“İşte bunlar hep abartı”

Birgün gazetesinin manşetinde, “İşte bunlar hep abartı” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Ülke gerçekliğinden kopan Erdoğan, kira artışları ile öğrencilerin bursları hakkında konuştu. Önce ‘Abartılacak bir sorun yok’ dedi, ardından da ‘Elinize, dilinize dursun’ ifadesini kullandı. Oysa öğrenciler yoksullaşıyor, milyonlarca işsiz var. İcra daireleri de dosya dolu.

Erdoğan’ın ‘emekli aylıklarının 27 kat arttığı’ iddiası da gerçeği yansıtmıyor. Emekli aylıkları milli gelir ve asgari ücret artışının çok altında. Eğer aylıklar 27 kat artmış olsaydı, işçi emeklisinin 7 bin 450 TL, memur emeklisinin 13 bin 500 TL aylık alması gerekirdi.

Gıda fiyatlarındaki artış durdurulamıyor. İktidar ise ‘fahiş fiyat’ tartışmalarıyla suçu perakendecilere ve zincir marketlere atıyor. Tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım uyarıyor: ‘Fiyatlar daha da artar. Çiftçi üretime küstürülmemeli aksine desteklenmeli.’

Konut fiyatları hızla tırmanıyor. Kent hareketleri üzerine çalışan Cihan Uzunçarşılı Baysal, ‘Kira artışı devam edecek’ dedi ve ekledi: ‘Ucuz konut talep edilmeli. Lüks projelerde eli olan TOKİ, sosyal devlet yükümlülükleri gereği devlet yurtları inşa etmeli.’”

“Millet memnun, ne abartıyorsun”

Karar gazetesi manşetinde, “Millet memnun, ne abartıyorsun” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Cep yakan gıda fiyatlarından yüksek kiralara ekonomideki sorunları dile getiren Kılıçdaroğlu’na Cumhurbaşkanı’ndan yanıt geldi. Fahiş fiyatlar için ‘Böyle bir zulüm varsa sorumlu bakan arkadaşlarım bunu takibe alıp zulmün önüne geçeceğiz’ diyen Erdoğan, CHP liderine tepki gösterirken tartışılacak ifadeler kullandı: Bir yılda yurt sorununu bitirecekmiş. Böyle abartılacak bir sorun yok ki. Ne abartıyorsun? ‘Çiftçi battı’ diyor. Benim vatandaşım gayet memnun.

‘Fiyat artışlarıyla ilgili bir adaletsizlik, suistimal varsa yakın takibe alarak zulmün önüne geçeceğiz. Marketlerdeki denetimleri sürdürüp ciddi fiyat farklılıklarını kaldıracağız. ABD dönüşü işin üzerine bizzat kendim de gideceğim. Öğrenci yurtları konusunda hiçbir iktidarın yapmadığı yatırımları yaptık. Bay Kemal öyle bir yalan atıyor ki bir yılda sorunu bitirecekmiş. Zaten ne abartıyor? Attığımız adımlar gayet başarılı şekilde yürüyor.’

‘Göreve geldiğimizde üniversite öğrencilerinin aldığı burs 45 liracıktı. Elinize, dilinize dursun. Bunlar 650 liraya çıktı. Nereden, nereye geldik. Bay Kemal’in sözcüsü ‘Çiftçi battı’ diyerek yalan söylüyor. Fındıkta, çaydaki zam enflasyonun çok üzerinde. Benim vatandaşım gayet memnun. Bunların hepsini yerinde gezerek görüyoruz. Türkiye’de 4.5 milyon göçmen var. Dünyada göçmen yükünü en çok sırtlayan Türkiye kimsenin kapı kulu değil.’”

“Cumhurbaşkanlığı ifadeye çağrılabilir”

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Cumhurbaşkanlığı ifadeye çağrılabilir” başlıklı haberinde, “Geçen yıl 8 Haziran’da, gazeteci Müyesser Yıldız’ın evi basıldı. Ardından tutuklandı. Gerekçesinde, ‘Devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin ve açıklama’ dediler. Libya komutanını açıkladığı için hapis yattı. Şimdi, Cumhurbaşkanlığı’nın 2021/427 sayılı atama kararı, bir değil tam sekiz ‘gizli bilgi’yi birden faş ediyordu.

24 Ağustos tarihli Resmi Gazete’de Azerbaycan, Libya, Afganistan ve Almanya’da görevlendirilmiş yedi general açık isimleriyle yazıldı. Hatta MİT’te görevlendirilen bir generalin de adı açık yazıldı. Yıldız’ın avukatları, ‘Resmi Gazete sorumluları’ hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu” ifadelerine yer verdi.

“Zehir mutfakta”

Evrensel gazetesinin manşetinde, “Zehir mutfakta” başlıklı haber yer aldı:

“Kayseri’de nar yedikten sonra rahatsızlanıp hastanede yaşamını yitiren çocuğun otopsisinde ölüme ‘tarım ilacı’nın neden olduğu yazılmıştı. 4 yaşındaki Saliha Çakır’ın yaşamını yitirmesine neden olduğu ileri sürülen tarım ilaçlarını ve soframızda başka hangi gıdalarda bu zehirlerden olduğunu ülkemizde konunun uzmanlarından Gıda Mühendisi Dr. Bülent Şık’a sorduk. Tarım ilaçları denilen şeylerin aslında zehirli kimyasal maddeler olduğunu belirten Şık, yetişkinler için sağlığa zarar vermeyecek bu zehirlerin çocuklar için ölümcül olabileceğini dile getirdi.

Şık, ‘Tarım ilaçları dediğimiz şey aslında zehirli kimyasal maddelerdir. Çocuklar zehirli maddelerin etkilerine yetişkinlere kıyasla çok daha hassastır. Bir yetişkinde sağlık zararına yol açmayacak ya da çok az sağlık zararına yol açacak bir doz bir bebek ya da çocuk için ölümcül etkiler doğurabilir. Tarımda kullanılan bu tip kimyasal maddelere tarım ilacı demekten de vazgeçmemiz gerekiyor. Doğru ifade tarım zehri demektir. Bu kimyasal maddelerin çok büyük bir çoğunluğu zehirdir ve zehirli etkisi sadece insanlarla da sınırlı değildir. Doğal hayatta yaşayan tüm canlı türleri az ya da çok bu kimyasal maddelerden olumsuz etkilenir. Dünya genelinde gözlenen biyolojik çeşitlilik kaybının en önemli nedenlerinin başında gelir tarım zehirleri’ dedi.”