Barolar “Baronlara” karşı!

Hafta sonu, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılacak “Adli açılış yılı töreni”yle ilgili tartışmalar gündemdeydi. Basında bugün konuya ilgi azalarak devam ederken, hükümete yakın gazeteler hükümete yakın Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’nun açıklamalarını öne çıkardı. Havuz gazeteleri ayrıca, 20 yılın günahını 3 aylık başkan Ekrem İmamoğlu’nun üzerine yıkma operasyonu “sağanak halinde” sürdürdü.

Yeni Yaşam gazetesi bugünkü manşetinde, “Saray yargısına hukuk boykotu” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler yer aldı:

“AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sarayında (Beştepe) 2 Eylül’de yapılacak adli yıl açılış töreni, büyük bir hukuk isyanına yol açtı. Yargıtay’ın davetine barolar peş peşe ret cevabı veriyor. Sayısı 41’i bulan baroların ortak gerekçesi ise Saray’a bağımlı yargı, iktidar-yargı eliyle sürdürülen hukuksuzluk, adaletsizlik ve insan hakları ihlalleri. Saray’daki törene gideceğini açıklayan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu’na ise barolardan sert tepki geldi. Yargıtay ise daveti reddeden baroları, ölçüsüzlükle suçladı, toplum vicdanında karşılık bulmayacağını iddia etti. Anketlere göre toplum vicdanında yerlerde sürünen Yargıtay’ın tetkik hakimleri, cumhuriyet savcıları ve beş personelin törene katılımını zorunlu tuttuğu da ortaya çıktı.”

Evrensel gazetesi Pazar günkü manşetinde, “Saray yargısına ret!” başlıklı habere yer verirken, bugünkü sayısında TBB Başkanı Feyzioğlu’nun açıklamalarını, “Kulak tıkadı, ‘tuzu kuru’ dedi” başlığıyla öne çıkardı:

“Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleşecek Adli Yıl Açılış Töreni’ne katılamayacağını açıklayan 41 baroya kulaklarını tıkayan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, ‘Tuzu kuru olanların ne dediği çok önemli değil’ dedi.”

Birgün gazetesi konuyla 17 Ağustos cumartesi gününden beri yakından ilgilendi. Gazete 17 Ağustos günkü sayısında, “Saray’da adli yıl açılış törenine baroların tepkisi sürüyor” başlıklı habere yer verirken, Pazar günü ise, “Barolardan Saray’a isyan” manşetiyle çıktı.

Gazetenin bugünkü, “Barolar formül arıyor” başlıklı haberi ise şöyle:

“Yargıtay’ın Saray’da düzenlenecek adli yıl açılışını boykot eden baro sayısı 41’e yükseldi. Baroların bundan sonraki adımları ise merak konusu. Birgün’e konuşan Ankara Baro Başkanı Erinç Sağkan, ‘Alternatif değil olması gereken, doğru bir adli yıl açılışının formüllerini diğer baro başkanlarımızla birlikte arıyoruz’ dedi.”

Cumhuriyet gazetesi de cumartesi gününden bu yana irili ufaklı haberlerle tartışma yaratan gelişmeye dikkatini verdi fakat gazete bugünkü sayısında haberle ilgili devam eden tartışmaları öne çıkarmayı gerekli görmedi.

Gazete cumartesi günü ön sayfasının altında, “Barolardan hukuk duruşu” başlıklı haberi okuyucularıyla paylaşırken, Pazar günü manşetinde, “Saray’a değil Ata’ya” başlıklı habere yer verdi.

Hafta sonu konuyu görmezden gelen Sözcü gazetesi ise bugün manşetin üstünde, “Barolarda tören krizi tırmanıyor” başlıklı habere yer ayırdı:

“Adli yıl törenini boykot krizi büyüdü. İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, protestonun boykotla sınırlı kalmayacağını açıkladı. TBB Başkanı Feyzioğlu onları ‘tuzu kuru’ olmakla suçladı.”

Karar gazetesi Pazar günü birinci sayfasının altında, “41 baro yok, Barolar Birliği var” başlıklı habere yer verdi. Gazete bugün ise okuyucularıyla, “Baro boykotuna cevap Yargıtay’dan” başlıklı haberi paylaştı:

“Yargıtay’ın Beştepe’deki yeni adli yıl açılış töreni tartışma yarattı. 40’tan fazla baro açılışa katılmayacağını duyurdu. Bir ilk olan boykota karşı Yargıtay, ‘Siyasi etki altında olduğumuza dair ithamlar insaf ve adalet ile bağdaşmıyor’ açıklaması yaptı. İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu da, ‘Cumhurbaşkanlığı ve Yargıtay mesajı almazsa başka protestolar gelebilir’ dedi.”

Aydınlık gazetesi dünkü sayısında Metin Feyzioğlu’nu manşete çıkardı. Gazete Pazar günü, “Dört yıl sonra kürsüde” başlıklı habere yer verirken, bugün ise manşetini, “5 ayda ne değişti?” başlıklı habere ayırdı:

“İzmir, İstanbul, Ankara, Muğla, Antalya, Adana’nın içinde olduğu 20 baro mekan seçiminin yargı bağımsızlığına zarar verdiği gerekçesiyle törene katılmayacağını duyurdu. Ancak İstanbul, Ankara ve İzmir Baroları’nın başkanları, 13 Mart’ta Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu toplantısına katıldı. Mehmet Uçum’un başkanlık ettiği ve yaklaşık dört saat süren toplantıda yargıdaki sorunlar görüşüldü. Baroların bu tavrı ‘çelişkili’ olarak yorumlandı. Öte yandan Vatan Partisi genel Başkanı Doğu Perinçek’ten Feyzioğlu’na destek geldi. Perinçek, ‘Feyzioğlu, Cumhuriyet geleneğini sürdürüyor. Milli devlete elbette siper olacak. Saldırılar ondan toz bile alamayacak’ dedi.”

Sabah gazetesi bugün ön sayfasının altından, “Feyzioğlu: Tuzu kuru olanların ne dedikleri önemli değil” başlıklı haberi anonsladı.

Akşam gazetesi birinci sayfasının altındaki, “Reformu Türkiye düşmanları istemiyor” başlıklı haberinde şu ifadelere yer verdi:

“TBB Başkanı Feyzioğlu’ndan Yargı Reformu’na yönelik tepkilere cevap: ‘Hem gazeteciler ‘tutsak’ diyeceksin hem gerçekten gazetecilik mi yaptı yoksa terör propagandası mı yaptı, bunu denetleyecek düzenleme çıkmasın diye uğraşacaksın. Çünkü çıkınca ellerinde malzeme kalmayacak.’”

Star gazetesi ön sayfasındaki, “İfadeler son derece çirkin” başlıklı haberinde, “Yargıtay Başkanı Cirit, bazı baroların adli yıl törenine katılmama kararını değerlendirdi: 2016’dan bu yana töreni Millet kongre Merkezi’nde yapıyoruz. İster katılırlar, ister katılmazlar ancak ifadeler son derce çirkin, insaf ve adalet ölçüsüne uygun değil’” ifadelerine yer verdi.

Yeni Şafak gazetesi ise manşetin yanındaki, “Bunların tuzu kuru” başlığıyla verdiği haberde, “Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Külliye’de yapılacak adli yıl açılış törenine katılmayacaklarını açıklayan baroları eleştirdi. Adli yıl açılışının önemli bir diyalog zemini olduğunu belirten Feyzioğlu, ‘Yargıtay Başkanlığımız önemli bir adım attı, bize elini uzattı. Biz de elimizi uzattık’ dedi” ifadelerini kullandı.

“Gökçek’in imamları”

Günün bir diğer öne çıkan haberi Cumhuriyet gazetesinin manşetindeydi. “Gökçek’in imamları” başlıklı haber şöyle:

“Gökçek döneminde Ankara Büyükşehir Belediyesi genel Sekreteri olan Kamil Kılıç ile Mali Hizmetler Daire Başkanı olan Hasan Uçar’ın FETÖ içinde etkin olduğu ortaya çıktı. 1994 yılında belediyede çalışmaya başlayan Kılıç’ın FETÖ’cü işadamları ile belediye arasında köprü görevi gördüğü öne sürüldü. Bir dönem belediyenin bütçesini kontrol eden Hasan Uçar’a belediye şirketi BELKA’daki görevi sırasında özel bir oda tahsis edildiği, darbe girişiminin arından bu odanın kapatıldığı öğrenildi. ABD’ye kaçan iki ismin belediyedeki imza attığı işlerin incelenip incelenmediği ise bilinmiyor.”