“Cizre’deki bodrumda bir ölüm daha”

Günün en dikkat çeken haberleri Cumhuriyet gazetesinin manşetinde ve sürmanşetinde yer aldı.

01.02.2016

Cizre’de hayatını kaybedenlerin sayısı altıya yükseldi.

Özgür Gündem manşetinde, “Ölüme karşı yaşam yürüyüşü” başlığını kullandı ve “Saray ve AKP’nin Kürdistan’da işlediği savaş suçları, artık tüm kamuoyunun gözleri önünde canlı canlı izleniyor. Cizir’de tank toplarıyla yaralanan 28 sivilden 6’sı can verdi. İki gündür tüm bağlantıların kesildiği yaralılara, AKP önceki gün ambulans yerine tank göndererek binayı bombalamıştı. Bir bodrum katında 6 gündür aç, susuz direnen 22 yaralıyı kurtarmak ve Cizir’deki ablukayı kırmak için Botan’a akın eden binler, Nisebin’den Cizir’e yürüdü. Polis ve askerin saldırısına direnişle karşılık veren Botan Yürüyüşçüleri, tüm halkı acil direnişe çağırdı. HDP’li vekillerin açlık grevi de sürüyor” ifadelerine yer verdi. 

Evrensel gazetesi ön sayfasının altındaki habere, “Cizre’deki bodrumda bir ölüm daha” başlığını attı ve “Cizre’de devlet güçlerinin saldırısı sonucu yaralanan ve bir binanın bodrum katında acil yardım bekleyen yaralılara dün de ambulans ulaştırılmadı. Faysal Sarıyıldız bodrumdaki yaralılardan birinin daha yaşamını yitirdiğini duyurdu” dedi.

Hürriyet manşetinde, “400 metre krizi” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Cizre’de bir binada mahsur kalan yaralıları almak için iki ambulans, eve 1 kilometre uzaklıkta bekliyor. Ambulanslar gün içinde üç kez harekete geçti ancak binaya 400 metre yaklaşabildi. Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, gazetecilere açıklama yaparken, mahsur kalanlar hakkında bilgi almak için bölgedeki bir yetkiliyle telefonda görüştü. Ambulanslar ile yaralılar arasında 1 kilometre bulunduğunu bildiren yetkili, ‘Alana yaklaşmaya çalışıyoruz ancak emniyet, terör örgütünün ateş ettiğini söylüyor’ dedi. HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız da ambulansların üç kez eve 400 metre mesafedeki sokağın başına kadar gittiğini, ancak çatışmalar nedeniyle geri döndüğünü Twitter’da yazdı. Üç HDP’li milletvekilinin İçişleri Bakanlığı’nın makam katındaki açlık grevi ise ikinci gününü geride bıraktı” ifadeleri yer aldı.

Yeni Şafak gazetesinin birinci sayfasının altındaki, “2 ambulans bekliyor” başlıklı haberde, “Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, HDP’lilerin Cizre’de bir apartmanda yaralılar olduğu ve ambulans gelmediği iddiasına tepki gösterdi. ‘4 gündür bekleyen iki ambulansımız var. 400-500 metre gibi mesafe, yaralıyı getirebilirler ama niyet yaralı değil. Kamuoyu algısı yürütmek’ dedi” ifadelerine yer verildi.   

“Erdoğan’dan çözüme 17-25 Aralık şantajı”

Cumhuriyet gazetesi sürmanşetinde, “Erdoğan’dan çözüme 17-25 Aralık şantajı” başlıklı habere yer verdi. “Erdoğan’ın Sırrı Süreyya Önder’le yaptığı görüşmenin detayları İmralı tutanaklarında” üst başlığıyla verilen haberde, “İmralı tutanaklarına göre Ocak 2014’te dönemin başbakanıyla görüşen Önder, Erdoğan’ın 17-25 Aralık gelişmelerinden çalışma arkadaşlarının değil kendisinin sorumlu olduğunu söylediğini aktardı. Önder’e göre Erdoğan görüşmede 17-25 Aralık’ı nasıl yorumladığını sormuş. Önder’in anlatımlarına göre Erdoğan, anayasa değişikliğine HDP’nin de destek vermesi halinde sorunun halledileceğini söyledi. Bu desteğe şartları gözeterek karar vermelerini istedi. Yeniden yargılamaların önünü açacaklarını, bunun birçok sorunu çözeceğini söyledi” ifadeleri kullanıldı.

“Tel tel dökülüyor”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Tel tel dökülüyor” başlıklı haber yer aldı. “Savcı İrfan Fidan, Can Dündar ve Erdem Gül hakkında hazırladığı 473 sayfalık iddianameyle bir hukuk skandalına imza attı” üst başlığıyla paylaşılan haberde, “Can Dündar ve Erdem Gül hakkında ağırlaştırılmış müebbet istenen iddianamede 22 sayfa bir akademisyenin makalesinden bire bir kopyalanmış. Savcı Fidan, Galatasaray Üniversitesi Araştırma Görevlisi Faruk Turinay’ın Türkiye Barolar Birliği’nin dergisinde yayımlanmış akademik makalesini isim vermeden aynen kopyalayarak iddianamede kullandı. Ceza hukukçusu Turinay, ‘Alıntı, makalemin yazılma amacına aykırı olarak, iddianameyi uzun ve kalın göstermek amacıyla yapılmış sanırım. Asıma atıf yapılmamasını etik bulmuyorum’ diye konuştu” ifadelerine yer verildi. 

“Muhbir memur mu aranıyor?”

Zaman gazetesi manşetinde, “Muhbir memur mu aranıyor?” başlıklı habere yer verdi: “İstanbul Valiliği, esrarengiz bir talepte bulundu. Valilik, İstanbul Emniyeti’nde çalıştırılmak üzere kamu kurumlarından personel talep etti. Vali Yardımcısı Cemalettin Özdemir, 39 ilçeden 30 personel belirlenmesini ve listelerin 26 Ocak 2016 Cuma’ya (bugün) kadar teslim edilmesini istedi. Öğretmenden nüfus personeline, maliyeciden tapudaki memura kadar 1170 kişinin emniyette ne iş yapacağı bilinmiyor. Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, ‘Sivil memurların, emniyette işi yoktur’ şeklinde tepki gösterdi. Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ise ‘Sanki devlet kurumlarında ispiyon ve muhbirlik mekanizması kurulmak isteniyor’ dedi. Emniyette görevlendirilecek sivil memurların kim olacağı merak ediliyor.”