“Bu oyunu bozacağız”
Kobane davasının ilk duruşması gazetelerde geniş yer buldu.
27.04.2021
Yeni Yaşam gazetesi manşetinde, “Bu oyunu bozacağız” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Aralarında HDP eski eşbaşkanları Yüksekdağ ve Demirtaş’ın da bulunduğu 108 kişilik Kobane Davası Ankara’da başlarken, salona alınmayan avukatların yerine polis oturtulunca bütün avukatlar salonu terk etti. Engellemelere rağmen açıklama yapan eşbaşkan Sancar, ‘Bu bir intikam davasıdır. Hep birlikte boşa çıkaracağız. Burada hakikat yalanı, inanç korkuyu yargılayacak. Cesaret bu salonlardan Türkiye’ye yayılacak’ dedi. Duruşmada tutuklu siyasetçiler, isimlerinin okunmasına sessiz kalırken, SEGBİS’ten bağlanan tutuklu siyasetçiler de mahkemeye cevap vermedi. Siyasetçiler, sloganlarla bulundukları yerden mahkemeyi protesto etti.”
Evrensel gazetesi habere sürmanşetinde, “İçeride ve dışarıda siyasi kuşatma” başlığıyla yer ayırdı. Haberde şöyle denildi:
“IŞİD’in Kobane’yi işgal girişimlerinin sürdüğü 2014’te Türkiye’de başlayan protestolardan dolayı 6 yıl sonra açılan dava başladı. İktidar sözcülerinin dava başlamadan ‘hesap günü’ şeklinde açıklamaları ile ‘yargıya yol gösterdiği’ davada, mahkeme heyetinin gergin tavırları dikkat çekti. Yargılanan siyasiler avukatları olmadan yargılandıkları için heyeti alkışlarla protesto etti. Mahkeme, sanık avukatlarının reddi hakim talebini reddederek davayı erteledi.”
Birgün gazetesi ön sayfasının altındaki, “108 sanıklı Kobani davası gergin başladı” başlıklı haberinde, “Eski HDP eş genel başkanları Demirtaş ve Yüksekdağ’ın da aralarında olduğu 108 kişi hakkında açılan Kobani davasının ilk duruşması Ankara’da başladı. Avukatların salona alınmaması gerginlik yaratırken Demirtaş savunma yapmadı. ‘128 milyar dolar nerede’ yazılı kağıdı SEGBİS kamerasına gösterdi. HDP Eş Genel Başkanı Sancar ise davayı ‘siyasi kumpas’ olarak tanımladı” ifadelerine yer verdi.
Karar gazetesi haberi birinci sayfasının altından, “İlk duruşmada Demirtaş’tan ‘128 milyar nerede?’ yazısı” başlığıyla anonsladı.
Cumhuriyet gazetesi ön sayfasının altındaki, “Kobani davası gergin başladı” başlıklı haberinde, “HDP’yi kapatma iddianamesinin de temelini oluşturan 6-8 Ekim olaylarına ilişkin 108 sanıklı Kobani davası ‘savunma kısıtlaması’ tartışmalarıyla başladı. Usule ilişkin tüm itirazları reddedilen avukatlar, iki kez duruşmayı terk etti. Sanıklar davanın siyasi talimatla açıldığını belirtirken duruşmaya SEGBİS’le katılan Demirtaş, ‘128 milyar dolar nerede?’ yazılı kağıt gösterdi” ifadelerini kullandı.
Sabah gazetesi haberi, “İlk duruşmada provokasyon” başlığıyla anonsladı.
Yeni Şafak gazetesi ön sayfasının altındaki habere, “Hesap vakti” başlığını attı:
“HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş ile Figen Yüksekdağ, Altan Tan, Ahmet Türk gibi isimlerin de içinde yer aldığı 108 sanık, ‘azmettirici’ suçlamasıyla yargılanıyor. Duruşmayı engellemeye çalışan bazı avukatlar salonu terk ederken, Demirtaş kimlik tespitine direndi.”
Akşam gazetesi habere birinci sayfasının altında, “6-8 Ekim’in sanıkları yargıya hesap veriyor” başlığıyla yer ayırdı.
Haberde şöyle denildi:
“Yasin Börü ve 36 kişinin katledildiği 6-8 Ekim olaylarını ‘azmettirmek’ten 28’i tutuklu 108 sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması dün yapıldı. Aralarında Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da bulunduğu sanıkların avukatları, salgın nedeniyle özel salon tahsisine rağmen duruşmada olay çıkardı.”
“Bakkal açmak daha zor”
Karar gazetesinin manşetinde, “Bakkal açmak daha zor” başlıklı haber yer aldı:
“Thodex’le başlayıp çorap söküğü gibi gelen ‘vurguncu kripto şirketler’ alarm zillerini çaldırdı. Milyarlarca doların döndüğü alanda hiçbir denetim mekanizması bulunmuyor. Türkiye’de 10 yıldır gündemde olan konuda devletin adım atmaması tepki çekti. Kolay kazanç vaadiyle, sahte reklamlarla para toplayanlar artarken yaşananları 40 yıl önceki banker skandalına benzeten uzmanlar uyardı: Yeni mağduriyetler yolda. Acil düzenleme şart. Kripto paraya son dönemde katlanarak artan ilginin ardından gelen Thodex vurgunu dikkatleri bu yöne çevirdi. Vebitcoin, GoldexCo.in’le devam eden ‘erişilemeyen kapanan şirketler’ silsilesi ise ‘Mağdurların devamı gelecek’ endişesini artırdı. Vebitcoin CEO’su İlker Baş tutuklanırken bu alanda hiçbir devlet gözetiminin olmaması ise eleştiri konusu oldu. ‘Bakkal dükkanı açmak bile daha kolay’ eleştirisini yönelten uzmanlar, sıkı bir denetim sağlanması gerektiğini belirtti. Muhalefetten ‘Ortada milyonlarca küçük yatırımcının işlem yaptığı şeffaflıktan uzak bir vurgun düzeni var’ tepkisi geldi. CHP’li Çetin Osman Budak, yasal boşluğun doldurulması için Meclis Komisyonu kurulması talebinin reddedildiğini söyledi. Ekonomist Uğur Gürses de ‘Bankerlerden sonra kripto krizi… Kastelli alacaklılarına bugünün parasıyla 12.5 milyar TL ödendi. Devlet görevini ihmal ettiği için bu bedel vatandaşın cebinden çıkmıştı’ dedi.”
“Bir kent Cengiz’e karşı direnişte”
Birgün gazetesi manşetinde, “Bir kent Cengiz’e karşı direnişte” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“AKP’nin ‘Beşli çete’sinde yer alan Cengiz Holding’in taşocağı yapmak istediği İkizdere’de direniş devam ediyor. Jandarmanın önceki günkü sert müdahalesine rağmen mücadeleden vazgeçmeyen köylüler, iş makinalarını bir kez daha durdurmayı başardı. Jandarma tarafından ablukaya alınan alana köylüler patika yollardan tırmanarak ulaştı. Sabahın ilk saatlerinde jandarma eşliğinde alana girerek çalışma yapmaya başlayan iş makinaları, yurttaşların alanı terk etmeyişiyle bir kez daha durduruldu. Jandarma tarafından önceki gün darp edilerek gözaltına alınan 15 yurttaştan Güngör Baş yaşadıklarını şu ifadelerle anlattı: ‘Beni yere itip, taşların üzerinde sürüklediler. Her tarafımda morluklar var. Gözaltına alındık. Akşam 9’da serbest bırakıldık. Ama bugün yine buradayız. Yarın sabah tekrar geleceğiz.’ Gözaltıların, ablukların, müdahalelerin sebebinin köylüyü yıldırmak olduğunun altını çizen Asuman Sazlıoğlu ise ‘Günlerdir burada nöbet tutuyoruz. Geçen gün de alandan uzaklaştırılmaya çalışıldık. Yapılan orantısız müdahale sonucu 15 arkadaşımız gözaltına alınırken birçoğu da biber gazından etkilendi. Bu sabah alana geldiğimizde jandarma eşliğinde makinaların çalıştığını gördük. Biz gelince de makinayı arkaya kaçırdılar’ diye konuştu.”