Şimdi hak, hukuk ve adalet zamanı…

Umarım, HDP 9 Temmuz’da Maltepe’de yapılacak mitinge de geniş bir destek vererek Adalet Yürüyüşü’nde başlayan beraberliği güçlendirir

MUSTAFA PAÇAL

06.07.2017

 
Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı “adalet” yürüyüşüne katılmak ve destek vermek için sabahın bir köründe kalktım.

Levent Gültekin ve Aydın Selcen’le buluştum ve sonra birlikte yola koyulduk.

Yürüyüşçülerin geceyi geçirdiği yere sabahın ilk saatlerinde vardık.

Herkeste bir telaş; bir yandan kahvaltı niyetine bir şeyler atıştırılıyor. Diğer yandan yürüyüş için hazırlıklar sürüyor.

Derken kendimizi Kılıçdaroğlu’nun kaldığı karavan otobüste buluyoruz. Karavan mütevazı olanaklara sahip ve Kılıçdaroğlu gayet sakin, sabah mahmurluğunu atmış bir şekilde dinç olarak bizi karşılıyor.

Kendisine “gençleşmişiniz başkanım” deyince “burada çaydan başka ısmarlanacak bir şey yok” diyerek teşekkür ediyor.

Levent, Aydın ve ben Kılıçdaroğlu sohbeti çeşitli sorularla devam ediyor.

Kritik soru “Enis Berberoğlu için AYM’ye yapılan başvurudan umutlu musunuz?” diyoruz. Bu soruya “evet” diyor.

İşin yürüyüş yanıyla ilgili ise daha önce yürüyüş yapmadığını belirttikten sonra yürüyüş sırasında ayaklarında oluşan sorunları anlatarak iki ayağının başparmaklarının morardığını söyleyerek ayaklarını bize gösteriyor.

Ve günlük basın toplantısına geçiyor.

Kılıçdaroğlu çok sakin ve etkili cümlelerle adalet yürüyüşüne kararlı bir şekilde devam edeceğini ve gösterilen dayanışmadan son derece mutlu olduğunun altını çiziyor ve ekliyor provokasyon duyumları aldıklarını ancak hiçbir şekilde bu oyuna gelmeyeceklerini, yürüyüşün belirlenen kurallar çerçevesinde sürdürüleceğini özellikle vurguluyor.

Ve yürüyüş başlıyor.

Biz başkanla birlikte yürüyüşe başlıyoruz.

Ancak başkan çok antrenmanlı olduğu için öyle bir yüksek tempo ile yürüyüşe başlıyor ki önceleri dilimiz dışarıya fırlıyor ve sonra kendisine ayak uydurmaya çalışarak kan ter içinde yürüyüşü sürdürüyoruz.

Bu arada Levent başkana yürüyüş ve sonrası hakkında kimi sorular yöneltiyor. Kılıçdaroğlu inanılmaz derecede pozitif bir dil kullanarak oldukça umutlu mesajlar vermeye devam ediyor.

Ve çay molası veriliyor.

Ardından yemek molası verilen Kartepe’ye kadar korteje eşlik ettikten sonra saat 17’de başlayacak olan son etap yürüyüşe katılmadan oradan ayrılıyoruz.

Kortejin daha sonra HDP korteji ile buluşması ve birlikte yürüyüşe devam edilmesi o günün en güzel haberi ve en önemli siyasi gelişmesi oluyor.

Benim için bu iki önemli muhalefet partisinin geç de olsa buluşması oldukça değerli ve anlamlı oldu.

Umarım, HDP 9 Temmuz’da Maltepe’de yapılacak mitinge de geniş bir destek vererek bu beraberliği güçlendirir.  

Bu arada bize ilgilerinden dolayı Veli Ağbaba ve Basın Danışmanı Okan Konuralp’e teşekkürler ederim.

Şimdi…

Adalet için başlatılan bu yürüyüşün demokratik ve hukukî kazanımlarla bitirilmesi herkes için önemli bir hedef durumuna gelmelidir.

Yürüyüşe herkes destek olmalı “ama siz de dün böyle yapmıştınız” veya “daha önceleri nerelerdeydiniz” gibi boş eleştirileri bir kenara koyarak hukuk ve adalet adına her tarafı dökülen bir ülkede yaşayan insanların sorumluluğu ile konuya yaklaşılmalıdır.

Bu yürüyüşün dikta rejiminin tüm hukuksal ve demokratik kırıntıların bile silip süpürdüğü bir ülke de yapıldığı unutmadan bu yürüyüşe bakmaktan bahsediyorum.

Hepimiz bir karanlık hücredeyiz ve bir huzme olsun güneş ışığının sızmış olmasının değerini bilerek yüzümüzü güneşe çevirelim.

Diğer yandan toplumsal baskıların her türlüsü ve bırakın hukuku kanun devletinin bile ortada kalmadığı bir dönemden geçerken “meleklerin cinsiyetini”  tartışmanın meleklere bile katkısının olamayacağını bilecek kadar kötü şeyler yaşadık ve daha da yaşayabileceğimizi unutmayalım.

CHP tartışması yapmak veya HDP bu yürüyüşe destek olmalı mı soruları etrafında içi boş analizler yapmanın şimdi sırası değil, şimdi sırası olan bir tek insana bile hukuk adına dokunmak ve onu haksız yere tutulduğu yerden çıkarabilmek ve bunun her bakımdan kıymetli olduğunu anlamak zamanıdır.

Kılıçdaroğlu’nun başlattığı ve toplumda geniş destek bulan adalet yürüyüşünün yanında olmak ve onun olası provokasyonlara karşı korumaya çalışmak ve adalet ve hukuk adına kimi kazanımlar elde etmek sadece bu sonuçların alınmasına katkı sağlamaz.

Bu aynı zaman iktidar kültünde bir gedik açılmasına ve sonrası siyasi gelişmelere de etki edecektir.

Son olarak adalet yürüyüşü 9 Temmuz Pazar günü Maltepe’de saat 18’de büyük bir mitingle şimdilik bitirilecek.

Bu mitinge adalet, hak ve hukuk adına her kesimden herkesin destek vererek mitingi bir demokrasi şölenine çevirmesi yeniden demokratikleşme umutlarımızın artmasına neden olacaktır.