“Gözaltında tecavüz”
Günün haberi Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde yer aldı.
27.08.2021
Yeni Yaşam gazetesi manşetinde, “Gözaltında tecavüz” başlıklı habere yer verdi:
“Urfa AKP Eyyübiye ilçe binasının 28 Ağustos 2015’te camının kırılmasıyla olayıyla ilgili biri kadın 5 genç gözaltına alındı. Gençler, mahkemede emniyette ağır işkence gördüklerini anlattı. AKP ilçe binasının sadece camının kırıldığı olay sonrası polisin açtığı ateş sonucu S.Ç. adlı kadın belinden yaralandı.
S.Ç., ‘Beni vuran polisler ayakları ile yarama bastılar. Saçımdan çekip tokat atıyorlardı’ dedi. Emniyette tecavüze uğradığını söyleyen S.Ç., ‘Maskeli 6-7 kişi içeri girdi ve ‘polisler gitti, DAİŞ geldi, şimdi seni kim kurtaracak’ dediler. Dilim varmıyor, insanlık dışı davranışta bulundular. Bana her şeyi yaptılar’ dedi.
S.K., ‘4 gün boyunca bize korkunç işkenceler yaptılar. Biri ‘Ben JİTEM’im, seni burada yok ederim’ dedi’ derken, S.A., R.Ç. ve V.D. de ağır işkence gördüklerini anlattı. Mahkeme, her 5 sanığa ‘ülke bütünlüğünü bozma’, ‘nükleer, biyolojik ve kimyasal silah’ suçlamasıyla müebbet hapis verdi.”
“Halkı batağa gömen çözüm”
Birgün gazetesinin manşetinde, “Halkı batağa gömen çözüm” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“İktidar ekonomide uçağın burnunu yukarıya doğru kaldıramıyor. Erdoğan’ın tüm karşı söylemine rağmen ekonomide çöküş sürüyor. Sadece Erdoğan değil gerek AKP gerekse kabine sokağın tüm uyarılarına rağmen aynı şarkıyı söylemeyi sürdürüyor. Kabine içinde bu anlamda tek farklı ses Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan oldu. Hürriyet Gazetesi’nden Nuray Babacan’ın haberinden öğrendiğimiz kadarıyla Bakan Elvan, önce partisinin MYK toplantısında ekonominin gidişatına dair bir sunum yaptı ardından da milletvekilleriyle ekonominin öncelikleri başlıklı toplantılar gerçekleştirdi.
Yandaş medya Elvan’ın ekonomiye dair pozitif değerlendirmelerini manşete çıkarırken uyarılarını es geçmeyi uygun buldu. Habere göre Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan ‘Kurumsal kredilerde ve ödemelerinde sorun yok. Ama bireysel kredilerin sınırlandırılması için bankalarla görüşmelerimiz var, ciddi bir artış var. Bu konuda yeni tedbirler de gündeme gelecek. Bankalara bireysel kredilerin özenle takip edilmesini istedik. Ayrıca kurumsal olarak alınan kredilerin, yani bir yatırım projesi için alınan teşvik kredilerinin gerçekte bu proje için kullanıp kullanılmadığı konusunda yeni bir prosedür oluşturacağız. Takibi yapılacak. Yeni kredi verilirken, önceki kredinin gerçek anlamda yatırım için kullanılıp kullanılmadığına bakılacak. Alınan krediye konu olan yatırım gerçekleşme durumuna bakılacak’ demiş. İşte aslında zurnanın zırt dediği yer burası.
Bakan Elvan’ın gazete sayfalarında üzerine çok düşülmeyen değerlendirmesinde şişen bireysel kredilere dikkat çekiyor. Yurttaşa dağıtılan kredi miktarı artmakla birlikte geri ödemede yaşanan sıkıntı sınıra dayandı. 2020 ve 2021 yılının ilk beş ayın karşılaştırılmasında mesele tüm ayrıntısıyla ortaya çıkıyor. Yüksek faiz nedeniyle 2020 sonundan itibaren konut kredileri tamamen durmuş. Aynı durum ticari krediler için de geçerli. Bankalar kredi musluklarını daha da sıkarlarsa firmalar boğulur. Bu durum aynı zamanda Erdoğan’ın ‘faizleri düşünün ve isteyene verin’ talimatıyla da çelişiyor. Ama Bakan Elvan tersini düşünüyor ve böyle devam edilmesini istiyor. Başta inşaat sektörü olmak üzere faizlerin indirilmesi ve bankaların uyarılması konusunda Saray’a çıkıp taleplerini ilettikleri biliniyor. Merkez Bankası’nın faiz indirimine ilişkin pozitif değerlendirmeler yapsa da bu konuda adım atmış değil. Elvan’ın çektiği fotoğrafa göre pek de mümkün görünmüyor.”
“Sahibinden devren satılık havalimanı”
Sözcü gazetesi manşetindeki, “Sahibinden devren satılık havalimanı” başlıklı haberinde, “Kütahya’daki Zafer Havalimanı, yap-işlet-devret modeliyle yapıldı. Devlet yolcu garantisi verdi. 2012’de açılan havalimanında hiçbir zaman hedef tutmadı. Devlet, işletmeci IC İçtaş’a uçmayan yolcular için bugüne kadar 46 milyon Euro ödeme yaptı.
Böylece şirket, 50 milyon Euro olduğu belirtilen maliyetinin büyük kısmını çıkardı. Şimdi de işletme hakkını satacağını duyurdu. Burayı alacak olan firma, 23 yıl daha işletecek. Gelmeyen her yolcu için devletten para alacak. Milyonlarca Euro kazanacak” ifadelerine yer verdi.
“Askersiz Kabil görevi”
Karar gazetesi manşetinde, “Askersiz Kabil görevi” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Washington’un ‘31 Ağustos’ta işimiz biter’ yaklaşımı ve Taliban’ın tavizsiz mesajları sonrası Türkiye, Kabil’de görevli Mehmetçik’i geri çekmeye başladı. Havalimanında teknik desteği içeren ‘B planı’ masaya konuldu. Taliban kanadı yardıma yeşil ışık yakarken Ankara’dan “Sivil uzmanlar görev yapabilir, müzakereler sürüyor” açıklaması geldi. Kritik süreçte Türk personelin güvenliğine ilişkin kaygılar öne çıktı.
Afganistan’da Amerika’nın geride süreç yönetimine dair bir vizyon oluşturmadan çıkışı, başkentleri yeni durum karşısında pozisyon almaya zorladı. ABD’nin 31 Ağustos’tan sonra ülkede kalmayacaklarını açıklamasının ardından Türkiye de Mehmetçik’i Kabil’den 20 yıl sonra geri çekme kararı aldı. Tahliyeler için kum saati işlerken Taliban’ın, havalimanında Türkiye’nin teknik desteğine sıcak baktığına ilişkin kamuoyuna yansıyan iddialar ise yeni süreç başlattı.
Cumhurbaşkanı Sözcüsü Kalın ‘Askerimiz çekildikten sonra da biz orada havalimanının işletmesine devam edebiliriz. Sivil uzmanlarımız havalimanı için destek verebilir. Müzakereler devam ediyor’ dedi. ‘Sivil personelle görev’ güvenlik konusunda tartışmaları beraberinde getirdi. Gelecek Partisi Sözcüsü Sercan Özcan ‘Askerimiz orada olmadan havalimanının nesini işleteceksiniz? Süreç normalleşmeden bu riski nasıl üzerinize alacaksınız?’ sorusunu yöneltti.”