“Mafya eliyle siyasi dizayn”
Birgün ve Karar, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş suikastıyla ilgili gelişmeleri manşete taşıdı.
03.01.2023
Birgün gazetesinin manşetinde, “Mafya eliyle siyasi dizayn” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in ölümünün üstünden günler geçti ama suikastın üstündeki perde hâlâ kalkmış değil. Ateş’in ölümünden hemen önce MHP’liler tarafından tehdit edildiği iddiası, İYİ Partililerle fotoğraf vermesi, MHP’nin ve Ülkü Ocakları’nın olaya ilişkin sessizliği İçişleri Bakanlığı’nın herhangi bir açıklama yapmaması birçok soru işareti yarattı. Suikastta adı geçenlerden birinin MHP İstanbul İl Yöneticisi olması da ‘bir hesaplaşma mı’ sorusunu gündeme getirdi.
Sinan Ateş, suikasttan saatler önce İYİ Partili eski ülkücülerle görüşme gerçekleştirdi. Ateş görüşmeyi Instagram hesabından paylaştı ve ‘davamızın aksaçlılarıyla’ notunu düştü. Fakat bu görüşmenin OdaTV tarafından haberleştirilmesine tepki gösteren Ateş ‘Bizim tavrımız da duruşumuz da nettir. Yetiştiğimiz Ocak Ülkü Ocakları, partimiz MHP’dir’ demişti. Fakat görüşmenin hemen ardından suikastın gerçekleşmesi dikkat çekti.
Ateş 30 Aralık 2022’de suikasta uğramasına rağmen arada geçen sürede ne geçmişte başkanlığını yaptığı Ülkü Ocakları’ndan ne de MHP’den herhangi bir açıklama geldi. Erşan Kuneri dizisinden TTB’ye kadar hemen her konuda yorum yapan Devlet Bahçeli taziye mesajı dahi yayımlamadı. Yine MHP’ye yakınlığıyla bilinen Türkgün gazetesinde de suikasta ilişkin tek satır haber geçmedi. Sessizlik MHP ile de sınırlı değil. İktidarın büyük ortağı AKP’den de hiçbir açıklama ya da taziye mesajı gelmedi. Yandaş gazetelerin büyük çoğunluğu da olayı görmezden geldi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da sessizlik korosuna katılanlar arasında. Bahçeli gibi onu ilgilendirsin ya da ilgilendirmesin her konuda söz söyleyen Soylu’nun sessizliği de dikkat çekti. Suikastın gerçekleştikten sonra yaklaşık 24 saat hiçbir açıklama yapmayan Ankara Valiliği de olayı sadece iki tivitle geçiştirdi.
Sinan Ateş’in ölümünün ardından yüzlerce MHP’li partilerinden istifa etti. e-Devlet üzerinden istifa ettiklerine dair ekran görüntülerini sosyal medyada paylaşanlar, Ateş'in öldürülmesi sonrası partinin sessiz kalmasını eleştirdi. Bunun yanında MHP İl Yöneticisi Köktürk’ün de şüpheliler arasında yer alması, MHP’nin sessizliği ‘suikast parti içi hesaplaşma mı?’ sorusunu gündeme getiriyor.”
“Karanlıkta kalmasın”
Karar gazetesi manşetinde, “Karanlıkta kalmasın” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Ülkü Ocakları eski Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin soruşturma sürerken çarpıcı iddialar ortaya atıldı. İstanbul bağlantılı bir grubun infazı gerçekleştirdiği, tetikçinin ise firarda olduğu ileri sürüldü. Muhalefet olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için hükümeti göreve çağırdı. Oluşan her şaibenin bilgi sahibi tüm tarafların üstünde kalacağı yorumları yapıldı. ‘Herkes bildiğini anlatsın bu dosya karanlıkta kalmasın’ çağrıları yükseldi.
Türkiye’nin gündemine oturan Sinan Ateş cinayetinde pek çok nokta karanlıktayken çarpıcı iddialar kamuoyuna yansıdı. Gözaltı sayısının beşe çıktığı ve tetikçilerin İstanbul’dan Ankara’ya geldiği kaydedildi. Saldırıda kullanılan motosikleti süren Doğukan Çep gözaltındayken, tetikçinin ise firari olduğu ileri sürüldü. Çep’in cinayet suçuyla arandığı, iki ismin de çete yapısına dahil olduğu iddiaları ortaya atıldı.
İddialarda adı geçen Ufuk Köktürk’ün isminin ‘MHP İstanbul İl Başkanlığı’ listesinden çıkarılması da dikkat çekti. Son paylaşımında İYİ Parti’yle görüşme iddialarını reddeden Ateş’in ölümünde ‘siyasi cinayet’ algısı oluşurken dört günlük sessizlik karşısında ‘90’lar karanlığı geri mi döndü’ tepkileri yükseldi. Soru işaretleriyle dolu bu cinayeti her yönüyle çözmenin devletin asli görevi olduğuna dönük hatırlatmalar yapıldı.”
“Kadınlar için ölüm fermanı”
Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Kadınlar için ölüm fermanı” başlıklı haberinde, “Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararının hukuka aykırı olmadığına hükmeden Danıştay 10. Dairesi’nin kararını onadı. Karar oyçokluğuyla alındı. Danıştay’daki karar düzeltme başvurusundan sonuç alınamazsa AYM süreci başlayacak” ifadelerine yer verdi.
Gazete manşetin üstünde ise, “Kanserliye sahte ilaç” başlıklı habere yer verdi:
“SGK’nin çeşitli ecza depolarından aldığı lösemi ilacı için ‘sahte’ ihbarı yapıldı. Türkiye’de süreç bir türlü ilerlemezken İsviçre ve Arjantin şikâyet üzerine harekete geçti. Yapılan analizde, ‘kanser ilacı’ basit bir ‘ağrı kesici’ çıktı. Dünya Sağlık Örgütü bunun üzerine ‘acil global uyarı’ yayımladı.
Sağlık Bakanlığı, başvurular sonrası müfettiş görevlendirdi. Şubat 2019’da ilaç için ‘sahte değil’ raporu verildi. Bunun üzerine suç duyurusu yapıldı. Eylül 2019’daki ikinci analizde ‘ilaç sahte’ denildi. Rapor, Ekim 2019’da savcılığa iletilmesine karşın soruşturmada ilerleme olmadı.”