“Usulsüz ittifak”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Usulsüz ittifak” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Ankara’da Sayıştay tarafından yapılan denetimler AKP ve MHP yönetimindeki ilçe belediyelerinde yapılan usulsüzlükleri gün yüzüne çıkardı. Cumhur İttifakı’na ait belediyelerin dernek ve vakıflara sağladığı ayrıcalıklar, ihale usulsüzlükleri ile harcama limitlerine uyulmayan uygulamaları resmi raporlarla ortaya konuldu. Sayıştay’ın Ankara’daki ilçe belediyelerine yönelik denetim raporları, ‘Bu kadarı da olmaz’ dedirtti. Raporlarda mevzuata aykırı usulsüz işlemler birer birer sıralandı.

AKP’li Pursaklar Belediyesi’nin, mülkiyetindeki taşınmazı beş yıllığına TÜGVA’ya tahsis ettiği açığa çıktı. 4 Şubat 2019 tarihli Belediye Meclisi Kararı ile gerçekleştirilen tahsisin gerekçesi, ‘Gençlerin yerli, milli ve çağın gerektirdiği teknolojik altyapı ile yetişmesine katkı sağlamak’ olurken TÜGVA’dan hiçbir ücret alınmadığı tespit edildi.

Altın varaklı belediye başkanı odası ile gündeme gelen AKP’li Ahmet Buran yönetimindeki Bala Belediyesi’nin, Covid-19’u adeta fırsata çevirerek ilgisiz ihaleleri pazarlık yöntemiyle yaptığı ortaya çıktı. İdare, ‘Salgın hastalığı’ gerekçe göstererek 1,3 milyon TL’lik köy konakları yapım işinin ihalesini, ‘İvedi’ diyerek pazarlık yöntemiyle yaparken ihaleyi inceleyen Sayıştay denetçisi, ‘Köy konaklarının ivedi olarak yapılmasını zorunlu kılacak olayın ne olduğu anlaşılamamıştır’ dedi.

MHP yönetimindeki Gölbaşı Belediyesi’ne yönelik denetim raporu, Türkiye’nin içinde olduğu ekonomik buhranı gözler önüne serdi. İdarenin yurttaştan, Ankara Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı’na göndermek üzere topladığı 7 milyon 744 bin 671 TL’yi hesaplarında tuttuğu belirlendi. Sayıştay denetçilerinin tespit ettiği uygulamaya yönelik savunma ise ‘Ekonomik imkansızlıklar nedeniyle payları göndermedik’ oldu. Sayıştay, ‘Belediyeler genel olarak mali imkanları işaret ederek aktarmaları zamanında yapmamaktadırlar. Fakat mükelleften yapılan bu tahsilatlar belediyenin geliri değildir’ ifadeleriyle belediyeyi uyardı.”

Benzer bir haber Cumhuriyet gazetesinin ön sayfasında, “Kanunsuz vergi” başlığıyla yer buldu:

“Sayıştay’ın Kamu İdareleri Denetim Raporu’na göre, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, kuruma ait taşınmazları yandaş vakıf ve derneklere tahsis etti. Mardin Büyükşehir Belediyesi ise hukuka aykırı olarak vergi topladı. Daha önce raporları yayımlanan Ağrı, Hakkari ve Şırnak’ın da bulunduğu birçok belediyenin bu yıl raporunu yayımlamaması dikkat çekti.”

“Türkiye tefeciye mahkum olur”

Karar gazetesi manşetinde, “Türkiye tefeciye mahkum olur” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Hükümetin Türkiye’nin önüne koyduğu modelin, çalışanı sömüren Çin sisteminin bile gerisinde olduğunu vurgulayan İYİ Partili Erhan Usta, ‘Orada insanlar karın tokluğuna çalıştı. Tasarrufu ise Türkiye’deki gibi betona gömmediler’ dedi. Hatalı ekonomi politikalarının yüksek işsizlik ve derin yoksulluğu getireceğini belirtti: Devletin borcu artar. Nasıl bilançosu bozuk şirket tefeciden yüksek faizle kredi alırsa, Türkiye de bu hale gelir.

‘Çin insanların yıllarca hangarlarda yaşayarak güvencesiz çalıştığı bir süreçten geliyor. Türkiye’nin önüne Çin’i model olarak koymak, en az 40 yıl emeği sömürmek, sefaleti hedef göstermek demek.
 
Yeni model iki ay önce akıllarında dahi yoktu. ‘Çaresizlik senaryosu’ bir model olarak takdim ediliyor. Kur artışlarının kontrol altında olduğu algısını oluşturmak için çaresizlikten ortaya atılmış bir şey.

Berat Albayrak ekonomi yönetimine tamamen hakim. Yönetimini getirmekle kalmadı, ekonomi politikalarını da kurgular durumda. 128 milyar doların heba edilmesi, Berat Albayrak ve ekibinin marifeti.

Erdoğan’ın bu politikaları Haziran 2023’e kadar sürdürme imkanı yok. Ekonomi bu yükü kaldıramaz. Politikalar devam ederse enflasyon hızla yükselecek, işsizlik artacak ve yoksullaşma derinleşecek.’”

“Muhalefet sarsıyor”

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Muhalefet sarsıyor” başlıklı haberinde, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, partisinin merkez yürütme kurulu toplantısında, grup başkanvekillerinden ‘muhalefetin, partiye yönelik tutumları ile ilgili sessiz kalmamalarını istediği’ öğrenildi. Başta CHP olmak üzere muhalefet partilerinden AKP’ye, hükümete ve ‘şahsına sert eleştirilerin’ geldiğini belirten Erdoğan’ın, muhalefete ‘aynı sertlikte karşılık verilmesini istediği’ belirtiliyor.

Erdoğan’ın, AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’nu da ‘örnek gösterdiği’ ve iktidarın yürüttüğü politikalara karşı ‘gerekli cevabı vermelerini istediğine’ dikkat çekiliyor. İYİ Partili Lütfi Türkkan’ın bir yurttaşa küfretmesi, TBMM Genel Kurulu’nda sert tartışmalara neden olmuş, İYİ Partililer ile AKP’li ve MHP’li milletvekilleri arasında gerilim yaşanmıştı” ifadelerine yer verdi.