“Kur korumalı, mutfak korumasız”
Temel gıda ürünlerine üst üste gelen fahiş zamlar Karar ve Birgün gazetelerinde manşete çıktı.
23.03.2022
Karar gazetesinin manşetinde, “Kur korumalı, mutfak korumasız” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Dövize Endeksli Mevduat’la yüksek kura karşı yabancı yatırımcı bile korumaya alınırken ‘açıkta kalan’ sofrayı zamlar vurdu. Ramazan’a günler kala pide 6 liraya, kıyma 83 liraya, hurma ise 300 liraya çıktı. Vatandaşın eski Ramazan sofralarını aradığı tablo karşısında ‘Kaynaklar kuru baskılama adına yanlış modellere aktarılacağına temel geçim kalemlerinin istikrarı için harcansın’ çağrıları yapıldı.
'En büyük faiz verilecek’ tartışmalarına konu olan Dövize Endeksli Mevduat’ta ilk vadeler dolarken temel gıdada ardı ardına gelen zamlar ‘Kura garanti var sofraya yok’ tartışması başlattı. Ramazan öncesi yangını büyüten ilk gelişme pidenin 6 liraya çıkması oldu. Et ve Süt Kurumu da et fiyatlarına yüzde 48 zam yaptı. Kıymanın kilosu 56 liradan 83 liraya, kuşbaşının kilosu 62.50 liradan 92 liraya yükseldi.
Ramazan’ın vazgeçilmezi hurma ise 200-300 TL bandına çıktı. İthalata bağımlılığa dikkat çeken uzmanlar, et fiyatlarındaki artışa yem maliyetlerindeki tırmanışın yol açtığını belirtti. DEVA Partili Mehmet Emin Ekmen ‘Bu zam yeni fiyatlara giriş. Hükümet tarımı da hayvancılığı da öldürdü’ tepkisini gösterdi. Buna karşılık Hazine Bakanı ‘TL en düşük durumda, daha ineceği bir yer yok. Vatandaş rahat olsun’ dedi.
Asgari ücrete yapılan zam yılın ilk üç ayında hem enflasyona ezildi hem de açlık sınırının altında kaldı. Eriyen ücretler karşısında ara zam beklentisi oluşurken hükümet ikinci bir artışa kapıları kapattı. Zam tartışmalarına noktayı koyan Çalışma Bakanı Bilgin, ‘İlk kez asgari ücreti yüzde 50 üzerinde artırdık. Bu günlerde yeniden asgari ücret tartışmalarını anlamlı bulmuyorum. Çünkü gerekeni enflasyon farkı ile yaptık. Bu durumlarda işçiyi de iş vereni de düşünmek lazım’ dedi.”
“Gel de kafaya takma Nebati!”
Birgün gazetesi manşetinde, “Gel de kafaya takma Nebati!” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Önünde uzun kuyruklar oluşan Et ve Süt Kurumu, tek seferde ete yüzde 48’lik zam yaptı. Kıymanın kilosu 83 liraya çıktı. Et tüketiminde Avrupa ortalamasının gerisinde olan ülkede artık ete ulaşmak neredeyse imkânsız.
İktidarın yanlış ekonomi politikaları sonucu halkın alım gücü hızla erirken zam furyasına her gün bir yenisi ekleniyor. Son olarak hayvancılıkta yaşanan kriz etkisini gösterdi ve kasaplardan daha ucuz ürün satan Et ve Süt Kurumu kırmızı et fiyatlarına bir defada yüzde 48 oranında zam yaptı. ‘Kamu yararını gözeterek’ piyasada rekabeti sağlamayı amaçlayan kurumun yaptığı fahiş fiyat artışıyla birlikte kıymanın kilogram fiyatı 56 TL’den 83 TL’ye, bir kilogram kuşbaşının fiyatı ise 62,50 TL’den 92 TL’ye çıktı.
Yüzde 48'lik zam, kasap esnafı ile kırmızı et üreticilerince ‘olumlu’ karşılanırken yurttaş zamma tepkili. İstanbul’un Fatih ilçesinde kasaplık yapan bir esnafa göre, ‘kimse hayvan üretimi yapamıyor, fiyatlar da bu yüzden artıyor.’ Et fiyatlarının artmasından şikâyet eden bir yurttaş ise halkın et yiyemez hale geldiğini savundu: ‘Bu fiyatlarla evimize et alamıyoruz. Kıyma alıyoruz ama onun da pek bir yararı yok.’ Fiyatları ‘uçuk’ olarak tanımlayan bir diğer yurttaş ise ‘Bir gün 1 kilo kıyma almak inşallah bize de nasip olur’ dedi.
Piyasa fiyatlarında belirleyici rol oynayan Et ve Süt Kurumu’nun yaptığı yüzde 48’lik zammın piyasa fiyatlarına etkisinin ne olacağı sorusu henüz yanıtsız. Fakat sektör temsilcilerine göre yüzde 48’lik zammın serbest piyasadaki fiyatları da artırması pek muhtemel. Et ve Süt Kurumu, piyasaya göre satış fiyatlarının ucuz olması nedeniyle son dönemde uzun kuyruklarla gündemde. Fiyatlar kurumda ucuz olsa da satış miktarı sınırlı. Marketlerdeki fiyatlar ile kurum arasında ise neredeyse bir uçurum söz konusu. Marketlerde hâlihazırda 1 kilogram kıymanın fiyatı 100 TL’nin üzerinde çıkmış durumda.”
“Sudan’da tarım projesi çöktü”
Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Sudan’da tarım projesi çöktü” başlıklı haberinde, “Milyonlarca hektar tarım arazisinin ekilmediği Türkiye’yi gıdada dışa bağımlı duruma getiren AKP iktidarının, ‘Sudan’da tarım’ projesi de çıkmaza girdi. Bölgedeki kabile ve silahlı grupların işletmelerden ‘zekât’ adı altında haraç istediği ortaya çıktı.
Sudan’da güvenlik sorunlarının olduğunu, her an baskın yapılarak çalışanların rehin alınma ve hatta öldürülme riskiyle karşı karşıya bulunduklarına dikkat çeken CHP’li Başevirgen, ‘Kabile ve silahlı gruplarca işletmelerden ‘zekât’ adı altında haraç isteniyor. Üstelik bir kez verilmesi de yeterli değil, başka bir grup tekrar gelip istiyor. Haliyle insanın aklına, bu kadar sorunlu bir ülkeye biz neden böyle bir yatırım yaptık, sorusu geliyor’ dedi. Kiralanan arazinin ne durumda olduğunun bilinmediğine dikkat çeken Başevirgen, ‘Yani anlayacağınız ‘öküz öldü ortaklık bitti.’ Ödenen harcırahlar, konaklama giderleri ve kabilelere verilen ‘zekâtlar’ uçtu gitti. TİGEM görev zararı yazdı geçti ve olan vatandaşın vergilerine oldu’ dedi” ifadelerine yer verdi.