‘PKK anında silahları susturmalıdır. Hükümet de operasyonları durdurduğunu ilan etmelidir. ‘Devlet silah bıraksın’ demiyorum. Silahsız devlet olmaz’ dedi. Demirtaş, çağrısının aynı zamanda ve acilen PKK’ya olduğunu vurguladı” ifadelerini kullandı.

Vatan, “Demirtaş’tan ateşkes çağrısı” üst başlığıyla birinci sayfasının altında yer ayırdığı haber için, “Devlet silahsız olmaz” başlığını kullandı ve “HDP’li Demirtaş, ‘PKK silahı susturmalı, hükümet de operasyonları durdurmalı. Ben devlet silah bıraksın demiyorum. Devlet silah bırakır mı? Silahsız devlet olmaz’ dedi” ifadelerine yer verdi.  

“Çözüm, bir kişinin iktidar hesaplarına bırakılamaz”

Zaman gazetesi manşetinde, “Çözüm, bir kişinin iktidar hesaplarına bırakılamaz” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Aralarında siyasetçi, yazar, akademisyen ve din adamlarının bulunduğu 30 aydın, artan terör olayları sebebiyle sert bir deklarasyon yayınladı. Çözüm sürecinin iktidar hesapları uğruna feda edildiğini vurgulayan aydınlar, Meclis’i göreve çağırdı. Çatışmasızlığa ve barışa geri dönülmesi çağrısı yapıldı” ifadeleri yer aldı.

Taraf manşetten verdiği habere, “Yeter, analar ağlamasın” başlığını attı ve “Murat Belge, Ertuğrul Günay ve Temel İskit’in de aralarında bulunduğu 30 aydın Meclis’i tatil yapmak yerine Ankara’da toplanarak barışa ve demokrasiye sahip çıkmaya çağırdı. ‘Dün çatışmasız bir Türkiye’nin kendisine daha büyük güç ve iktidar getireceğini düşünen kişi, analar ağlamasın diye bütün toplumdan destek isterken, bugün çatışma ortamının, azalan gücünü geri getireceği hesabını yapıyor. Anaların gözyaşı ile ilgilenmiyor. Geçici hükümeti, gerginlik dilinden vazgeçmeye, çatışmaları sona erdirmek için içtenlikli çaba göstermeye davet ediyoruz. Terör elbette savunulamaz ama bu tür eylemler neden gösterilerek kitlesel tutuklamalar, parti kapatmalar, Meclis’i çalıştırmamak, kişisel hedeflere engel görülen kişileri siyasetten men etmeye kalkışmak gibi hukuku ve demokrasiyi askıya alan girişimler kabul edilemez. Komşu ülkelerle gerginliğin savaşa dönüştürülmesi onaylanamaz’” ifadelerine yer verdi.

Cumhuriyet, “Anaları ağlatmayın!” başlığıyla birinci sayfasının altında yer ayırdığı haberde, Ertuğrul Günay, Baskın Oran, Mehmet Altan’ın da aralarında olduğu bir grup bilim, devlet ve siyaset insanı ortak bir çağrı yayımladı. Çağrıda TBMM, Ankara’da toplanarak barışa ve demokrasiye sahip çıkması için göreve çağırıldı” ifadelerini kullandı.  

Bugün gazetesi habere, “Kişisel hesapla silah devreye sokulamaz” başlığıyla manşetin altında yer verdi ve “Aralarında Mehmet Altan, Orhan Kemal Cengiz, Ertuğrul Günay gibi siyasetçiler, hukukçular ve akademisyenlerin bulunduğu aydınlar, terör olayları karşısında ortak çağrı yaptı. Bir kişinin siyasal hesapları için bir ülkenin savaş, barış ya da silahlı mücadeleye giremeyeceği belirtildi. Meclis göreve davet edildi” dedi.

“Baransu işkenceyi anlattı”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba ve CHP Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer’den oluşan iki kişilik “CHP Cezaevi Komisyonu” heyeti, aralarında Mehmet Baransu ve Hidayet Karaca’nın bulunduğu tutuklu gazetecileri ziyaret etti.
Taraf habere, “İşkenceyi anlattı” başlığıyla sürmanşetinde yer verdi: “Mehmet Baransu kendisini ziyaret eden CHP cezaevi komisyonuna konuştu… ‘Cezaevinde 120 gün yalnız bıraktılar. Sonra gazeteler bunu yazınca yanıma bir kişi verdiler. Haftada bir sefer spora çıkarıyorlar. Sohbet hakkı yok. Tomurcuk çayın kapağı ile yemek yedim. Cezaevi hazır değil diye kaşık yok dediler. 10 kitap sınırı var. Bilgisayar yok. Savunmamı elle yazıyorum. Eşimle görüş dahi engellenmek isteniyor.’”

Zaman manşetin yanında yer verdiği haber için, “CHP’den tutuklu gazetecilere ziyaret” başlığını kullandı ve “CHP Cezaevi Komisyonu, tutuklu 22 gazeteciyi ziyaret etme kararı çerçevesinde Hidayet Karaca, Mehmet Baransu, Erol Savar, Hatice Duvar ve Sami Tınca ile görüştü. Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’dan oluşan iki kişilik heyet, gazetecilerin yaşadıkları sıkıntılar ve gündemdeki gelişmelere ilişkin yorumları dinledi. Karaca, olmayan bir telefon görüşmesi nedeniyle tutuklu bulunduğunu, bu durumun Samanyolu Yayın Grubu’nu susturma operasyonlarının bir parçası olduğunu söyledi. Karaca, ‘Balyoz, Ergenekon, KCK davalarında emri kimin verdiğini herkes görmeli. Şimdi bizi kim içeride tutuyorsa onları da o yaptırıyordu. Emirleri veren Erdoğan’dı’ dedi” ifadelerine yer verdi. 

Birgün ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “Mehmet Baransu: Şık ve Şener’e yanlış yaptım” başlığını attı ve “CHP Cezaevi Komisyonu tutuklu gazetecileri ziyaret ederek bir rapor yayımladı. Raporda, Mehmet Baransu’nun Balyoz Davası ile ilgili söyledikleri ve ‘Nedim’e yanlış yaptım’ şeklindeki sözleri dikkat çekti” ifadelerini kullandı.

“Koalisyonda Truva Atı”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Koalisyonda Truva Atı” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “AKP’de, koalisyon hükümeti kurulması yerine erken seçim yönündeki tercihi net olarak ortaya koyan bir gelişme yaşandı. Başbakan Ahmet Davutoğlu, koalisyon değil seçim isteyen AKP heyeti başkanı Ömer Çelik’i bu görevinden almak istedi. Ancak bunu gerçekleştiremedi. Davutoğlu’nun rahatsızlığı Ömer Çelik’in Saray’a çok yakın oluşu nedeniyle erken seçimi istemesinden kaynaklandı” ifadeleri kullanıldı.

Taraf gazetesi ise sürmanşetinde koalisyon görüşmeleriyle ilgili, “Tek sayfa dolmadı” başlıklı habere yer verdi: “AKP ile CHP arasındaki görüşmelerde onlarca saat geride kaldı ama hiç yol alınamadı. AKP heyetinin başında olan Ömer Çelik’in aldığı notların bir A-4 kağıdını bile doldurmaması, CHP’de tepkiye yol açtı. AKP’de ise CHP’nin aşırı uzlaşmacı tutumu kuşku yarattı. Özellikle 17/25 Aralık dosyasında yalnız bırakılacağını düşünen AKP, Davutoğlu’nun çok istemesine rağmen koalisyona mesafeli.”