“Yüzyıllık Kürt fotoğrafı”

Yeni Yaşam gazetesi manşetindeki, “Yüzyıllık Kürt fotoğrafı” başlıklı haberinde, “Oğlu Hakan Arslan’ın kemikleri 7 yıl sonra bir torba içerisinde verilen Kürt baba Ali Rıza Arslan, gazetemize konuştu: ‘9 ay sadece İstanbul’da kaldı cenazemiz. Bir mezarı olsun diye, kemiklerimizi versinler diye git gel acımız yenilendi. Adliye önünde gördüğünüz tablo canımı çok acıttı. Çocuğum öldü diye acımız vardı ama dün yaşadığımız, yaşatılan daha çok acıttı bizleri.’

Tedavileri engellenen ve Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) ‘Cezaevinde kalabilir’ dediği yüzlerce tutuklu yaşamını yitirdi. ATK, Kürt hasta tutuklular için ‘Cezaevinde kalabilir’ raporları verirken, Türk generallere aynı hastalık nedeniyle ‘Cezaevinde kalamaz’ raporu veriyor. Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan 3 hasta tutuklu, hak ihlallerine karşı süresiz dönüşümsüz açlık grevine başladıklarını duyurdu.

2 aylı bebeğiyle gözaltına alınan Rojavalı Kürt kadın Reyhan Abdi, çıkarıldığı mahkemece ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla tutuklanarak 2 aylık bebeğiyle cezaevine gönderildi. Avukatlar, ‘Hiçbir delil yok, tutuklama suçtur’ derken, imam hatipliler ile ilgili söylemleri nedeniyle hedef gösterilen ve tutuklanan şarkıcı Gülşen, tepkiler sonrası ‘Bakmakla mükellef yaşı küçük çocuğunun olması’ gerekçesiyle serbest bırakıldı” ifadelerine yer verdi.  

“Rüzgâr esse savruluyoruz”

Karar gazetesi manşetinde, “Rüzgâr esse savruluyoruz” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Yapısal reformlar yerine günlük çözümde ısrar ve ‘inadına’ sürdürülen uygulamalar ekonomiyi iyice kırılgan hale getirdi. ABD Merkez Bankası’nın faiz kararının sarsacağı ilk ülkelerden birinin Türkiye olacağı belirtildi. Enflasyonu, kuru, borçlanma maliyetini patlatan politikalardan vazgeçilmediği sürece milletin sırtındaki yükün daha da artacağı görüldü.

Hükümetin ekonomide izlediği rasyonaliteye aykırı tutum, küresel dalgalanmanın Türkiye’de tsunamiye dönmesine yol açıyor. Faizi düşürme uğruna enflasyona da kura da rekor kırdıran adımların ekonomiyi dış etkilere ne kadar açık hale getirdiğinin son örneği ABD Merkez Bankası’nın faiz politikası oldu. FED’in enflasyona karşı faiz yükseltmesinden Arjantin, Güney Afrika’yla birlikte en çok Türkiye’nin etkileneceği belirtildi.

FED’in kararının zaten risk primi yüksek olan Türkiye’nin borçlanma maliyetlerini daha da artıracağı kaydedildi. Uzmanlar, enflasyondaki yükseliş trendinin de tetikleyeceği uyarısında bulundu. Cornell Üniversitesi’nden Eswar Prasad ‘İki üç yıllık bir zaman diliminde işler zorlaşacak’ dedi. Yanlışta ısrarın Türkiye’yi getirdiği nokta, ekonomi politikalarında izlenen yoldan vazgeçilmesinin artık bir zorunluluk olduğunu gösterdi.”

“Yolsuzluk ve kriz eritiyor”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Yolsuzluk ve kriz eritiyor” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Milyonları derinden etkileyen yoksulluk kentlerin yapısını değiştirdi, toplumu hızla dönüşüme uğrattı. Kırlarda üretim durma noktasına gelirken kentlerde ise orta sınıflar çözüldü, yoksulluk şehirlerin geneline yayıldı. İstanbul ve Ankara başta olmak üzere metropoller, 20 yıllık AKP iktidarının elinden bir bir çıktı. İktidar, sanayinin güçlü olduğu, işçi sınıfının yoğun yaşadığı kentlerde de büyük oranda oy kaybetti. Ekonominin yanı sıra her alana yayılan yönetim krizi, ifşa edilen rüşvet skandalları, mafya-siyaset ilişkisi, yolsuzluk ve küçük bir gruba tanınan ekonomik imtiyazlar, baskı, yasak ve hukuksuzluklar silsilesi halkı iktidardan soğuttu.

AKP ve MHP cephesi, oy deposu olarak görülen illerde bile yoğun kan kaybetti. Pek çok kamuoyu yoklamasında Erzurum, Rize, Trabzon, Sivas, Maraş gibi illerde bile Cumhur İttifakı’nın eridiği görüldü. ORC Araştırma’nın son yayımladığı çalışma da bu durumun en somut verilerinden biri oldu. Araştırmaya göre İstanbul ve Ankara’da CHP ve İYİ Parti’nin toplam oyları yüzde 50’nin üzerine çıkarken AKP ve MHP’nin oyları yüzde 35’in de altına indi. AKP’nin elinde bulunan Bursa ve Kocaeli’nde ise yüzde 45’i bulan Millet İttifakı, Cumhur İttifakı’na fark attı. Trabzon’da AKP son seçimden bu yana yüzde 15 oy kaybetti, Rize’de ise bu oran yüzde 18 oldu.

Anket sonuçlarını konuştuğumuz ORC Araştırma Genel Müdürü Mehmet Pösteki, ‘AKP’li seçmen kendisini kandırılmış hissediyor. Büyük vaatler verildi ancak süreç içerisine baktığımızda ekonominin çok çok daha kötüye gittiğini gördük. Bu nedenle kendi seçmeni dahi bundan etkilenir ve bunu eleştirir hale geldi’ dedi.”

“İddialardaki AKP’li vekil İBB’den 14 ihale almış!”

Sözcü gazetesi manşetindeki, “İddialardaki AKP’li vekil İBB’den 14 ihale almış!” başlıklı haberinde, “Peker’in iddialarında adı geçen AKP’li vekil Zehra Taşkesenlioğlu’nun kurduğu şirketin AKP’nin yönettiği dönemde İBB’den ihale üstüne ihale aldığı ortaya çıktı.

Olaylı boşanma davası ve sonrasında Sedat Peker’in ortaya attığı rüşvet iddialarında adı geçen AKP Erzurum Milletvekili Taşkesenlioğlu, 2005’te bir danışmanlık şirketi kurdu. Şirket başta AKP yönetimindeki İBB’den olmak üzere peş peşe ihaleler almaya başladı.

Zehra Hanım 2015’te milletvekili seçildi. Bu dönemde İBB’den toplam değer 1 milyon liraya yaklaşan 4 ihale daha aldı. Böylece toplam ihalenin 14’e, bedelinin ise 1.5 milyon lira olduğu ileri sürüldü. Şirket 2020’de Zehra Hanım’ın şoförü olduğu belirtilen kişiye devredildi” ifadelerine yer verdi.