“Her cezaevi 5 No’lu”

Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde, “Her cezaevi 5 No’lu” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“Cezaevlerindeki işkence ve baskı düzeyi artık 12 Eylül günlerini aratmıyor. Bir yandan her gün cezaevi kapılarından cenaze çıkarken, diğer yandan akıl almaz uygulamalar birbirini izliyor. Silivri 5 No’lu Cezaevi’nde 60 gardiyanın işkencesiyle yaşamını yitiren 2 tutukludan Ferhan Yılmaz’ın cenazesini alan aile, tahliyesine 2 gün kala çocuklarının katledildiğini belirtti.

Kardeşinin cenazesini gördüğünde dehşete düştüğünü ifade eden Yılmaz, ‘Gözlerinin altından kan akıyordu, kan gelmesin diye burun deliği pamuklarla tıkanmıştı. Boğazında ise izler vardı. Kardeşim işkenceyle öldürülmüş’ derken, doktorların da kendisine ‘Hastaneye getirilirken ölmüştü. İç organları patlamıştı, kalp krizi geçirmemişti’ dediğini aktardı.”

“Yargıtay: Man Adası belgeleri sahte değil”

Sözcü gazetesi manşetin altında, “Yargıtay: Man Adası belgeleri sahte değil” başlıklı habere yer verdi:

“CHP lideri 2017’de Erdoğan ev yakınlarının İngiltere’ye bağlı Man Adası’na para gönderdiğini, Türkiye’nin vergi kaybına uğratıldığını söylemiş, belge göstermişti.

İktidar belgelerin sahte olduğunu ileri sürmüş, yandaş basın da algı operasyonu yapmıştı. Kılıçdaroğlu 3 davada 1 milyonluk tazminata mahkum edildi. Dava Yargıtay’a gitti. Yargıtay, ‘Belgeler sahte değil’ diyerek kararı bozdu.”

“Kuyruğun sonu 2053’e uzanıyor”

Birgün gazetesi manşetindeki, “Kuyruğun sonu 2053’e uzanıyor” başlıklı haberinde, “Ülke derin bir krizde, temel tüketim maddelerine ulaşmak dahi artık zorlaşırken tablonun sorumlusu Saray rejimi halka bir yandan sabır dilerken diğer taraftan da hayal satmayı sürdürüyor. Gerek AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan gerekse de bakan ve yetkililer her konuşmalarında ileriye yönelik boş vaatlerde bulunuyor. Ülkeyi, tarihinin en büyük ekonomik krizlerinden birine sürükleyen iktidarın gerçeklikten uzak vaatleri kitleler nezdinde inandırıcılığını yitirirken kendi tabanı da artık inanmıyor. Bu durum araştırmalara da yansıyor.

Siyaset Bilimci Prof. Dr. İlter Turan, iktidarların daima geleceğin daha iyi olacağı düşüncesini işleyerek seçmen desteğini devam ettirmeye çalıştığını belirterek AKP’nin de bu yola başvurduğunu söyledi. AKP’nin vaatlerinin mantığı olmadığını ifade eden Turan, ‘2023 seçimlerine kadar iktidar, geleceğin daha iyi olacağına dair bir iyimserliği pompalamaya çalışıyor. Ancak doların yükselmemesine yönelik gibi alınan bu tedbirler, iktisadi mantığı olmayan kararlardır’ dedi.

AKP seçmeninin büyük çoğunluğunun da artık bu tarz söylemlere inanmadığını aktaran Turan şöyle konuştu: ‘Hükümete oy vermiş halkaları üçe ayırabiliriz. Birinci halkadaki çekirdek seçmen sorunları muhalefet ve dış güçlere yükleyerek ne olursa olsun oy vermeye devam edecek. İktidara sempati duyan ve normal şartlarda destekleyen ikinci halkadaki seçmen ise olumlu bir politika izlenmediği sürece oylarını değiştirebilir. Üçüncü halkadaki seçmenler ise çoğunlukla bir veya iki kere oy vermiş, bu seçimde iktidara oy vermeyecek seçmendir’” ifadelerine yer verdi.

“Belediyeye metro kirası”

Karar gazetesinin manşetinde, “Belediyeye metro kirası” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“AK Parti’nin Meclis’e sunduğu bankacılıkla ilgili torba yasada tartışmalara yol açacak bir düzenleme de yer aldı… Pakete konulan maddeye göre, Ulaştırma Bakanlığı’nın yapıp 2019 seçimlerinden önce büyükşehir belediyelerine devrettiği metrolar için belediye gelirlerinden yüzde 5 kesinti yapılacak. Dikkat çeken düzenlemenin hedefinin muhalefet belediyeleri olduğu belirtildi.

Yerel seçimde İstanbul ve Ankara’nın muhalefete geçmesiyle belediye yetkilerini kısıtlamaya yönelik düzenlemeler hayata geçirildi. Pandemi yardımlarına el konması gibi uygulamalar kamuoyunda tepkilere yol açtı. ‘Yönetimler iş yapamaz hale getirilmek isteniyor’ eleştirileri yükselirken büyükşehir bütçelerini etkileyecek bir hamle daha geldi. AK Parti’nin TBMM’ye sunduğu bankacılık tasarısında metrolara da yer verildi.

Buna göre, Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılan ve 2019 yerel seçimlerinden önce büyükşehir belediyelerine devredilen raylı ulaşım projesinin ödenmeyen borçları için belediyelerin aylık gelirlerinden yüzde 5 kesinti yapılacak. Daha önce de gündeme gelen ancak AYM tarafından iptal edilen düzenleme tartışma yarattı. Büyükşehir belediyelerinin gelirler üzerinden zora düşürülmek istendiğine yönelik iddialar dile getirildi.”

“Emekliye zam AKP’yi böldü”

Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Emekliye zam AKP’yi böldü” başlıklı habere yer verdi:

“Önceki gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan kabine sonrası ‘asgari ücret ve emekli ikramiyelerinde artış açıklanacağına’ ilişkin beklenti oluştu. İktidara yakın basın kuruluşları da bu beklentiyi gündemde tuttu. Ancak Erdoğan, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, söz konusu beklentiyi ‘boşa çıkardı.’

Cumhuriyet’in edindiği bilgiye göre, iktidar kanadı ‘zam ile enflasyon arasında sıkıştı.’ Zamlara ilişkin AKP ile kabine ‘farklı görüşte.’ AKP kanadı, ‘vatandaştan enflasyonla ilgili çok sayıda şikâyet geldiği ve bu nedenle hem asgari ücrette hem de emeklilere verilen bayram ikramiyelerinde yeniden bir düzenleme yapılması gerektiğini’ vurguluyor. Ancak Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati başta olmak üzere kabinenin tutumunun ‘tam tersi yönde olduğuna’ işaret ediliyor. Hükümet kanadında, yapılacak zamların enflasyonu daha da yukarı çekeceği gerekçesiyle ‘asgari ücret ve emekli ikramiyelerine bu yıl zam yapılmaması gerektiğine’ vurgu yapılıyor. Eğer zam yapılırsa, Hazine’de bunu karşılayacak ‘bütçenin olmadığı’ belirtiliyor.”