“Öldüren hatalar!”

Birgün gazetesi manşetinde, “Öldüren hatalar!” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Virüs kaynaklı vaka ve ölüm sayısı artarken TTB hükümetin hatalı politikalarının bu sonuca yol açtığını belirtti. İstanbul Tabip Odası’na göre ise açıklanan vaka sayısı gerçeklikten çok uzak. İstanbul Tabip Odası (İTO), İstanbul’daki kamu hastaneleriyle ilgili son iki haftalık süreçte derledikleri bilgiler sonrası bir rapor hazırladı. Rapora göre mega kentte 2 binin üzerinde Covid-19 teşhisi konmuş hasta bulunuyor. İstanbul’da 200'ün üzerinde yoğun bakım hastasının bulunduğunun aktarıldığı raporda, pandeminin bu hızla devam etmesi durumunda önümüzdeki süreçte mega kentteki kamu hastanelerinde ciddi yatak sıkıntısının yaşanacağı vurgulandı. Raporda, şöyle dendi: ‘PCR testlerinin gecikmesi ve yalancı negatifliğin yüksek olması nedeniyle birçok hasta için özellikle akciğer BT sonucuna göre Covid-19 tedavisi başlanmakta ancak bu hastalar resmi açıklamada yer almamaktadır.’ Türk Tabipler Birliği Merkez konseyi ise salgına karşı atılan adımların hatalı ve eksik olduğuna dikkat çekti. TTB’den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: ‘Sınır kapıları tedricen kapatıldı, gelenlere etkin karantina uygulanmadı. Ülkemiz göz göre göre enfekte hale getirilmiştir. Olgular ve temaslılar neredeyse hemen her yerdedir. Bu aşamadan sonra ülke çapında karantina uygulama fırsatı kaçırılmıştır.’”

“Hipokrat’a da sansür”

Evrensel gazetesinin manşetinde, “Hipokrat’a da sansür” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Koronavirüsle ilgili eksikleri ve yanlışları açıklayıp halkı uyaran sağlıkçılara yönelik baskılar sürüyor. Açıklama yapan hekimler, art arda özür dilemek zorunda bırakılıyor. Türkiye’deki koronavirüs tablosunu değerlendirerek ‘Türkiye bu işim ciddiyetinin farkında değil’ dediği için bir hekim daha özür dilemek zorunda kaldı. TTB Merkez Konseyi Başkanı Sinan Adıyaman, ‘Hekimler ciddi bir baskı altında. Her şey güllük gülistanlık mı diyelim’ diye sordu. TİHV ise, açıklama yapan hekimlerin soruşturmaya tabi tutulmasının yurttaşların bilgi edinme hakkının engellenmesi anlamına geldiğini belirtti. TTB Merkez Konseyi, Türkiye’de salgına yönelik pek çok hatalı ve eksik uygulama yapıldığını belirterek, karantina uygulama fırsatının kaçırıldığını bildirdi. Açıklamada, bundan sonra günde 30 binin üzerinde test yapılarak ücretli izin hakkı, işsizlik ödeneğinin genişletilmesi ve katı bir izolasyonun hayata geçirilmesi istendi. Ülkenin göz göre göre enfekte hale getirildiğine işaret edildi.”    
“Duyun artık”

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Duyun artık” başlıklı haberinde, “İstanbul Tabip Odası, koronavirüs salgınında İstanbul’daki kamu hastaneleriyle ilgili son iki haftalık süreçte derledikleri bilgiler ve gözlemler sonrası bir rapor hazırladı. Raporda, pandeminin bu hızla devam etmesi durumunda önümüzdeki gün ve haftalarda İstanbul’daki kamu hastanelerinde ciddi yatak sıkıntısının yaşanacağı vurgulandı. Raporda, hastanelerdeki son duruma ilişkin şu bilgilere yer verildi: ‘30 Mart 2020 günü itibarı ile İstanbul’daki kamu hastanelerinde Covid-19 tanısıyla yatırılarak izlenen/tedavi edilen hasta sayısı 2 binin üzerindedir. Yoğun bakım ünitelerine yatırılan vaka sayısı 200 üzerindedir. Hastaneler Covid-19 pandemisi sürecine büyük ölçüde hazırlıksız yakalanmıştır. Hastanelerde görülen ve halen devam etmekte olan maske, önlük, eldiven, gözlük gibi kişisel koruyucu malzeme eksikliği bu hazırlıksızlık durumunu açık olarak göstermektedir. Malzeme eksikliği durumu tablonun sadece görünen yüzüdür, asıl problem organizasyon eksikliğidir. İstanbul’daki kamu hastanelerinde bugüne kadar enfekte olan hekim, sağlık çalışanı sayısı yüzü geçmiştir. Covid-19 hastasıyla korunmasız olarak temas eden, semptom gösteren hekimlere, sağlık çalışanlarına yapılması gereken testlerde ciddi eksiklikler yaşanmaktadır.’ ‘Hızlı Koronavirüs testi’ konusunda toplumda yaratılan yanlış beklentinin özellikle bazı hastanelere gereksiz başvurulara neden olduğu belirtilen raporda, ‘Hastalardan istenen PCR test sonuçları hastayı takip eden hekime çok geç ulaşmakta, çoğu kez hekimler yazılı olarak bildirilmeyen sonuçlara ancak telefonla ulaşabilmekte, bu durum tedavilerde ciddi aksaklıklara yol açmaktadır’ denildi” ifadelerine yer verdi.

“Mücadelede kilit İstanbul”

Karar gazetesinin manşetinde, “Mücadelede kilit İstanbul” başlıklı haber yer aldı:

“Önlemlere rağmen virüsün yayılması ‘en üst seviye izolasyon’ önlemlerini zorunlu kıldı. Bilim insanlarıyla birlikte siyasetin de ‘Kısmi sokağa çıkma yasağı ilan edilsin’ çağrıları arttı. Türkiye’nin dört bir yanındaki vakaların kaynağı olan İstanbul ise virüsle savaşta kritik konumda. 15 milyonluk metropolde uygulanacak tam karantina, salgın eğrisinin kırılmasında belirleyici rol oynayacak. Koronavirüs salgınına ilişkin açıklanan vaka sayısındaki artış endişe yaratırken, Kovid-19’la mücadelede ilk günden bu yana gündemde olan sosyal mesafe ve izolasyon konusu tartışılmaya devam ediyor. Aralarında Bilim Kurulu üyelerinin de yer aldığı bilim insanlarının da sık sık yaptığı çağrıları, siyasi partiler de bir kez daha gündeme getirdi. CHP, İYİ Parti ve Gelecek Partisi’nden sokağa çıkma yasağı ve karantinaya ilişkin çıkışlar geldi. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ise salgının yayıldığını belirterek, bu süreçte atılan adımları eleştirdi. Karantina ve tecrit uygulamalarının veriler ışığında yerel/bölgesel olarak hızla ve kararlılıkla uygulanabileceğine yer verilen TTB açıklamasında ‘Bugün ve sonrasında yapılması gereken Dünya Sağlık Örgütü’nün de önerdiği gibi çok sayıda test yaparak, katı bir izolasyon uygulamaktır. Günde 30 binin üzerinde test yapılarak, test sonuçları pozitif olan olgular ile temaslıları ivedi olarak sağlıklı kişilerden ayrılmalıdır’ vurgusu yapıldı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da ‘Türkiye için olmasa bile İstanbul için sokağa çıkma yasağı ilan edilmeli’ çağrısında bulundu. Havaların iyi olduğu günlerde insanların dışarı çıktığını kaydeden İmamoğlu ‘İstanbul’un yüzde 60’ı tehlike altında. Kent nüfusunun yüzde 15’i dışarı çıksa, 2.5 milyon kişi eder. Hava biraz iyileşince insanlar bir şekilde dışarıya çıkıyor. Türkiye için olmasa bile İstanbul için sokağa çıkma yasağı ilan edilebilir. En büyük lojistik güç belediyeler. Yenikapı ve Maltepe sahra hastanesi kurulabilecek alanlar. Barajlardaki doluluk oranı yüzde 65 ama bu dönem için iyi değil. Belediyelerimiz faturalarla ilgili kesinti yapmayacağını açıkladı. Şu anda İstiklal Mücadelesi gibi mücadele veriyoruz. Bu bir seferberlik. Faturaların ertelenmesini, ÖTV ve KDV muafiyeti talep ediyoruz. Bu konuların seferberlik anlamında bütünüyle masaya yatırılıp değerlendirilmeli.’”