“Yatağa aç giriyorlar”

​Cumhuriyet, Birgün ve Evrensel gazeteleri ulaşımdan gıdaya kadar gelen son zamları manşete taşıdı.

P24

07.04.2022

Birgün gazetesi manşetinde, “Yatağa aç giriyorlar” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“İki asgari ücretlinin olduğu dört kişilik bir ailenin gıda, barınma ve ulaşım maliyeti 10,849 lira oldu. Tatile gitmek, çocuğunu kursa göndermek, yemeğe çıkmak asgari ücretli için artık ulaşılmaz bir hayal.

Kriz esnafın, ailelerin, gençlerin, kadınların ve hatta çocukların dahi gündemine çok sarsıcı bir şekilde düşmüş durumda. Mahallede, okulda, evde ve neredeyse her yerde en sıcak gündem olan ekonomik kriz gündelik hayatı geçim derdiyle boğuyor. Dışarı çıkmanın maliyetinin giderek artması hafta sonlarını dahi eve sıkıştırıyor, kriz dar gelirlilerin hayatlarında nefes alacak alan bırakmıyor. Hanelerde kira, faturalar ve temel gıda ürünlerinden geriye kalan bütçenin kısıtlılığı, ulaşım ve dışarıda yeme-içme masrafları dışarı çıkmayı adeta lükse dönüştürdü. Kriz, eve ve mahalleye kapanan, iş ile ev arasında geçen bir hayata mahkûm ediyor.

Son gelen su, doğalgaz ve ulaşım zamlarıyla birlikte hayat şartlarının daha da zorlaştığı megakentte 2 kişinin asgari ücretle çalıştığı 4 kişilik bir ailenin yaşam maliyetini hesapladık. Hesaplamaya başlamadan önce bir aile profili oluşturduk. Buna göre anne ve babanın asgari ücretli çalıştığı hanenin aylık toplam geliri 8 bin 500 lira. İstanbul’da kira fiyatlarının görece daha uygun olduğu ilçelerden Bağcılar’da oturan ailenin ilkokula giden çocuğu servisle 2 kilometre mesafede bulunan okuluna gidiyor. Ortaokula giden çocuğu ise otobüs ile okula gidiyor. Anne ve baba ise işe gitmek için her gün toplutaşıma araçlarını kullanıyor. Bu ailenin sadece ulaşım harcamaları son zamlarla birlikte 2 bin 421 liraya çıkacak. Başka bir ifadeyle aylık hane gelirlerinin yüzde 28’ini ulaşım masrafları oluşturacak.”

“Türkiye iflasa koşar adım”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Türkiye iflasa koşar adım” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“İktisatçı Prof. Dr. Korkut Boratav, enflasyonun halk sınıflarının kaldıramayacağı bir baskıya dönüştüğüne dikkat çekerek ücretlerde, maaşlarda, tarımsal desteklerde aylık ayarlamalar yapılmasının zorunluğu olduğunu söyledi. 

Boratav, yüzde 61.14 ile son 20 yılın zirvesine çıkan enflasyon rakamlarını gazetemize değerlendirdi. Enflasyonun nereye seyredeceğini tahmin etmenin, tartışmanın anlamı olmadığına işaret eden Boratav, ‘Enflasyonun halk sınıflarının kaldıramayacağı bir baskıya dönüştüğünü algılayıp düzeltilmesini talep etmek lazım’ dedi. Altı ayda bir enflasyon farkı verilmesiyle kayıpların giderilmesinin olanaklı olmadığına vurgu yapan Boratav, şöyle devam etti:

‘Siyasi iktidarın ‘Altı ayda bir enflasyonu telafi edeceğim’ açıklamaları sorunu çözmez. Asgari ücret, emekli maaşı, memur maaşı, toplu sözleşmeyle belirlenen tüm maaşlar ayrıca tarıma verilen sübvansiyonu birlikte ele almak lazım. Altı aylık ayarlama ile bu mümkün değil. Aylık ayarlama yapmak lazım. Türkiye’de emeği ile geçinen insanların hemen hemen tümü kaldıramayacağı kadar büyük bir bunalımın dibine doğru sürükleniyor.’”

Gazete sürmanşetindeki, “Yangından mal kaçırdılar” başlıklı haberinde ise, “Orman yangınlarından etkilenen alanlarda bulunan milyonlarca ağacı yandaşlara veren ve yüzlerce milyon dolar rant yaratan AKP, tahsisler yolu ile de Türkiye’nin ormanlarını Avrupa’ya peşkeş çekiyor. Sadece tek bir firma Avrupa’nın MDF ihtiyacının yüzde 70’ini karşılıyor.

Avrupa Birliği ülkeleri kendi ormanlarındaki kesimleri azaltıp Türkiye ormanlarını hammadde üretim merkezine dönüştürdü. Ormanlarımız ‘önlenemeyen’ yangınların yanı sıra çokuluslu şirketlere hammadde temini için endüstriyel plantasyon ve olağanüstü üretim (kesim) yolu ile de yok ediliyor. 

Orman Bakanlığı, orman alanlarındaki üretimi, olması gerekenin dört katına çıkardı. Bu şirketlere verilen tahsisler de tıpkı yangın alanlarında yapıldığı gibi değerinin çok altında belirleniyor… Yılda 10 milyon metreküp üretim planlanan ormanlarımızdan 40 milyon metreküp ağaç kesiliyor! Kesimi yapanlar AKP’ye yakın ayrıcalıklı, çokuluslu şirketler… Yalnızca tek bir firma Avrupa’nın MDF ihtiyacının yüzde 70’ini karşılıyor” ifadelerine yer verdi.

“‘Çay bile ısmarlayamıyoruz’”

Evrensel gazetesi manşetindeki, “‘Çay bile ısmarlayamıyoruz’” başlıklı haberinde, “Gıda, ulaşım, enerji, kira… Herkes her yerde zamları konuşuyor. Milyonlar kıt kanaat geçinmeye çalışırken, artık arkadaşa bir küçük çay bile ısmarlanamıyor.

Ekonomik kriz esnafı da yurttaşı da derinden etkileyerek hayatı zorlaştırdı. Eskişehir Gültepe Mahallesi’nde bir kahvehanede konuştuklarımız, yurttaşın temel gündeminin zam olduğunu gösteriyor. Kahvehane sahibi ismini vermek istemiyor: ‘Ülkede kabul etsinler etmesinler bir ekonomik kriz ve ekonomik istikrarsızlık var’ dedi ve ‘Kimse önünü göremiyor. Bir ay sonrasını dahi planlayamıyoruz’ diyen esnaf, ‘Çaycımız geliyor ‘Ağabey zam geldi’ diyor, şekercimiz geliyor ‘Ağabey zam geldi’ diyor” dedi.

Yurttaşın tek gündeminin ‘zamlar’ olduğunu kaydeden esnaf, ‘Kiminle iki satır muhabbet etsem ‘Şuna da zam gelmiş, buna da zam gelmiş’ diye söze başlıyor. Herkeste müthiş bir karamsarlık hakim. Vatandaş ekonomide istikrar istiyor’ dedi.

Müşterilerin oyun oynarken daha az çay içtiğini söyleyen esnaf, ‘Öncesinde oyun oynanan masada 30-40 çay içilirdi, şimdiyse en fazla 8-10 tane içiliyor. Kahveye gidip gelenler bilirler, oyun masasında oyunu takip eden ve masadan çay içen bir ekip olur. Bu kişilere de ‘sinek’ denirdi. Şimdi sineklik müessesesi ortadan kalktı’ dedi. Kahveci, oyun masasında artık kimsenin ‘sinek’ istemediğini söyledi” ifadelerini kullandı.

“Karadan yolcu taşımalı ‘çözüm’”

Karar gazetesinin manşetinde, “Karadan yolcu taşımalı ‘çözüm’” başlıklı haber yer aldı:

“Yolcu sayısına, ihtiyaca bakılmadan yapılan Hazine garantili Zafer Havalimanı her yıl zarar yazınca ‘Çevre illerdeki işleyen pistleri kısıtlayalım, yolcuyu yönlendirelim’ formülü devreye girdi. Uçmayanın parası müteahhide 84 milyonun cebinden ödenirken CHP’li Çakırözer ‘Bakanlığın Zafer’e uçun baskısı yüzünden iki şirket Eskişehir’i bıraktı. Garanti eziyetini vatandaş çekiyor’ dedi.

Toplam nüfusu 1.6 milyon olan Kütahya, Afyon ve Uşak’a hizmet vermek üzere 2012’de yapılan Zafer Havalimanı’na geçen yıl 1.3 milyon yolcu garantisi verildi. Ancak 22 bin yolcu uçtu. Aradaki uçurum nedeniyle işletmeciye yaklaşık 6.9 milyon euro ödeme yapıldı. ‘Issız havalimanına’ tekerlek değmeyince Ulaştırma Bakanlığı’nın havayolu şirketlerine iki kez Eskişehir’e bir kez Zafer’e uçma baskısı yaptığı dile getirildi.

Konuyu Meclis’e taşıyan CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Zafer Havalimanı’nın yolcu sayısının artırılması için çevre illerdeki pistlerin kapatılmaya çalışıldığını iddia etti. Bakanlık baskısı nedeniyle iki havayolu şirketinin Eskişehir uçuşlarını durdurduğunu söyleyen Çakırözer ‘Yapılan iş hesapsız, kitapsız, plansız. Milletin vergileri yanlış yere harcanıyor. Müteahhit kazansın diye uçmayan yolcu başına para ödüyoruz’ dedi.”