Japonya'nın başkenti Tokyo'da, Metropol Valiliği seçimlerini, görevdeki Koike Yuriko 3. kez art arda kazandı. Fotoğraf: Flickr.

Yuriko Koike: Tokyo’nun üçüncü dönem valisi kadın siyasetçi

Her halükarda, Tokyo’daki iki kadın adayın liderlik rekabeti, Japonya politikasında kadınlar için bir dönüm noktası oldu. Bakalım Koike veya başka bir Japon kadın siyasetçi, başbakanlık yarışında da başarılı olabilecek mi?

HAZAR GÖKÇEN ÖNEY

29.07.2024

Doğu Asya’da kadın siyasetçileri lider pozisyonunda görmek çok kolay değil: Temmuz başında Japonya’da üçüncü kez Tokyo valisi seçilen Yuriko Koike ise önemli bir istisna. Koike, Japonya’nın en önde gelen politikacılarından ve Japonya’nın genellikle erkek egemen siyasetindeki nadir önde gelen kadın liderlerinden biri olarak “cam tavanı” zorluyor. 

Japonya, küresel cinsiyet eşitliği sıralamasında oldukça düşük bir noktada: Dünya Ekonomik Forumu’nun (World Economic Forum), 2023 tarihli “Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’na” göre Japonya, 146 ülke arasında 125. sırada yer aldı. Üstelik de, bir önceki yıl 116. sırada yer alırken daha da irtifa kaybetti. Japonya’nın diğer G-7 ülkeleri ve gelişmiş ülkeler arasındaki toplumsal cinsiyet eşitliği açısından düzeyi gerçekten de şaşırtıcı derece aşağıda. Özellikle de konu, siyasetteki cinsiyet eşitliğine gelince, sıralamadaki düzey en diplere ini

Koike’nin 14 milyon nüfusu olan ve Japonya’nın ekonomisinin beşte birini oluşturan Tokyo’nun valisi olarak, 7 Temmuz’daki oylamada üç dönem üst üste seçilmesi, gerçekten de bir kadın siyasetçi için büyük bir zafer.  

Mesleki kökenleri medyada olan Koike, siyasete atılmadan önce başta Ortadoğu politikası odaklı olmak üzere, yaptığı ses getiren röportajlarla tanınıyordu. İlk olarak 1992’de Japonya Parlamentosu’nun üst meclisi olan Danışmanlar Meclisi’ne Japonya Yeni Partisi üyesi olarak seçildiğinde siyasete girdi. Sadece bir yıl sonra, alt meclis olan Temsilciler Meclisi’ne üye olarak seçildi. Daha sonra, 2002’de Japon siyasetine hakim olan Liberal Demokrat Parti’ye (LDP) katılmadan önce çeşitli muhafazakar partilerin üyesi olarak Meclis’te delege olarak kaldı.

Başbakan Junichiro Koizumi döneminde çevre bakanı olarak görev yaptı. 2007’de Başbakan Abe Shinzo onu kısa süreliğine savunma bakanı olarak atadı ve bu görevi üstlenen ilk kadın oldu. Ancak, bir ay sonra bir güvenlik bilgisi sızıntısı gerçekleşince sorumluluğu üzerine alarak istifa etti. 2008’de LDP başkanlığına adaylığını açıkladı ve Japonya başbakanlığına aday olan ilk kadın oldu. Geleneksel fraksiyonların güç dengelerinin önemli rol oynadığı Japonya’da Koike’nin ilk kadın başbakan olarak seçilmesi zordu ama denedi ve üçüncü oldu; seçimleri kazanan ise Taro Aso oldu.

2016’da Koike, Tokyo valisi seçimleri için adaylığını açıkladı. Partisi LDP tarafından desteklenmedi; onların tercihleri Hiroya Masuda’dan yana oldu. Sonradan suikaste kurban olacak dönemim başbakanı Shinzo Abe, yine de Koike’nin adaylığı hakkında fazla yorum yapıp, kendisine engel de olmadı. 

Ve Koike, kendi başına da olsa seçimi kazandı ve Tokyo’nun ilk kadın valisi oldu. 2017’de LDP’den istifa etti ve Tokyo Metropolitan Meclisi için yarışmak üzere Tomin First no Kai (Tokyolular Önce Partisi) adlı kendi partisini kurdu. Parti, Soka Gakkai dini grubundan destek toplayan bir siyasi parti olan Komeito ile yerel bir ittifak kurdu ve yarıştığı koltukların neredeyse tamamını kazanarak LDP’nin koltuk sayısını önemli ölçüde azalttı. Koike, 2017’de Tomin First no Kai’den ayrıldı, ancak bu partiyle yakın bağlarını da sürdürüyor.

Valiliğinin ilk dönemi sonunda, COVID-19’dan kaynaklanan zorluklarla karşılaştı ve bu da, onu 2020 Tokyo Yaz Olimpiyatları’nı ertelemeye yöneltti. 2020’de %59,7’lik bir ezici çoğunlukla yeniden seçildi; fakat, Tomin First no Kai 2021’de Tokyo Meclisi’ndeki en büyük parti statüsünü kaybetti.

Bu yıl üçüncü dönemi için yarışan Koike, oylarında azalma yaşasa da yine de seçimleri %42,8 destek ile kazandı. Koike, LDP, koalisyon ortağı Komeito ve muhafazakar “Halk İçin Demokratik Parti” tarafından desteklendi. Hiroşima Yönetim Bölgesi’nde bir il olan Akitakata’nın Belediye Başkanı Shinji Ishimaru, Tokyo Valiliği seçiminde oyların %24,3’ünü alarak sürpriz bir çıkışla ikinci oldu. Ishimaru’nun sosyal medya aracılığıyla genç seçmenlere ulaşma çabalarının kendisine fayda sağladığı düşünülüyor.

Bu arada, Anayasal Demokrat Parti, Japon Komünist Partisi ve Sosyal Demokrat Parti’nin ortak adayı olan diğer bir kadın siyasetçi olan Saitō Renhō, oyların %18,8’ini alarak beklenenden düşük performans gösterdi. İlk adı olan “Renhō” ile anılan kadın siyasetçi, ülkenin ana muhalefeti tarafından desteklendiği için Koike’nin başlıca rakibi olarak görülüyordu. Renhō, daha önce 2016’dan 2017’ye kadar ana muhalefet olan Demokrat Parti’nin lideri olarak sivrilmişti. Görüldüğü gibi, Tokyo seçimleriyle yükselen Koike ilk olabilir ama onunla beraber en azından metropol siyasetinde başka kadınlar da, son 10 yıllık süreçte yükselmekte. 

Tokyo Valilik seçimleri kampanyasının en önemli konularından biri de, yine kadınları ilgilendiriyordu. En çok üzerine konuşulan konu, bir kadın başına 0,99 çocukla ülkenin en düşük doğum oranına sahip Tokyo’da doğum oranlarının artmasını teşvik edecek tedbirler almaktı. Seçimin favorisi iki kadın siyasetçi de, demografideki düşüşü engellemek için kendilerince çareler öne sürdü. Koike, hemcinslerinin anne olduklarında hayatlarını kolaylaştıracak politikalara odaklanırken; Renhō, Tokyo’yu gençler için yaşanması ideal hale getirmeyi vaadetti. Renhō’ya göre, gençlerin mutlu ve rahat koşullarda yaşadığı bir metropol yaratmak, gelecek nesilleri çocuk sahip olmaya teşvik edecek en önemli adımdı. 

Her halükarda, Tokyo’daki iki kadın adayın liderlik rekabeti, Japonya politikasında kadınlar için bir dönüm noktası oldu. Bakalım Koike veya başka bir Japon kadın siyasetçi, başbakanlık yarışında da başarılı olabilecek mi?

Etiketler: ,