“E-Okul”dan boş sıralara eğitim teknolojisi

Öğrenci okula geldiğinde parmağını ekrana dokundurup geçtiği anda velinin cep telefonuna bir mesaj gidiyor

ASLI TUNÇ

24.01.2016

 
Geçtiğimiz cuma günü ülke genelinde 18 milyon öğrenci karnelerini alıp yarıyıl tatiline çıktı. Eğitimleri kesintiye uğramış ve karnelerini alamamış olan Silopi ve Cizre’deki 80 bin öğrenci bu rutinin dışında kaldı ne yazık ki.
 
Tüm gün bir ilkokulda kendi eliyle karne dağıtan Milli Eğitim Bakanı’nın, kameraya yetişkinlerden veya kötü televizyon programlarından öğrendikleri klişeleri tekrarlayan küçük çocukların ve sahte sesleriyle anons çeken muhabirlerin görüntüleri doldurdu ekranları. Buraya kadar benim zamanımdan bu yana değişen pek bir şey yoktu.
 
Değişim aslında teknoloji destekli yaşanıyordu. Bir kere sosyal medya en az okul avluları kadar kıpır kıpırdı. Twitter’da #karne hastag’ı en popüler konu (trending topic) olmuştu bile.
 
Yoğun kar yağışından dolayı tatil olan illerde ise karne dağıtımı internet mecrasına kaymıştı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın geliştirdiği e-okul sistemi devredeydi. E-okul öğrenciler, veliler, öğretmenler ve okul idarecileri için geliştirilen bir platform. Bu yolla veliler öğrencilerin eğitim durumlarını online olarak takip edebiliyorlar ve tabii karne notlarına ulaşabiliyor, takdir veya teşekkür belgesi alıp alamayacaklarını hesaplayabiliyorlar. Burada en önemli işlem aslında velilerin öğrencilerin devamsızlık durumlarını takip edebilmesi. Okul kırma ve veliden bu bilgiyi saklama durumları artık teknolojiyle zorlaşmışa benziyor.
 
ABD’de son iki yıldır kullanılan bir aplikasyon öğrencilerin devamsızlığına çözüm arayışının bir sonucu. Bu telefon uygulamasının adı Kinvolved. Özellikle New York’un kenar mahallelerinde sürekli devamsızlık yapan ortaokul öğrencileri için tasarlanmış Kinvolved. Öğrenci okula geldiğinde parmağını ekrana dokundurup geçtiği anda velinin cep telefonuna bir mesaj gidiyor. Öğrencinin geç kalıp kalmadığı ya da devamsızlığı bu şekilde öğreniliyor. Devamsızlık yaptığı günler belli bir sayıyı aşarsa veliye uyarı gidiyor. Sürekli mesaj bombardımanından rahatsız ebeveynler bu uygulamayı reddedebiliyorlar.
 
Bu aplikasyon üç yıl önce yirmili yaşlardaki iki girişimci tarafından geliştirilmiş. Kinvolved’un esas amacı velileri çocuklarının okul yaşamına daha fazla dahil etmek ve iletişim kanallarını hep açık tutmak; sadece devamsızlıkla değil okuldaki etkinlikler veya sınavlar ile ilgili eğitmenlerin ebeveynlere bilgi aktarmasını kolaylaştırmak. Sürekli gözetim altında tutulan öğrencilerle eğitim düzeyinin yükselmesi doğru orantılı mı sorusu ise ayrı bir tartışma konusu.
 
Eğitim teknolojileri son derece önemli bir çalışma ve araştırma alanı. Gün geçmiyor ki dijital ve mobil teknolojilerin eğitimin geleceğini nasıl şekillendireceği üzerine yeni bir bilimsel tartışma ortaya çıkmasın. Özellikle fiziksel engelli öğrencilerin öğrenim sürecine dahil olması için teknolojinin yaratıcı kullanılması şart.
 
Eğitimde giyilebilen teknolojiden (wearable technology), arttırılmış gerçekliğe (augmented reality), robotbilimden (robotics), oyunlaştırmaya (gamification) pek çok yeni alanın eğitime nasıl katkı sunulacağı tartışılıyor. Öğrencilerin teknoloji yardımıyla nasıl eğlenerek öğreneceği, analitik düşünme yetisine sahip olacağı, yaratıcılığı artıracağı gibi konulara kafa yoruluyor. Bütün bu teknoloji-yoğun ortamda iyi bir öğretmenin ve pedagojik becerilerin ne kadar önemli olduğunu da unutmadan eğitim kalitesinin nasıl artabileceği araştırmaları sürüyor.
 
Dünyanın insana değer veren coğrafyalarında bunlar olurken, gözüm televizyon haberlerinde karne günü Cizre ve Silopi’de boş kalan sıralara  takılıyor. İnsanın içini acıtan bir kıyaslama yapmaktan geri duramıyorum. 14 Aralık’ta bu yörede Milli Eğitim Bakanlığı teknolojiyi tüm öğretmenlere SMS göndererek ilçeyi terk etmelerini isteyen mesajla kullanmıştı. İşte yurdumun gerçekliği eğitim teknolojileriyle böyle kesişiyor.