“Gerileme raporu”
Star ve Bugün gazeteleri Türkiye’ye sert eleştirilerin yöneltildiği rapordan “övgüyle” bahsetti…
12.11.2015
1 Kasım seçimleri sonrasında ertelenen AB’nin Türkiye İlerleme Raporu açıklandı.
Cumhuriyet manşetten verdiği habere, “Gerileme raporu” başlığını attı ve “AB’nin mülteci pazarlığı nedeniyle 1 Kasım sonrasına ertelediği İlerleme Raporu açıklandı. Raporda, başta ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü olmak üzere Türkiye’de ilerleme olmadığı, aksine temel insan hakları açısından birçok alanda ‘geriye gidildiği’ belirtildi. Erdoğan’ın anayasal sınırlarını aşması ve medyaya baskının endişe yarattığı belirtilen raporda, yolsuzluk soruşturmalarının kapatıldığı ve yargı bağımsızlığının zedelendiği ifade edildi. AB, Türkiye’den ifade özgürlüğü, yargı bağımsızlığı ve yolsuzluklar konusunda acil önlem istedi” dedi.
Zaman habere manşetinde, “Medyaya baskı endişe verici” başlığıyla yer verdi ve “Avrupa Birliği, 1 Kasım seçimleri sonrasına ertelediği ‘2015 Türkiye İlerleme Raporu’nu dün açıkladı. Brüksel ve Ankara’da düzenlenen iki basın toplantısıyla kamuoyunu duyurulan raporda AK Parti iktidarına özellikle basın ve ifade hürriyeti ile kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığına yönelik ihlaller sebebiyle sert eleştiriler yöneltildi. Raporu özetleyen tespitler ise Avrupa Parlamentosu (AP) Başkan Yardımcısı Alexander Graf Lambsdorff ile Liberaller ve Demokratlar İttifakı Grubu Başkanı Guy Verhofstadt’tan geldi. Lambsdorff, ‘Bu daha çok bir gerileme raporu’ dedi. Eski Belçika Başbakanı Verhofstadt, ‘İlerleme raporu, Türkiye’nin demokratik yönetim, hukukun üstünlüğü ve başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklere saygıda geri vitese taktığına dair endişe verici deliller sunuyor’ ifadelerini kullandı” dedi.
Taraf, “Türkiye’nin üyelik defteri kapandı” manşetiyle çıktı: “AB’nin üç kez ertelediği İlerleme Raporu dün açıklandı. Ankara’ya insan hakları, demokrasi ve yargı bağımsızlığı konusunda sert eleştirilerin yöneltildiği raporda, basına gözdağının durdurulması istendi. Kürt sorunuyla ilgili de ‘Barış görüşmeleri yeniden başlamalı’ dendi. Taraf yazarı ve AB uzmanı Cengiz Aktar, ‘Cılız, hatalı ve eksik’ diye yorumladığı İlerleme Raporu’yla ilgili şunları söyledi: ‘AB bu raporla Türkiye’nin üyelik sürecini üstü kapalı bir şekilde bitirdi, üyelik defteri kapandı.’”
Sözcü manşetin yanında yer verdiği haber için, “Basına baskı kaygı verici” başlığını kullandı ve “Avrupa Birliği’nin seçim öncesi yayınlamadığı İlerleme Raporu, nihayet açıklandı. Zehir zemberek raporda, ‘Fikir özgürlüğü ve demokratik haklarda gerileme var’ deniliyor” ifadelerine yer verdi.
Sabah haberi birinci sayfasının altından, “AB raporuna tepki: Terörü meşrulaştırıyor” başlığıyla anonsladı.
Star haberi ön sayfasından, “AB’den Türkiye’ye övgü” başlığıyla verdi ve “CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun ‘Seçimden önce açıklanmaması AK Parti’nin işine yaradı’ dediği AB İlerleme Raporu’ndan beklenenin aksine birçok konuda övgüler çıktı. Ekonomideki olumlu gelişmelere özellikle dikkat çekilen raporda, Irak ve Suriyeli sığınmacılara verilen ‘benzeri görülmemiş’ destekten dolayı methiyeler sıralandı” dedi.
Bugün gazetesi sürmanşetindeki habere, “AB’den Türkiye’ye mülteci övgüsü” başlığını attı ve “AB ilerleme raporunda Türkiye’nin Suriyeli sığınmacılar ve DAEŞ’le mücadelesinden övgü ile bahsedilirken şiddet ortamının arttığı eleştirileri yer aldı. Raporda, yeni kurulacak hükümetle güçlü temas içerisinde bulunulacağı, Kıbrıs’ta olumlu adım halinde müzakerelerin de hız kazanacağı belirtildi” ifadelerini kullandı.
“Aptallık”
Cumhuriyet gazetesinin sürmanşetinde Selin Ongun’un, Erdoğan’ın eski basın danışmanı Ahmet Tezcan’la yaptığı röportaj yer aldı. “Aptallık” başlığıyla verilen röportajda, “Arınç’ın balkonda olması kurumsal yapıya destektir. Arınç, kimilerini beğenmiyor olabilir ama bu onun AK Parti’yi gömdüğü anlamına gelmez. 7 Haziran’da eleştirinin dozuna değil tozuna dahi tahammül olmayan aşamaya gelinmişti. ‘Reis’ diye Erdoğan’ı, ‘Hocaefendi’ deyip Gülen’i kutsayanların ortak noktası aptallıktan başka bir şey değil. Davos’ta Peres’e çektiğiniz ‘one minute’i bu ülkenin insanına çekerseniz o da size ‘bir dakika’ der. 7 Haziran buydu. Halk AK Parti’ye ‘one minute’ dedi. 17 ve 25 Aralık’taki tapeler toplumda karşılık bulmadı. Toplum olarak hala bıçak sırtındayız. Herkes kendisini hak kavramına riayet noktasında çekmezse bu toplum paramparça olur” ifadelerine yer verildi.
“HDP Kandil’i sorumlu tuttu”
Taraf gazetesi sürmanşetinde, “HDP Kandil’i sorumlu tuttu” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “1 Kasım’da gerileyen oyları masaya yatıran parti yönetimi Kandil’i sorumlu tutarken, bazı yöneticiler buna karşı çıktı. Diyarbakır’da yapılan toplantıda kapılar kapatılınca, HDP yönetimi seçimlerdeki oy kaybı konusunda Kandil’i eleştirdi. HDP’nin ‘Türkiye partisi olma’ iddiasının PKK eliyle boşa çıkarıldığı anlatıldı. Şehit merkezlerinde açılan hendeklerin oy kaybında etkili olduğu belirtildi. Aralarında Emine Ayna’nın da yer aldığı bir grup ise, Kandil’e yönelik eleştirilere ‘Davanın gerçek sahibi Kandil’dir’ diyerek tepki gösterdi. Soğuk rüzgarların estiği toplantı, ‘Oylardaki düşüşün incelenmesi’ kararıyla bitti” ifadeleri yer aldı.