“Demokrasi düşmanlığı”
Birgün, Evrensel ve Cumhuriyet gazetelerinin manşeti gündemde öne çıktı.
27.03.2019
Birgün gazetesi manşetinde, “Demokrasi düşmanlığı” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “Yerel seçimler yaklaştıkça AKP’lilerin pervasızlığı da hâd safhaya ulaştı. Bakan Pakdemirli muhalefete ‘adiler’ diyerek hakaret etti, Soylu tehditlerinde seviye atladı. Okullarda ise AKP propagandası için öğrencilere dersten geçmek dahi teklif edildi. Seçim sürecinde devletin bütün imkanlarını hukuksuz biçimde seferber eden, medyada operasyon haberlerle manipülasyon yaratan AKP, 31 Mart günü yaklaştıkça pervasızlıkta boyut atlıyor. AKP’li bakanlar muhalefete hakaret ediyor, adaylara tehditler savruluyor, öğrencilerin dersleri dahi seçim malzemesi yapılıyor. Alışıldığı biçimde ‘sert üslup’ olarak dahi değerlendirilemeyecek olan sözlere AKP’nin Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli İmza attı. Pakdemirli, Amasya’da düzenlenen seçim mitingindeki konuşmasında muhalefete yönelik, ‘Bu adilere sandıkta gereken cevabı verecek misiniz?’ dedi. Pakdemirli’nin sözleri partililer tarafından alkışlandı. Pakemirli’nin bu sözlerine kısa sürede sosyal medyadan binlerce tepki geldi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da, kendine biçilen görevi layıkıyla yerine getirmek için tehditlerini, dozajını artırarak sürdürüyor. Hakkında mahkûmiyet bir yana soruşturma dahi bulunmayan isimleri ‘PKK ile irtibatlı’ ilan eden Soylu, ‘Söyledikleri şu; o zaman Yüksek Seçim Kurulu niçin buna izin verdi. Sen bak bakalım ben İçişleri Bakanıyım, bu PKK’lılar seçilirse göreve başlayabilirler mi başlayamazlar mı siz bana sorun. Terör örgütüyle iltisaklı, terör örgütüyle irtibatlı hiç kimseye bu ülkede bu payeyi verdirmeyiz. Bu kadar açık ve nettir’ dedi. Çanakkale On sekiz Mart Üniversitesi’nin Ezine Meslek Yüksekokulu öğrencileri ise, ‘para ve derslerde kolaylık vaadiyle’ AKP Ezine Belediye Başkan adayı Güray Yüksel’in mitingine çağırıldı. Bir öğrenci tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedilen görüntülerde; mitinge katılması istenen öğrencilere başta 60 TL daha sonra ise 150 TL ödeme ve derslerinde kolaylık sağlanacağının teklif edildiği görülüyor. Görüntülerde ayrıca Ali isimli bir kişinin aranarak konuyla ilgili görüşünün alındığı anlaşılıyor. Öğrenciler arasında tepkiye yol açan olay sonrası üniversite yönetiminin soruşturma başlattığı öğrenildi” ifadeleri kullanıldı.
“Tekellere kırmızı halı”
Evrensel gazetesinin manşetinde, “Tekellere kırmızı halı” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “AKP'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Adayı Binali Yıldırım’ın İstanbulluya vaadi, İstanbul’u uluslararası tekellere daha çok açmak. ‘Yatırımcının önüne kırmızı halı sermen gerekirse onu da sermen lazım’ diyen Yıldırım, kaynak olarak da İstanbullulardan toplanan vergiyi gösterdi. AKP İstanbul Adayı Binali Yıldırım Hürriyet gazetesinden Ertuğrul Özkök ile yaptığı söyleşide ‘İstanbul’u tekrar uluslararası planda bir Londra, bir Paris ile yarışır duruma getirmek için ne yapılabilir?’ sorusuna şöyle cevap verdi: “Küresel şirketlerin dünyadaki değişik yerlerde işlerini yönetecekleri en uygun yer İstanbul’dur. Buradan 3-4 saat uçuşla 60’a yakın ülkeye ulaşıyorsunuz. Bunlar gelişmiş teknolojilere talebi yoğun olan ülkeler. Bu şirketler pekala buradan yönetilebilir. Benim iddiam şu. İstanbul’u yatırım yapılacak cazip şehirler arasına sokacağım. Bunu da o insanlara sadece yemek yaparak sağlayamazsın. Yatırımcıların beklentilerini karşılamalısın. Yani yatırımcının önüne kırmızı halı sermen gerekirse onu da sermen lazım.’ Yıldırım bunu nasıl yapacağına ilişkin de ‘Bunları yapabilmek için İstanbul’dan daha çok vergi almamız gerekir. Daha çok vergi alındıkça ülke kalkınacak, İstanbul kalkınacak. Yani hepsi birbiriyle zincirleme reaksiyon gibi’ cevabını verdi. Konuyu Evrensel'e değerlendiren İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe, küresel şirketlerin daha çok kâr için Türkiye'ye geldiğini, yıllardır İstanbul’da daha fazla AVM ve gökdelenlerin yükseldiğini, insanların dışarı çıkarak nefes alacak yerlerinin kalmadığını ve deprem bölgesi olmasına rağmen toplanma alanlarının bile ortadan kaldırıldığını söyledi. Gökçe, ‘İstanbul’u küresel bir şehir yapacağız dedikçe, yaşanacak bir kent olmaktan çıktı’ dedi” ifadelerine yer verildi.
“Saray sosyetesi halktan kopuk”
Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Saray sosyetesi halktan kopuk” başlıklı haberinde, “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ‘kaybedeceğini gördüğü için panik halinde’ olduğunu belirterek, sert bir dille ‘Saray sosyetesini’ eleştirdi. Kılıçdaroğlu, ‘Saray sosyetesinin ayrı bir oluşumu ve ayrı bir kültürü var. Uzun süre sosyetenin aktörlerinden biri damat. Damat işsizlik nedir, yoksulluk nedir bunları asla bilmiyor. Bir eli yağda bir eli balda yetişti. Saray sosyetesinin bir başka önemli özelliği bunların sürekli kendilerini ve yandaşlarını koruyan bir politika izlemeleri. Örneğin çok yakın birisi milletvekili olmamışsa hemen büyükelçi olarak atayabilirler, bir başkasını bakan yardımcısı olarak atayabilirler, bir başkasını devlette önemli bir göreve getirebilirler. Saray’ın ayrı bir dünyası var. Tümüyle halktan kopuk bir dünya. Saray’a yakın olan, yani Erdoğan’a yakın olanlar ödüllendiriliyorlar ve bunların kesinlikle Erdoğan’ın aleyhine hiçbir yerde konuşmamaları gerekiyor. Konuştukları an derhal bilgi Erdoğan’a gidiyor. Devletin istihbarat örgütünün belli bir bölümü de sadece ve sadece Erdoğan’a ve Saray’a hizmet ediyor. Onların çıkarlarına uygun olarak üretilen politikaların paralelinde çalışmalar yapıyorlar’ dedi. 31 Mart’ta ‘halka sandığa gidin’ çağrısı yapan CHP lideri, başarı kriteriyle ilgili mesajını ‘Ankara’yı, İstanbul’u, Adana’yı, Bursa’yı, Mersin’i, Antalya’yı kazandığımızda güzel bir başarı elde etmiş olacağız’ sözleriyle verdi” ifadelerini kullandı.