“Ölüme direniyorlar”

Cizre’de bir haftayı aşkın süredir devam eden katliam girişimi, belli başlı birkaç gazete dışında basından bugün de ilgi görmedi.

02.02.2016

Cizre’de bir apartmanın bodrum katında yaralı halde yardım bekleyen 24 kişiye ulaşmaya çalışan sağlık ekiplerinin ilçeye girişine izin verilmedi. Yaralılar yaklaşık on gündür kurtarılmayı bekliyor.   

Özgür Gündem manşetten verdiği habere, “Katliama kılıf hazırlığı” başlığını attı ve “Erdoğan rejimi, yargısı ve medyası, Cizir’de bir binanın bodrumunda yaşam savaşı veren 24 yaralıyı katletmek için akla hayale gelmedik yalanlara başvuruyor. Dünyanın gözü önünde savaş suçu işleyen Saray rejimi ve AKP, ‘PKK karargahı, sivil değil’ yalanlarıyla katliama kılıf arıyor. Anneler, iki gündür haber alınamayan 24 yaralı sivili almak için dün ellerindeki beyaz bayraklarla binaya gitmek istedi. Anneler polis ve asker tarafından gözaltına alınırken, gönüllü sağlık görevlileri de Cizir’e alınmadı. 10 gündür insanlığa onur dersi veren yaralılardan 7’si katledildi” ifadelerini kullandı.    

Cumhuriyet gazetesi habere ön sayfasının altında, “Ölüme direniyorlar” başlığıyla yer ayırdı ve “Şırnak Cizre’de bir evin bodrumunda mahsur kalan 16’sı yaralı, 9’u bitkin durumdaki 25 kişi ile o binada yaşamını yitiren 7 kişiye ait cenazeler hala bekliyor. Diyarbakır’dan yola çıkan 14 kişilik sağlık ekibi ise İdil’de durdurulunca, Nusaybin üzerinden Cizre’ye gitmek için alternatif arayışına girdi” dedi.

Taraf gazetesinin manşetinde yer alan, “Kızılhaç gerilimi” başlıklı haberde, “Şırnak Cizre başta olmak üzere bölgede çatışmaların devam ettiği mahallelerde yaşanan ambulans krizinin altından, ‘Kızılhaç gerilimi’ çıktı. Ankara, ambulans krizi ile bölgeye Uluslararası Kızılhaç ekiplerinin getirilmesinin amaçlandığını öne sürdü. İddiaya göre, PKK bölgeye Kızılhaç ekiplerinin gelmesini sağlayarak, dünyaya ‘Türkiye’de iç savaş yaşanıyor’ mesajı vermek istiyor. HDP’li Faysal Sarıyıldız’ın Kızılhaç’tan yardım talebinin de, bu konudaki endişeleri artırdığı belirtiliyor” ifadelerine yer verildi.

Gazetenin manşetinin altındaki, “Gönüllü doktorlara izin yok” başlıklı haberde ise, “Cizre’de bir apartmanın bodrumunda bulunduğu söylenen 6 ceset ve 19 yaralıyla ilgili Valilik, gönderilen ambulanslara ateş açıldığını söylerken, HDP’liler de ‘ölüme terk edildiler’ diyor. Türk Tabipler Birliği’nin 9 doktor ve 4 hemşireden oluşan gönüllü ekibi de dün bölgeye giremedi” ifadeleri yer aldı.    

Star gazetesi manşetinde, “Doktor bu ne!” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “HDP Eş Başkanı Demirtaş’ın öğretmen eşi Başak Demirtaş’a uzun süreli rapor veren Dr. Vahhac Alp’in, Cizre’de güvenlik güçlerinin kıstırdığı teröristlerin imdadına koştuğu ortaya çıktı” ifadeleri kullanıldı.    

Hürriyet gazetesi, Cansu Çamlıbel’in İnsan Hakları İzleme Örgütü Direktörü Kenneth Roth ile yaptığı röportaja manşetin altında, “Yaralılara yardım zorunluluk” başlığıyla yer verdi: “Sorunun hükümetten mi, yoksa PKK’dan mı kaynaklandığı konusunda herkes başka hikaye anlatıyor. Ama prensip şudur; iki tarafında o bodrum katındaki yaralılara yardım ulaştırma yükümlülüğü var.”    

“Canlı bombaya 12 yıl, ‘Can’lı yazıya müebbet”

Cumhuriyet gazetesinin sürmanşetinde, “Canlı bombaya 12 yıl, ‘Can’lı yazıya müebbet” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “IŞİD sanıklarına ‘Cebir ve şiddetle anayasal düzeni ortadan kaldırmaya veya uygulanmasını önlemeye teşebbüs edenler ağırlaştırılmış müebbet ile cezalandırılır’ hükmünün düzenlendiği 309. maddeden dava açılmadı. Sanıklar için yine aynı cezayı öngören ve TCK 312’deki ‘Cebir ve şiddetle T.C Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs’ suçu da işletilmedi. IŞİD’cilere ‘örgüte üye olmak’ ve ‘tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurmak’tan 12-31 yıla kadar hapis istenirken, yazı ve haberleriyle suçlanan Dündar ve Gül’e ağırlaştırılmış müebbet isteniyor” ifadeleri kullanıldı.        

Gazete manşetinde ise Selin Ongun’un emekli büyükelçi Uluç Özülker ile yaptığı röportaja, “Esad’ın Suriyesi Rusya mandası” başlığıyla yer verdi: “Cenevre nihai kader toplantısı değildir. Suriye ve Irak konusunda Amerika ve Rusya çoktan uzlaştılar. ‘Irak senden sorulur, Suriye benden sorulsun’ uzlaşması. Amerika tek başına sadece havadan vurarak sonuç alınamayacağını biliyordu. Üçüncü Dünya Savaşı bir boyutu ile başlamıştır. Sömürgecilik hiç bitmemiştir. Yeni dünya koşullarında şekil değiştirmiştir. Batı ne yapacağını bilemez halde kıvranıyor. Esad rejimi bir nevi Rusya’nın mandası oldu. Rusya için Esad değil, kendine tabi olacak yönetim önemli. Amaç Halep’e kadar olan bölgeyi temizleyerek burayı Esad devletinin parçası haline getirip, Azez Cerablus’u bunun parçası yapmak. Hadise öyle bir noktaya varabilir ki, Türkiye Esad’la PYD arasında seçim yapma noktasına getirilebilir. Rusya’nın Türkiye ile yeni bir tırmanış yaratmayı düşünebileceğine ihtimal vermiyorum.”        

“1300 otel satılık”

Zaman gazetesinin manşetindeki, “1300 otel satılık” başlıklı haberde, “Rusya ile uçak krizi ve terör olayları sebebiyle rezervasyon iptallerinin artması turizmi vurdu. Bankalara borcunu ödeyemeyen otelciler, Ege ve Akdeniz’deki 1300 tesisi satışa çıkardı. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Başkanı Mehmet İşler, turist sayısı ve gelirlerde yüzde 35’e varan düşüş beklendiğini söyledi” ifadelerine yer verildi.