“Güvensizlik sarmalı”

Evrensel, Birgün ve Karar gazetelerinin manşeti gündemde öne çıktı.

P24

23.04.2021

Karar gazetesi manşetindeki, “Güvensizlik sarmalı” başlıklı haberinde, “Kayıp rezervlere ilişkin tatmin edici açıklama beklenirken Cumhurbaşkanı’ndan “Harcanması gerekiyordu, harcandı. İhtiyaç duyarsak yine harcarız” çıkışı geldi. Hem 128 milyarın kullanıldığının net bir şekilde ifade edilmiş olması hem de ‘yanlışta devam’ın artık kronik hale geldiğini gösteren tablo, piyasada güvensizliği derinleştirdi. Doların tırmanıp Borsa’nın çakılması ‘hep aynı hatalar hep aynı sonuçlar’ döngüsünün olumsuz etkisini gösterdi. Vatandaş, cebine de yansıyan Merkez Bankası rezervlerinin akıbetiyle ilgili somut bir açıklama beklerken Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bu para ekonominin aktörleri ve vatandaşımız arasında dolaşıma girdi, yani yer değiştirdi” dedi. Rezervin harcandığını ve yeni satışların gelebileceğini ifade eden sözlerin umutları kırması piyasalara olumsuz yansıdı. Borsa değer kaybetti. Dolar 8.36 seviyesine kadar çıktı. Euro 10 liranın üstünü gördü. Sıkıntılı tabloda, hükümetin politikalarına yönelik güven eksikliğinin etkisi öne çıktı. Rasyonaliteye aykırı anlayışta geri adım atılmayacağını teyit eden duruş olumsuz etki oluşturdu. Türkiye-ABD ilişkilerinin seyri de belirleyici oldu. Biden yönetiminin ‘mesafeli’ tavrıyla birlikte son olarak Pentagon’un F-35 bildirimi ve 1915 olaylarına ilişkin sinyaller Ankara-Washington ilişkilerinin toparlanamayacağına yönelik algının yerleşmesine yol açtı” ifadelerine yer verdi.

“Tek adama karşı halk egemenliği”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Tek adama karşı halk egemenliği” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“Ülke, İstanbul’daki saray yönetimine karşı Ankara’da halk iradesini temsil etmek için kurulan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açılışının 101’inci yılına Saray rejiminin gölgesi altında giriyor. 23 Nisan 1920’de kurulan ve 1921’den bu yana Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı adıyla kutlanan Meclis’in açılışı, ulusal egemenliğin temsili olarak ülkeyi emperyalistlerin işgaline bırakan ‘tek adam’ saltanatına karşı itirazın ve bağımsızlık mücadelesinin sembolü oldu. Bugün gelinen noktada ise yine ‘tek adam’ rejiminin kuşatması altında. 2017 Anayasa referandumuyla birlikte bugünkü Türkiye tipi başkanlık sistemiyle tüm yetki tek elde toplandı. Yürütme, yasama üzerinde mutlak hakimiyet kurarken Meclis de Saray’ın gerek gördüğünde onay verme mekanizması işlevi haline getirdiği bir aparata dönüştü. Hukuk Saray’ın oyuncağı haline geldi, yargı bağımsızlığı ortadan kalktı. Siyasal İslamcıların laiklik başta olmak üzere Cumhuriyet’in temel değerleriyle hesaplaşması da farklı bir boyuta evirildi. Ayasofya’nın açılışından Diyanet’in skandal fetvalarına, tarikatlardan hilafet çağrısı yapan odaklara kadar yaşamın her alanı kuşatıldı. Tüm bunların yanında yoksulluk ve pandemi ise 19 yıldır ülkenin başında bulunan Saray’ı derin bir yönetim krizine sürükledi. Her fırsatta sandığa işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık ‘milli irade’ söylemini de terk etmiş durumda. Kitlelerin rızasını alamayan Saray rejimi, iktidarının ömrünü ve ‘iradesini’, millete baskıyı her geçen gün artırarak uzatmaya çalışıyor. Ülke, gelinen noktada bir sis perdesi ardından yönetiliyor. 128 milyar doların nerede olduğunun yanıtı verilmiyor, bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılıyor. Lebaleb kongrelerde iktidara serbest olan ne varsa halka yasaklanıyor. Gemisini yürütebilmek için ülkeyi emperyalistlere koşulsuz altın tepside sunuyor, gerekirse Montrö’yü bile tartışmaya açıyor. Ne ekonomi ne salgın ne de ülkenin yakıcı sorunlarına çözüm üretiliyor. Her şeyi yapıp hiçbir şeyin hesabını vermeyen Saray, toplumsal muhalefeti de savcı ve polis gücüyle susturmak istiyor.”

“Ne ülke bağımsız ne çocuklar mutlu”

Evrensel gazetesi manşetinde, “Ne ülke bağımsız ne çocuklar mutlu” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Ancak ülke ekonomisi bağımlı, halkın egemenliği tek adam devredilmiş durumda. Pandemi sonrası üretime itilen çocuklar için ise bisiklet bile hayal… Çocuklara adanmış özel bir günü yüz binlerce çocuk, koronavirüs riskine rağmen atölyelerde ter dökerek, köşe başlarında mendil satarak karşılıyor. Tarlabaşı’da yaşayan 15’indeki Ramazan boyundan büyük çuvalları dükkanlara taşıyor. Aldığı 400 liralık haftalığı annesine veriyor erzak için. Hayali bisiklet, ama maddi durumunu bildiği ailesine söyleyemiyor bunu.”

“Ölümüne turnuva”

Cumhuriyet gazetesi ön sayfasının altında yer ayırdığı, “Ölümüne turnuva” başlıklı haberinde, “Salgına karşın Yalova’da yapılan Türkiye Karate Şampiyonası’nın ardından Federasyon Başkanı Esat Delihasan Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi. 29 Mart – 1 Nisan arasında Yalova’da düzenlenen Türkiye Kulüplerarası Takım Karate Şampiyonası kupa töreninde konuşan Türkiye Karate Federasyonu Başkanı Esat Delihasan, ‘İptali için defalarca başvuru yapıldı. Çok şükür hiçbir problem yaşamadan tamamladık. Organizasyonu gerçekleştirmenin gururunu yaşıyoruz’ demişti. Antalya’da 1500 sporcunun katıldığı Kickboks Şampiyonası’ndan sonra da yüzlerce katılımcı pozitif çıktı. Türkiye Kickboks Federasyonu, 8-11 Nisan’da Antalya’daki bir otelde Türkiye Kick Boks Avrupa Kupası yaptı. 15 ülkeden 388 kulüp, 1500 sporcu ve 300'ün üzerinde antrenörün katıldığı organizasyonda konuşan Dünya Kickboks Organizasyonları Birliği (WAKO) Başkanı Roy Baker, pandemi nedeniyle iptal edilen etkinlikleri anımsatarak, ‘Türkiye Kickboks Avrupa Kupası, pan demi nedeniyle uzun süredir yapılan ilk WAKO etkinliğidir’ dedi. Turnuvanın ardından federasyon yöneticileri ve yüzlerce sporcu Covid-19 oldu. Türkiye Vücut Geliştirme, Fitness ve Bilek Güreşi Federasyonu ise yine Antalya’daki aynı otelde 31 Mart – 4 Nisan tarihleri arasında Türkiye Vücut Geliştirme ve Fitness Şampiyonası yüzlerce sporcunun katılımıyla gerçekleştirdi. Öte yandan Türkiye Muaythai Federasyonu da 23-29 Mayıs’ta Aydın’da yapılacak Gençler Şampiyonası için kayıt topluyor” ifadelerini kullandı.