“Başbakanın ricasını PKK’ya götürdüm”

Günün en çok konuşulacak haberlerinden biri Özgür Düşünce gazetesinin manşetinde yer aldı.

04.05.2016

Özgür Düşünce gazetesinin manşetinde, “Başbakanın ricasını PKK’ya götürdüm” başlıklı haber yer aldı: “İmralı heyetinde yer alan ve Dolmabahçe Mutabakatı’nı okuyan HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, dokunulmazlık görüşmelerinde çarpıcı açıklamalar yaptı: ‘Bakanlarla, istihbarat örgütüyle, MGK temsilcileriyle, PKK’yla, Öcalan’la 3.5 sene düzenli görüşmeler yaptık. Devletin, bakanların, başbakanların özel ricalarını, önerilerini PKK’ya götürdük. Onlarla günlerce aynı sığınaklarda kaldım. Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Efkan Ala ve bizim İmralı Heyeti ile Başbakanlıkta, gizli saklı yerlerde değil, bu çifte standartlı yaklaşımlar üzerine saatlerce hasbihal ettik. Şimdi bundan dolayı müebbet isteniyor. Korkan, dünyanın en alçak adamıdır. Fakat bunun ülkeye faturası büyük olacaktır. Nevruz Bildirgesi’ni okuduğum için hakkımda müebbet hapis isteniyor. 12 Eylül faşizmini berhava eden 2 film yazdım ve birini yönettim. Bu dönemi de şebek eden bir film çekmezsem, bütün hünerim bana haram olsun. Kimse kendini orada görmek istemeyecek.’”   

“‘En büyük ekibin üyesi oldum’”

 Cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla hakkında dava açılan Murat Belge hakim karşısına çıktı. Belge, “Valla adetim değildir, kimseye hakaret etmem. 2 bin kişi yargılanıyor. Türkiye’nin en kalabalık kulüplerinden birine üye oldum” dedi.  
Cumhuriyet gazetesi birinci sayfasının altındaki habere, “‘En büyük ekibin üyesi oldum’” başlığını attı ve “Köşe yazısı nedeniyle Cumhurbaşkanına hakaret suçundan hakim karşısına çıkan Prof. Dr. Murat Belge, ‘Türkiye’nin en kalabalık kulüplerinden birine üye oldum’ dedi” ifadelerine yer verdi.

Yarına Bakış gazetesi, “Hayat IŞİD’e güzel!” başlıklı manşetinde yer verdiği haber için, “Murat Belge: Türkiye’nin en büyük kulübüyüz” başlığını kullandı. Haberde, “Prof. Murat Belge, Erdoğan’a hakaret iddiasıyla hakim karşısına çıktı. ‘2 bin kişi yargılanıyor. Bu, Türkiye’nin en büyük kulüplerinden biri. Cumhurbaşkanına hakaret edenler kulübü!’ dedi” ifadeleri yer aldı.  

Taraf gazetesi habere sürmanşetinde, “Hakaret etmek adetim değil!” başlığıyla yer ayırdı ve “Murat Belge hakkında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması dün yapıldı. Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk adliyede Belge’ye destek verdi. Duruşma sonrası açıklama yapan Murat Belge, ‘Valla adetim değildir, kimseye hakaret etmem. Şimdiye kadar hayatımda hiç öyle bir şey yapmadım’ dedi” ifadelerine yer verdi.  

“Hedefe yönelik fezleke üretimi”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Hedefe yönelik fezleke üretimi” başlıklı haber yer aldı. “AKP’nin ‘dokunulmazlık’taki amacını rakamlar ortaya koydu” üst başlığıyla verilen haberde, “Hakkında fezleke düzenlenen milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ilişkin Anayasa Değişikliği Teklifi’nin gündeme geldiği günden bu yana TBMM’de muhalefet milletvekillerine yönelik dosya sayısında dikkat çekici oranda artış var. Son dosyalarla birlikte HDP’nin 182 olan dosya sayısı 366’ya, CHP’nin 105 olan dosyası 185’e, MHP’nin 9 olan dosyası 18’e çıkarken, AKP’nin 34 olan dosya sayısı da sadece 12 artışla 46’ya yükseldi. Dokunulmazlığının kaldırılması istenen milletvekili sayısı da oransal olarak HDP aleyhine arttı. Meclis’te 59 milletvekili bulunan HDP Grubu’ndan Ocak ayında 22 vekilin dokunulmazlığının kaldırılması istenirken, son fezlekelerle bu rakam 50’ye fırladı. CHP’den 51, AKP’den 27, MHP’den 7 milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması isteniyor. HDP’Li Meral Danış Beştaş, ‘Yargıya talimat verildiği herkesin malumu’ dedi” ifadelerine yer verildi.  

Manşetin altındaki, “‘Suç’tan 6 ay önce fezleke hazırlanmış!” başlıklı haberde ise, “AKP, Saray talimatlı ‘dokunulmazlık’ tuzağında o kadar ileri gitti ki HDP’li Dengir Fırat hakkında hazırlanan 1 Mart 2016 tarihli fezlekede, suç tarihi olarak 6 ay sonrasına denk düşen ’31 Ağustos 2016’ tarihi yer aldı. Fırat, ‘Bu bir yanlışlık olmanın ötesinde bir anlam taşıyor. Fezleke sayısını artırmak için ne kadar aceleci ve özensiz davrandıklarının kanıtı’ yorumunda bulundu. Fırat ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ ettiği iddia edilen Facebook hesabının kendisine ait olmadığını söyledi” ifadeleri kullanıldı.