“Faiz kur kıskacı nefes almak yok”

BirGün gazetesinin manşetinde, Merkez Bankası’nın seçim sonrası üçüncü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini yüzde 25 seviyesine çıkarma kararı yer aldı. Havva Gümüşkaya imzalı "Faiz kur kıskacı nefes almak yok" imzalı haberde şöyle denildi:

"Kararın açıklanmasının ardından döviz kurunda dalgalanma başladı. Güne 27,25 TL seviyesinde başlayan dolar 25,83 TL'ye, 29,50 TL seviyesinde olan avro ise 28,85 TL'ye kadar geriledi. Borsada ise bankacılık endeksinde yükseliş yüzde 10'a ulaştı.

TCMB toplantının ardından yayımladığı metinde, akaryakıt fiyatlarındaki yükselişin de etkisiyle enflasyon beklentilerinde ve fiyatlama davranışlarında öngörülenin üzerinde bozulma ortaya çıktığı bildirildi."

"Faizde sentezli fatura"

Evrensel gazetesinin manşetinde de, Merkez Bankası'nın faiz kararı yer aldı. "Faizde sentezli fatura" başlıklı haberde şöyle denildi:

"Merkez Bakansı'nın faizi piyasa tahminlerinin üzerinde artırdı. Erdoğan döneminde yapılan yüzde 7.5 faiz artışı, tarihine geçti. Bankalar "seçici kredi" verecek  ve miktarsal sıkılaşma sürecek. Enflasyon bu yıl en az yüzde 58'e yakın seyredecek. Faiz artışının halka faturası ise ağır olacak.

Yazarımız Bülent Falakaoğlu kararı değerlendirdi: "Hükümet 'Düşük faiz ile kredi dağıt' ya da 'Yüksek faiz uygula, rasyonel budur' politikasını sentezledi. Eskisi kadar bol kredi dağıtmıyor. Ancak krediye ulaşılabilen avantajlı hale getiriliyor. Faizin yükü ise vatandaşa kalıyor. Bu bir servet transferidir."

"Yük yine veliye"

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde ise, devlet okullarında "bağış" adı altında velilerden belli miktarlarda ücretler istendiği yazıldı. Eylül Aksoy imzalı "Yük yine veliye" başlıklı haberde şöyle denildi:

"Devlet okulları arasındaki nitelik farkı nedeniyle bazı veliler çocuklarını adrese dayalı yapılan kayıtlar yerine kendi seçtiği okula yazdırmak istiyor. Bu okullar ise velilerden kayıt ücreti adı altında 100 bin TL’ye varan ücretler talep ediyor. Okul idarecileri ise istenen bu bağışın devletin ödeneklerindeki yetersizlik nedeniyle temizlik personeli, güvenlik, kırtasiye malzemelerinin temini için kullanıldığını belirtiyor. 

Eski Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer geçen yıl temmuz ayında yaptığı açıklamada, “Okullarımızın ihtiyacını devlet karşılıyor. Kayıt yapmakla bağış arasında hiçbir ilişki yok ama isteyen velimiz, bağış yapabilir. Tüm vatandaşlarımız çocukları ek ücret ödemeden okullara kayıt yapabilecekler” demişti. Eğitimcilere göre ise bağış adı altında toplanan ücretler, devletten yeterli eğitim ödeneği alınamaması nedeniyle isteniyor."