“AKP’den ‘2022’yi kaybettik’ itirafı”

​Gündemde Cumhuriyet, Birgün ve Karar gazetelerinin manşeti öne çıktı.

P24

11.04.2022

Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “AKP’den ‘2022’yi kaybettik’ itirafı” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Son 20 yılın rekorunu kıran yüzde 61’lik enflasyon oranı ve durdurulamayan zamlar yurttaşın belini günden güne büküyor. Enflasyonun önce ocak sonra da nisan ayında tepe yapıp düşeceğini iddia eden Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, şimdi de aralık ayını işaret etti.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, enflasyonun öngörüsünü yeniden değiştirdi. Enflasyonun pik yapacağı ayı önce ocak daha sonra nisan olarak açıklayan Nebati, son hedefini ise aralık olarak açıkladı. Ekonomistler Nebati’nin baz etkisinden medet umar hale geldiğini belirterek 2022’yi gözden çıkardığı yorumunu yaptı.

Nebati’nin aralık ayına kadar enflasyonun yüksek olacağı anlamına gelen açıklaması ise tepki yarattı. Aralık ayında baz etkisiyle enflasyonda birkaç puanlık gerileme olacağını söyleyen ekonomist Evren Devrim Zelyut, ‘Kâğıt üstünde bu artış görülür ama sokaktaki fiyat artışları devam eder. AKP enflasyonu düşürmek için ortaya gerçekçi çözüm koyamadığından boş sözlerle son kalan seçmenini oyalamaya çalışıyor. Yapısal reformlar yapılmayınca geriye matematik hileleri ve umuttan başka bir şey kalmıyor’ dedi.

Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu ise ‘Piyasaya ‘Aralığa kadar enflasyon artacak ben de size negatif reel faiz vereceğim. Siz Kur Korumalı Mevduat’tan yürüyün ben o zamana kadar kuru kontrol eder enflasyonu yenerim’ deniliyor’ dedi.”

“Halkı muma muhtaç etti!”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Halkı muma muhtaç etti!” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, AKP iktidarının ülkeyi karanlıkta bıraktığı gerçeğini gözler önüne serdi. Resmi veriler, milyonlarca hanenin elektriğinin ve doğalgazının kesildiğini açıkladı.

CHP Enerji Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, Bilgi Edinme Yasası kapsamında yaptığı başvuruda, elektrik ve doğalgazda faturalarını ödeyemeyen kaç vatandaşın aboneliklerinin geçici olarak durdurulduğunu sordu.

Bakanlık tarafından verilen yanıtta, 3,4 milyon kullanıcının elektrik, 1,1 milyon kullanıcının da doğalgaz aboneliğinin ‘bir süreliğine’ askıya alındığı ifade edildi.

İktidarın kötü ekonomi yönetiminin sonuçlarının da ortaya konulduğu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı yanıtından öne çıkanlar şu şekilde:

Elektrikte konut aboneleri için 2021 yılında her ay ortalama 27 milyon 853 bin fatura üretildi. Ocak ayı, geçici olarak elektrik kesintisi uygulanan mesken abone sayısının en fazla olduğu dönem oldu. Türkiye genelinde 2021 yılında toplam 2 milyon 776 bin 461 mesken abonesinin elektriği geçici olarak kesildi.

2021’de elektrik kesintisi uygulanan “ticarethane” abone sayısı ise 597 bin 980 oldu. Kesinti uygulanan sanayi abone sayısı 3 bin 277, tarımsal sulama abone sayısı 71 bin 626 oldu. Buna göre 2021 yılında elektrik kesintisi yaşanan bütün abonelerin sayısı toplamda 3 milyon 449 bin 344 olarak gerçekleşti.”

“‘Oynak oy’ yüzde 20 sınırında”

Karar gazetesi manşetindeki, “‘Oynak oy’ yüzde 20 sınırında” başlıklı haberinde, “Ekonomideki cep yakan gidişatın kararsızların parti tercihinde ilk unsur olacağını belirten Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun “Normalde yüzde 12 seviyelerinde olan oynak seçmen oranı yüzde 20 eşiğini aşabilir” dedi. ‘Uzlaştırıcılık’tan, ‘popülerliğe’ yedi kriter sıralayıp gri alanı işaret etti: Doğru analiz edilen bir isim bu kesime ‘İşte bizim adayımız’ dedirtebilir.

‘Parti tercihinde sürekliliği olmayan ‘oynak seçmen’ farklı partilere yönelebiliyor. 2022’den 2018’e ortalama her 100 seçmenden 12’si parti değiştirmiş. Sağ bloktaki oynaklık sola kıyasla neredeyse iki kat daha yüksek. 2015’te sol blokta oynak seçmen yüzde 3.8 seviyesindeyken sağda bu oran 6.5’a çıkmıştı. Ekonomik kriz nedeniyle oranı artıracak kararsızların yöneleceği ittifakı partilerin kuracağı temsiliyet ilişkisi belirleyecek.

Macaristan’da muhalefet birlik görüntüsü veremedi. Tecrübesiz bir yerel siyasetçinin aday gösterilmesi hataydı. ‘Muhalefetin adayı kim olursa olsun kazanır’ demek yanılgı olur. Aday tüm muhalefetin beklentisini mobilize edebilmeli. Kararsızların isteği iyi analiz edilmeli. Uzlaştırıcı, tarafsız, deneyimli, demokrasiyi, içselleştirmiş, popüler, gençlerle ilişki kurabilecek ve kampanya yürütebilecek bir isim bu kesimi etkileyebilir” ifadelerine yer verdi.