“Aslan farkı, Kanarya evini korudu”

Merakla beklenen Fenerbahçe-Galatasaray derbisi 0-0 bitti. İki takım da çok net pozisyonlardan yararlanamazken Galatasaray ezeli rakibi ile arasındaki 6 puanlık farkı korudu, Fenerbahçe ise 19 yıllık yenilmezlik serisini sürdürdü.    

Fanatik gazetesi manşetindeki habere, “Nerde o eski derbiler” başlığını attı ve “Maç öncesindeki tansiyon ve yapılan müthiş beyin fırtınaları sahaya yansımadı. Özellikle ilk yarıda Fenerbahçe de Galatasaray da sıfır riskle oynadı, ortaya çıldırtan bir futbol çıktı. İkinci devrede ise takımlar biraz daha üretmeye başladı. Bu kez de sahne 1 numaraların oldu. Hem Volkan Demirel, hem de Muslera kalelerinde devleşince derbi sezonun ilk yarısındaki gibi golsüz bitti. Artık zirvede gözler, bugün oynanacak Başakşehir-Beşiktaş kapışmasına çevrildi” dedi.

AMK gazetesi habere manşetinde, “Görüntü var, ses yok” başlığıyla yer verdi ve “Ezeli rakipler ilk yarı birbirini tarttı. İkinci yarıyla birlikte heyecan tavan yaptı. Bir Fenerbahçe bir Galatasaray kaçırdı. Volkan ve Muslera’nın kurtarışlarına, hücum oyuncularının beceriksizliği eklendi. Maicon’un frikiği 89’da direğe takılınca Cimbom’un 19 yıllık hasreti devam etti” ifadelerini kullandı.

Fotomaç gazetesi, “0-0” başlığıyla verdiği haberde, “Kadıköy’deki derbide tam 19 yıllık gelenek bozulmadı. Ülker Stadı’na Fenerbahçe’nin 6 puan önünde lider giren Galatasaray, 89’da Maicon’un serbest vuruşunda direğe takıldı. Aslan, Ülker Stadı’ndan istediğini alarak ayrılırken, Fenerbahçe şampiyonluk yarışında rakibi ile arasındaki puan farkını eritme fırsatını değerlendiremedi” ifadelerine yer verdi.

Hürriyet “Kalecilerin derbisi” başlığıyla verdiği haberde, “Türkiye’nin nefesini tutarak izlediği karşılaşmada futbol adına her şey vardı. İki takım da gol fırsatları buldu ama kalecileri ve direkleri geçemedi. 90 dakika sonunda avantajı kapan; Fenerbahçe ile arasındaki 6 puanlık farkı koruyan Galatasaray oldu” ifadelerini kullandı.

Sabah gazetesi habere, “Sıfır çektiler” başlığını attı ve “Fenerbahçe ve Galatasaray kıra kırana maçta birbirlerine diş geçiremedi ve bu sezon ikinci kez golsüz berabere kaldı” dedi.

Cumhuriyet gazetesi manşetindeki habere, “Her şey var gol yok” başlığını attı ve “F.Bahçe ile G.Saray’ın Kadıköy’deki randevusunda kazanan çıkmadı” ifadelerini kullandı.

Yeni Şafak gazetesi habere, “Gol yok asalet var” başlığıyla yer ayırdı ve “Ligde F.Bahçe ile G.Saray arasında oynanan haftanın maçında beklenen gerilim yaşanmadı. Dostluk görüntülerinin hakim olduğu derbi sonrasında sarı-kırmızılılar puanını 54 yaparken bu haftayı da lider geçmeyi garantiledi. Sarı-lacivertliler, puanını 48 yaparken zirve yolunda avantaj yitirdi” dedi.

Star gazetesi habere “Görüntü var gol sesi yok” başlığını attı ve “Lider Galatasaray, 1999’dan bu yana yenemediği ezeli rakibi önünde yine sevinemedi. 89’da Maicon’un frikiği direğe takılınca, Aslan, Kanarya ile 6 puanlık farkı korudu ve bu hafta da liderliğini devam ettirdi” dedi.

Vatan gazetesi, “Aslan farkı, Kanarya evini korudu” başlığını kullandı ve “Kazanmak zorunda olan F.Bahçe son vuruşlardaki etkisizliği sonrası 1 puanda kaldı. Maicon ile bir topu direkten dönen G.Saray ise galibiyet özlemini gideremese de ezeli rakibi ile 6 puanlık farkın azalmasına izin vermedi” ifadelerine yer verdi.

Akşam gazetesi manşetindeki habere, “G.Saray Fener’i taca attı!” başlığını attı. Haberde, “İlk yarıda temkinli ikinci yarıda coşkulu iki takım vardı. Ancak taraflar buldukları fırsatları harcayınca G.Saray evine mutlu döndü. F.Bahçe ise hem 6 puan geride kaldı hem de averaj hesabında büyük sıkıntıya girdi” ifadeleri yer aldı.

Erman Özgür Fanatik gazetesindeki, “Aslan, Kadıköy’de istediğini aldı” başlıklı yazısında, “Fernando’nun ilk 11’e dönüşüyle savunma göbeğini pozisyon bilgisi yüksek bir ön libero ile destekleyen Galatasaray, topun arkasına çabuk geçtiği ilk yarı boyunca Fenerbahçe’ye doğru dürüst pozisyon vermedi. Aslan, çabuk oynadığı zamanlarda da Gomis’le rakibini tehdit etti. Fenerbahçe’de ise yine kalabalık savunmaya hücum etmenin sıkıntısı vardı. Soldado ve Mehmet Ekici tercihleri ile Galatasaray kalesine daha fazla gitme planı tutmadı. 2. yarı ise karşılıklı hamleler içinde en fazla Aykut Kocaman’ın Fernandao ile çift santrfora dönüşü etkili oldu. Baskıyı artıran Fenerbahçe, Giuliano ve Fernandao ile mutlak golleri kaçırınca son 20 dakika savunmada kalmayı tercih eden Galatasaray istediğini alan taraf oldu. Ve yine dünya derbisi dediğimiz bir Fenerbahçe-Galatasaray maçı düşük kaliteli futbolla başladığı gibi bitti” ifadelerine yer verdi.

Ali Ece Fanatik gazetesinde çıkan, “İkisi de kaybetti” başlıklı yazısında, “Fenerbahçe, maça Başakşehir galibiyetindeki tam saha presle başladı. Nedense bir süre sonra bu presten vazgeçip sadece topun arkasına geçti ve bireysel hata kovaladı. İlk yarıda Galatasaray ise ideal 11’iyle sahada olmasına rağmen pas yüzdesi düşük kaldığı için ideal futbolunu sergileyemedi. 20-45 arası daha çok orta saha mücadelesi ve maçın yayınlandığı 84 ülkede sadece hakemin görmediği kartlık pozisyonlar izledik. İkinci yarı ofansif açıdan ilk yarıya oranla daha hareketli ve heyecanlıydı. Fernando’dan sonra Selçuk da oyundan çıkınca bir süre Galatasaray orta sahası çok bocaladı. Aykut Kocaman değişikliklerini biraz daha erken yapsaydı, rakibin o geçici zaafından daha fazla faydalanabilirdi. Kocaman geç de olsa tüm kozlarını sahaya sürdü ancak Muslera’yı aşacak zamanı bulamadı. Son bölümde Gomis ve daha çok boş alan bulmaya başlayan Rodrigues ile Galatasaray da kontradan golü zorladı. Ancak Volkan’ın Kadıköy’deki namağlupluğunu aşamadı” ifadelerini kullandı.

Güntekin Onay ise Vatan gazetesindeki, “Hayal kırıklığı!” başlıklı yazısında şu yorumlarda bulundu: “F.BAHÇE arkasında 50 bin odaklanmış seyirciyle 6 puan geride çıktığı maçta çok pasif ve durgun bir anlayışla başladı. Halbuki G.Saray’a baskı yaparak, ev sahibi olduğunu hissettirerek yoğun bir presle maça başlamış olsa seyirciyi de arkasına alıp daha etkili bir oyun ortaya koyabilirdi. G.Saray ise deplasmanda ve 6 puan önde olduğunun bilinciyle emniyetli bir oyun tercih etti. İlk 45 dakikadaki futbol kelimenin tam anlamıyla büyük bir hayâl kırıklığıydı. İki takımın da üretkenlikten uzak futbolu, hücumdaki aksiyonları yetersizliği böylesine önemli bir maçta izleyenleri de şaşırttı. İKİNCİ yarıda Fernando sakatlandıktan sonra G.Saray orta sahayı tamamen kaybetti ve hiç hücum yapamadı. Fatih Terim de baktı ki orta sahayı yitirdi, merkezdeki ikiliyi tazeledi ve Donk-Tolga ikilisiyle skoru korumayı düşündü. G.Saray, Nagatomo, Tolga ve Maicon ile; F.Bahçe ise Giuliano, Alper ve Fernandao ile gole yaklaşsa da galibiyeti getirecek golü bulamadı. ANCAK bu maçla ilgili asıl konuşulması gereken beraberlik kendisine yaramamasına rağmen F.Bahçe’nin son 20 dakika dışında yeterli kazanma kararlılığını ve iradesini gösterememesiydi. Çok daha agresif ve ofansif bir F.Bahçe olmalıydı”