Hapisteki gazetecilere İHD’den ödül
Ayşe Nur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü ödülünün bu yılki sahipleri arasında Ahmet ve Mehmet Altan, İnan Kızılkaya, Kadri Gürsel de var

09.05.2017
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi tarafından verilen Ayşe Nur Zarakolu Düşünce ve İfade Özgürlüğü ödülleri 9 Mayıs’ta İHD’nin İstanbul şubesinde gerçekleşen bir törenle sahiplerini buldu.
Bu yıl on beşincisi verilen Ayşe Nur Zarakolu İfade Özgürlüğü Ödül Töreni İHD İstanbul Şube Başkanı Derya Gazioğlu Keskin’in konuşmasıyla başladı.
Keskin şöyle konuştu: “Unutmayacak unutturmayacağız. Bu karanlık ve zor günlerde Ayşe Nur Zarakolu’nu anmak için bir arada olmak çok önemli. Her emeğin, her sözün anlamını, ‘cesaret ana’ olmanın kıvancını bırakarak aramızdan ayrıldı. İHD’nin kuruluşuna büyük emek harcadı. Ölümünden önce onur kuruluna seçildi. Yayınladığı kitaplar nedeniyle birçok kere hapis yattı. Yayıncılığı, düşünce özgürlüğünü hayata geçirme aracı olarak kullandı. Hapis yattı ama bildiği yoldan asla dönmedi. Her daim ihlallerin takipçisiydi ve yorulmaz bir hak savunucusuydu. Bugün düşünce özgürlüğüne saldırılar devam etmekte, kitaplar toplatılmakta çocuklar öldürülmekte. Bu ödül töreninde bizler diyoruz ki her şeye rağmen gelecek güneşli günlere inancımızı yitirmeden, kaybettiklerimizin öğrettikleri cesaretle mücadelemize devam ediyoruz.”
İnsan hakları mücadelesinde yitirilenler için yapılan bir dakikalık saygı duruşu sonrası Ayşenur Zarakolu hakkında bir sinevizyon gösterisi gerçekleşti.
Nazire Gürsel: ‘’Düşünce ve ifade özgürlüğü ‘Hayır’ diyen herkes içindir’’
İfade özgürlüğü ödülleri tutuklu gazeteciler İnan Kızılkaya, Kadri Gürsel, Ahmet Altan, Mehmet Altan’ın yanı sıra, Şengal’de öldürülen gazeteci Nurjiyan Erhan ile tutuklu milletvekilleri adına HDP EşBaşkanı Figen Yüksekdağ, ihraç edilen emekçiler adına KESK’e ve baskına uğrayıp kitaplarına el konulan Belge Yayınları adına Sinan Zarakolu’ya verildi.
Yedi aydır Silivri Cezaevinde tecrit altında bulunan Cumhuriyet gazetesi Yayın Danışmanı Kadri Gürsel’e verilen ödülü eşi Nazire Gürsel DİSK Basın İş Başkanı Faruk Eren’den aldı. Eren, “Kadri gazetecilikten önce arkadaşım. Bir an önce Kadri’nin ve diğer meslektaşlarımızın özgürlüğüne kavuşmasını diliyoruz. Hapishanede tutulan arkadaşlarımıza teşekkür borcumuz da var. Her koşulda gerçekleri yazdıkları için mesleğimizin namusunu da savundular” diye konuştu.
Nazire Gürsel “Düşünce ve ifade özgürlüğü sadece bugün Silivri’de olanlar için değil, bence son referandumda Hayır diyen herkes içindir” dedi.
Eren Keskin: ‘’Ahmet Altan’a ödül verdiğim için gurur duyuyorum’’
Ahmet Altan adına ödülü avukatı Veysel Ok, İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin’den aldı.
Eren Keskin ödülü verirken şöyle konuştu: “Ahmet Altan’ın ödülünü verdiğimden gurur duyuyorum. Benim için Altan ailesi her zaman önemli olmuştur. Türkiye’de hangi düşüncenin yasak olduğuna bakmamız gerekiyor. Bu coğrafyada sistemin kırmızı çizgilerini oluşturan düşünceler yasak: Ermeni soykırımı, Kürt meselesi ve Kıbrıs’taki askerî işgal gibi konular yasak. Ahmet Altan bu kırmızı çizgilere karşı özgürce mücadele eden yazan çizen bir insandı. İki önemi var benim için, bu coğrafyanın en büyük baskılarını yaşayan bir yayın organımız var; Özgür Gündem bombalandığında, yanımızda olan birkaç aydın vardı ve bunların başında Ahmet Altan vardı. Bir de Ahmet Altan deyince hep Sevgi İnce’yi hatırlarım. Yıllar önce dağa çıkan abisini görmeye giden küçücük bir kız, yolda bir çatışmanın ortasında kalıp şarapnel parçalarıyla cezaevine konuldu, işkence görmüştü. Ahmet Altan’ı o kadar etkiledi ki hikâyesi, günlerce yazdı ve onun yazılarıyla Sevgi İnce cezaevinden çıkarıldı. Bugün cezaevinde, ama orada da hiçbir şey umrunda olmadan yazmaya devam ediyormuş. Ona ödül verdiğim için gurur duyuyorum.”
Ahmet Altan adına ödülü alan Veysel Ok, Altan’ın cezaevinden gönderdiği mesajı okudu: ‘’Teşekkür ediyorum. Kitaplara el konulduğu bir günde kendisine el konulmuş bir yazarın umutla gönderilmiş sevgilerini sizlere iletiyorum.”
Mehmet Altan: ‘’Türk tarihi bizim yaşadıklarımızla doludur’’
Mehmet Altan’ın ödülünü cezaevindeki gazeteci adına avukatı Ergin Cinmen, ödülü gene İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin’den aldı. “Yine Mehmet Altan için de benzeri şeyleri söyleyeceğim. İnsan hakları savunuculuğunu en zor zamanlarda bile bırakmayan, rejim tarafından cezaevinde tutulan Mehmet Altan’a da bu ödülü vermekten gurur duyuyorum dedi.”
Avukatı Ergin Cinmen, Mehmet Altan’dan bir mesaj okudu: “Bu topraklarda insani bir yönetim söz konusu olmadığı dönemlerde, baskı ve zulüm artar. Kendi izine düşmüş, çaresiz çıkmazının kurbanları da 2017 yılında biz olduk. Türk tarihi bizim yaşadıklarımızın emsalleriyle doludur. Beyin sahipleri hep zulüm görmüştür. Artık olmayacağını ve bu çirkin çaresizliğin tekrarlanmayacağını sanırdım, yanılmışım. Bu ödül için İnsan Hakları Derneği’ne çok teşekkür ederim.”
Nezihe Tanrıverdi: “Ödülü özgürlük savaşçıları adına alıyorum”
İHD Mersin Şube Başkanı Ali Tanrıverdi ‘nin ödülünü eşi Nezihe Tanrıverdi İHD MYK üyesi Selin Kalman’dan aldı. Nezihe Tanrıverdi konuşmasında “Ben bu ödülü tutsak olan özgürlük ve demokrasi savaşçıları adına alıyorum. Eşimle gurur duyuyorum” dedi.
Şengal’de öldürülen gazeteci Nujiyan Erhan anıldı
Kuzey Irak’ta gazetecilik yaparken 3 Mart tarihinde Şengal’de iki grup arasında çıkan çatışmada öldürülen gazeteci Nujiyan Erhan’ın ödülünü onun adına Şujin Gazetesi’nden Rojda Oğuz aldı. Ödülü Oğuz’a Cumartesi Annelerinden İHD İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Hanım Tosun verdi. Tosun: “Nujiyan için ödülü vermek çok zor ve çok gururluyum. Ben de o zorluk içinde gazetecilik yapan ve hâlâ daha orada olan tüm gençlerimize buradan selam ve saygılarımı gönderiyorum. O taraflarda yaşamını yitiren tüm canlarımıza saygıyla eğiliyorum.”
Yonca Şık: “İfade edemediğimiz düşüncenin bir anlamı var mı?”
Bir diğer ifade özgürlüğü ödülü İnan Kızılkaya’ya verildi. Ödülü, Kızılkaya adına gazeteci Reyhan Hacıoğlu aldı. Ödülü veren Ahmet Şık’ın eşi Yonca Şık konuşmasında “İfade edemediğimiz düşüncenin bir anlamı var mı? Kitaplar olmayan bir dünyada biz ne kadar özgürüz? Bu ülkede gazetecilik yapmanın, hakikati dile getirmenin ne kadar zor olduğunu biz en ağır şekilde Özgür Gündem’in serüveninden biliyoruz. Kaç kuşak gazeteci geçse de onlar için Türkiye’de gazetecilik yapmak kolay olmadı. İnan da son kuşak gazetecilerden birisi, onun da hikâyesi farklı olmadı. Şu anda cezaevinde. Umarım tüm tutuklu gazeteciler özgürlüklerine kavuşurlar.”
Gülseren Yoleri: “Milletvekilleri barışı özgürlüğü istemeye devam edecekler”
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Başkanı Figen Yüksekdağ’a da ödül verildi. Cezaevindeki vekiller adına verilen ödülü HDP Eş Genel Başkan Vekili Serpil Kemalbay aldı. Ödülü İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri verdi. Yoleri konuşmasında, “Çok yoğun bir baskı ve tehdit var. İçerdeki milletvekilleriyle görüştüğümüz için biliyoruz, bu ülkede barışı özgürlüğü istemeye devam edecekler” dedi.
Nuray Şimşek: “Konuşmakta ısrar ediyoruz”
Gecede, ihraç edilen emekçiler adına da Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu’na (KESK) ödül verildi. Ödülü KESK adına alan Esenler Ticaret Lisesi öğretmeni Nuray Şimşek, avukat Ercan Kanar’dan aldı. Şimşek: “Konuşmanın suç olduğu böyle bir dönemde, Ayşe Nur Zarakolu adına verilen bu ödülü almak bizim için onurdur. Kimse konuşmak istemiyor ama biz konuşmakta ısrar ediyoruz.’’
7 Mayıs günü polis tarafından basılan ve kitaplarına el konulan Belge Yayınları adına Sinan Zarakolu da ifade özgürlüğü ödülünün sahibi oldu.
Ayşe Nur Zarakolu kimdir?
1946 yılında Antakya’da doğdu. İstanbul Hukuk Fakültesini 141-142. maddeler üzerine profesörüyle yaptığı bir tartışma nedeniyle terk etti. Sonrasında Edebiyat Fakültesi sosyoloji bölümüne girdi ve buradan mezun oldu. Yol İş sendikasında ve TİP gençlik kollarında, ardından da Varlık yayınlarında çalıştı. Demokrat gazetesinde ve başka yayınlarda yazıları yayınladı. 1977 yılında Belge Yayınlarını kurdu.
İHD’nin 1986 yılında kuruluşundan itibaren çalıştı ve cezaevindeki koşullar üzerine kitaplar yayınladı. 94 ve 96 yıllarında yayımladığı kitaplar nedeniyle iki kez beşer ay hapis yattı. DEP ve HADEP parti meclislerinde görev aldı. Türkiye Yayıncılar Birliği, Uluslararası İnsan Hakları Örgütü, Amerikan Pen ve Dünya Yayıncılar Birliği’nden ödüller aldı. Birçok ulusal PEN örgütü onu onur üyesi ilan etti. 1998 yılında yapılan Frankfurt Kitap Fuarında Yaşar Kemal’den sonra Türkiye’den ödül alan ikinci kişi oldu. 28 Ocak 2002’de kanser nedeniyle hayatını kaybetti. (P24)