“Yolsuzluğa yol oldular”

Cumhuriyet gazetesi, 17 Aralık savcısı Celal Kara’nın çok tartışılacak iddialarını yayınlamaya devam ediyor

P24

26.01.2015

Cumhuriyet, Celal Kara’nın açıklamalarını sürmanşetine,  “Yolsuzluğa yol oldular” başlığıyla taşıdı: “Rıza Sarraf, İran’ın ambargo nedeniyle elde edemediği parayı transfer etmek için yollar arıyor. Paranın boyutu çok büyük. Altın ihracatı deneniyor. Ama ‘Amerika öğrenirse Halkbank’ın hesaplarına tedbir gelir’ diye kaygılanıyorlar. Bunun üzerine ihracata çeviriyorlar işi… Ambargodaki istisnalar, gıda, tıbbi malzeme ve ilaç. Fakat bunlar para tutmuyor. O zaman azami kapasitesi 5 bin ton olan gemilerle 150 bin ton gıda ihraç edilmiş gibi sahte evraklar düzenleniyor. Bakanların 2 rolü var. Bir; Sarraf’ı bu işte tek tabanca kılmak için başkasının bu işe girmesini engellemek. İki; Bu yolsuzluğa sahte belgelerle yol vermek… İran açısından bir kayıp yok. Onlar bu parayı ambargodan kaçırıp ülkelerine transfer edebilmek için yüzde 10’a yakın miktarını feda ediyor. Ve bunu açıklarken, ‘Burada asıl sizin ülkeniz ve bankanız zarara uğradı’ diyor.”   

“Cinayetten Erdoğan sorumlu”

Taraf gazetesinin sürmanşetinde, CHP’li Rıza Türmen’in Ali İsmail Korkmaz davası ile ilgili çarpıcı sözleri yer aldı. “Cinayetten Erdoğan sorumlu” başlığıyla verilen röportajda; “Ali İsmail Korkmaz’ı öldüren polis, Gezi’yi ‘darbe girişimi’ diye nitelendirerek kendini aklamaya çalıştı. Bunu darbe girişimi olduğunu ilk söyleyen Erdoğan’dı. Adam öldürdüğü için polisi mükafatlandıran, ‘Destan yazdı’ diyen de oydu. Bu noktada Başbakan, en az polis kadar bu cinayette sorumludur. Bu tür olaylarda hükümet polise kol kanat geriyor. Poliste ‘suç işlesem de bundan sıyrılırım’ anlayışı var” ifadeleri yer aldı.

“Utandıran sorular”

Cumhuriyet gazetesinin birinci sayfasındaki, “Utandıran sorular” başlıklı haberde, “BM İnsan Hakları Konseyi Evrensel Periyodik İnceleme Mekanizması’nın hazırladığı rapora Türkiye’nin yanıtlarını Başbakan Yardımcısı Arınç verecek. Yarınki toplantı öncesi tam 122 ülke Türkiye’ye soru yöneltmek için sıraya girdi. BM kaynakları bunun bir rekor olduğunu belirterek, ‘Normalde 80 civarında ülke soru yöneltir. Türkiye için başvuru çok çok fazla’ dediler. Türkiye’ye tarafsız yargı, gösteri hakkı, basın özgürlüğü, dini özgürlükler ve eşcinsellik gibi pek çok konuda soru yöneltilecek. Çek Cumhuriyeti, yasaların insan hakları savunucularına karşı kullanılmasının nasıl engelleneceğini, Almanya AİHM’nin Alevilerle ilgili kararının neden uygulanmadığını, İngiltere ise Gezi’deki polis şiddetini soracak” denildi.    
 
“Dört banka parası battı”

Taraf gazetesinin manşetindeki, “Dört banka parası battı” başlıklı haberde, “IMF ve Dünya Bankası’nın başta Yunanistan olmak üzere kriz yaşayan ülkelere örnek gösterdiği ‘bankacılık reformu’ tersine döndü. 2001 krizini ateşleyen kamu bankalarındaki batık kredi artışı, kriz öncesi dönemi hatırlattı. Ziraat Bankası hesaplarını inceleyen Sayıştay, çarpıcı tespitler yaptı. Buna göre, Ziraat’in tasfiye olacak brüt alacak tutarı, 2013’te 1.7 milyar lira artarak, 3.7 milyara çıktı. Yapılandırma ile bu tutar 2.5 milyara çekildi. Ancak bu bile, banka kurmak için gereken 300 milyon dolarlık sermayenin dört katına karşılık geliyor” denildi.    

“Hukuk sözde kaldı”

Zaman gazetesinin manşetinde, “Hukuk sözde kaldı” başlıklı haber yer aldı: “Hükümet ve belediyeler, mahkemelerin verdiği birçok kararı uygulamıyor. Özellikle hazine arazilerinin satışı ve kiralanması ile memurların göreve iadesi gibi konularda hukuk yok sayılıyor. Hukukçular, mahkeme kararlarının gereğini yerine getirmeyenlerin anayasal suç işlediğini belirtiyor. İşte yargıyı hiçe sayan uygulamalar: -Mahkeme, İstanbul’un silüetini bozan 16/9 kuleleriyle ilgili kısmi yıkım kararı verdi. Ancak belediye hala yerine getirmedi. –TİB’in Youtube ve Twitter’ı kapatma kararında yürütme durduruldu. Buna rağmen kurum bir süre daha siteleri açmadı. –Hükümet, 16 bin okul müdüründen 7 binini görevden aldı. Birçok ilde açtıkları davayı kazanan müdürler, göreve iade edilmedi. –Kullanım hakkı MUÇEV’e verilen Ölüdeniz kumsalı ihaleye çıkarıldı. ‘Yürütmeyi durdurma kararı verildi’ ancak bir süre devredilmedi. –AK Saray’ın inşa edildiği AOÇ arazisi hakkında mahkeme ‘sit alanı’ kararı vererek yürütmeyi durdurdu. Ancak yargı kararı çiğnendi. – Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı bünyesindeki KADİM, Eyüp’teki tekkeden çıkarıldı. Belediye, yürütmeyi durdurma kararına uymadı. –TUSKON’a tahsisli arazi yargı kararına rağmen ihaleye çıkarıldı. Merter Fatih Koleji’nin duvarı hukuksuzca yıkıldı.”