Haber küratörleri haberciliğin yarınını kurtarabilir mi?
Kürasyon mekanizmalarını üretim aracı şeklinde kullanmak hem kolaycılık hem de özgünlükle aramızdaki mesafeyi artırıyor
02.12.2017
Haber kürasyonu. Çoğunlukla kültür endüstrisinden aşina olduğumuz kürasyon kelimesinin habercilik alanında kullanılmasıyla ortaya çıkan bu kavram, günümüzde küresel ve ulusal birçok haber odasının dayandığı mekanizmayı tarif ediyor. Türkiye’de popüler olan Nabız, Flipboard ve Bundle benzeri uygulamalar uzun süredir 7’den 70’e birçok kullanıcının mobil cihazlarına girmiş durumda.
Dahası, birçok haber platformu da bu tür küratörlük (seçme) mekanizmalarına dayanıyor, özgün içerikler yayınlamak yerine haberleri toplama ve sunma refleksleriyle tık topluyorlar. Türkiye’de kopyala yapıştır haberciliğine dönüşen; yani bir çeşit başka platformlarca üretilen içerikleri yeniden üretmeye dayalı bir sistem söz konusu. Dünyanın farklı bölgelerinde de elbette bu tür platformlar var. Apple News’tan Google News’a birçok platformun tek yaptığı bu.
Sürdürülebilir de kârlı da değil
Aslında bu sistem ne arama motoru optimizasyonu mekanizmaları bağlamında ne de Türkiye’de kullanıcı başına düşen reklam değeri anlamında pek sürdürülebilir değil. Reklam tıklamalarına veya reklam görüntülemelerine dayalı sistemin Türkiye’deki mevcut dijital haber odalarına bakıldığında sürdürülebilir kılınması yalnızca özgün içerikle mümkün gibi görünüyor. Birçok haber odası yok pahasına çalışan Internet editörlerinin omuzlarında yükselirken, bazı haber odaları ise yazılımlar ve botlarla enformasyonu yeniden üretmekle yetiniyor.
Yazılımları özgün haber üretimi için kullanmalıyız
Botlara ve yazılımlara elbette karşı olmamalıyız; hattâ onların en efektif biçimde kullanımı bana kalırsa yenilikçi haber odaları için öncelik hâline gelmeli. Veri gazeteciliği amaçlı üretilmiş yazılımlardan ağ haritası üreten yazılımlara dek aslında kullanılabilecek yüzlerce teknoloji tarafından etrafımız sarılmış durumda. Bunları kullanmak yerine kürasyon mekanizmalarını üretim aracı şeklinde kullanmak hem kolaycılık hem de özgünlükle aramızdaki mesafeyi aşan bir sonuç ortaya çıkarıyor.
Omni.se: Kârlı ve benzerlerinden ayrışan bir kürasyon projesi
Bu elbette kürasyonun illâ ki kötü bir şey olduğu anlamına gelmiyor. Örneğin geçtiğimiz günlerde Türkiye Gazeteciler Sendikası ve İsveç Başkonsolosluğu’nun ortak projesi kapsamında ziyaret ettiğimiz İsveç’teki Omni.se isimli içerik kürasyonu projesi (uygulama ve web sitesinden oluşuyor) İsveç’te ciddi ses getirmiş gibi görünüyor. İsveç’in en büyük üçüncü gazetesine de sahip olan medya grubuna ait olan Omni.se diğer kürasyon projelerinden ayrışıyor. Zira üstünde çalıştıkları haber ve makalelerin birkaç paragraflık özgün özetlerini paylaşıyor ve bu haber özetlerinin altında muteber buldukları ve kullandıkları kaynakları belirtiyorlar.
Omni.se bir özel haber platformu değil. Kendi içerik yönetim sistemlerini üretmişler ve Tweetdeck benzeri kürasyonu kolaylaştıran bir mekanizma kurarak en güncel gelişmelere odaklanıyorlar. Çok tercih ediliyor olmalarını son dakika haberleri konusundaki başarılarına bağlayan editörlerden Ines Micanovic içerik yönetim sistemlerinin kendilerini öne çıkardığını söylüyor. Micanovic’in özellikleriyle övündüğü sistem aslen basit bir mekanizmaya dayanıyor gibi görünse de modern haber odasında, özellikle de yeniden üretim odaklı bir anlayışınız varsa kurtarıcı işlevi görebilir. Hattâ geçtiğimiz günlerde gündeme gelen Washington Post’un artık bir yazılım şirketi işlevi gördüğü haberiyle birlikte düşünüldüğünde bu içerik yönetim sisteminin yakın zamanda başka pazarlarda kullanım için taliplerinin olacağını görmek pek zor değil.
Kürasyona karşı kaliteli, özgün ve uzun içerikler
Tabii Omni.se’nin özgün ve kısa özetlerle okura hap şekilde haberi verme ve okur tercihlerine göre haberi bireyselleştirme yaklaşımı burada vurgulanması gereken bir özellik. Yani tek başına içerik yönetim sisteminin ayakta duracak bir modelin garantisi olduğunu söylemek zor. Hattâ gazeteciliğin kalite gazeteciliği anlayışı ve uzun okuma olarak adlandırılan içerikler üzerine kurulu oldukça başarılı olacağına dair kanaatin geliştiği bu çağda bu olumlu işaretler veren örnek bile yeterli sonuç vermeyebilir gibi görünüyor. Özel haber prodüksiyonuna ciddi yatırım yapılan New York Times’tan yine İsveç’te kitlesel fonlamaya dayanan ve özgün hikâyeler üreten Blankspot projesine dek birçok iyi gazetecilik örneği kürasyonun ve yeniden üretimin geleceği konusundaki endişelerimizi doğruluyor. Zira iyi gazetecilik artık hızla değil, tüm dünyada gittikçe yayılan slow journalism anlayışı kapsamında da olduğu gibi iyi ve detaylı hikâye anlatıcılığıyla ilgili.