“Bakanlıkta kimse var mı?”
Birgün, Evrensel, Karar ve Cumhuriyet gazeteleri, koronavirüs salgınında ağırlaşan tabloyu manşete taşıdı.
05.08.2020
Birgün gazetesinin manşetinde, “Bakanlıkta kimse var mı?” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Salgında tüm sorumluluğu yurttaşın sırtına yüklemenin sonucu ağır oldu. Ankara İl Sağlık Müdürlüğü’nün hastanelere gönderdiği yazı gizlenen tabloyu ortaya koydu. Yazıda acil olmayan ameliyatlarla hastaneye yatışları durdurdu, boş yoğun bakım yataklarının tamamının Covid-19 yoğun bakım yatağı olarak ayrılmasını istedi. Ankara İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Mehmet Gülüm başkanlığında hizmet başkanlarının katılımıyla 28 Temmuz tarihinde yapılan ‘Pandemi Değerlendirme Toplantısı’nda salgının boyutunu gösteren koyan önemli kararlar alındığı ortaya çıktı. Gülüm’ün imzasıyla sağlık kurumlarına gönderilen yazıyla toplantıda, ‘Boş yoğun bakım yataklarının tamamının Covid-19 yoğun bakım yatağı olarak ayrılması, elektif (acil olmayan) cerrahi vaka alımlarının ikinci bir talimata kadar durdurulması, hastanelerdeki klinik servis yatağı sayısının en az yüzde 50’sinin Covid yatağı olarak ayrılması ve elektif dahili yatışların ertelenmesi’ karalarının alındığı belirtildi. Yazıda, ‘İlçe devlet hastaneleri Covid hastalarının tedavisini bilim kurulunun algoritmaları yönünde kendileri yapacaktır. Sadece PCR (+) yoğun bakım hastaları ile PCR (-) ya da daha test sonucu çıkmamış ama CT (+) yoğun bakım hastalarını merkez hastanelerine sevk edecektir’ denildi.”
“Tablo ağırlaşıyor”
Evrensel gazetesi manşetinde, “Tablo ağırlaşıyor” başlıklı habere yer verdi:
“Pandemide en riskli grup arasında yer alan sağlık emekçilerinden 2’si daha hayatını kaybetti. Ankara’da da virüse yakalanan sağlıkçı sayısı da 488’e yükseldi. Maraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi’nde psikiyatri uzmanı olarak çalışan 35 yaşındaki Dr. Mustafa Özlü ve Diyarbakır’da kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak çalışan Dr. Halil Yücel Kutun Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybetti. Ankara Tabip Odası da kentte dün itibariyle virüse yakalanan sağlık çalışanı sayısının 488’e yükseldiğini duyurdu. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz da sağlık emekçilerinde virüsle mücadele kapsamında ayların getirdiği bir yorgunluk başladığını söyledi. Kurban Bayramı’ndaki görüntülere de değinen Kayıpmaz, ‘Bayramdaki görüntülerin bir hafta içinde vaka sayılarına yansıyacağını öngörüyoruz’ dedi.”
“Ankara alarmı”
Cumhuriyet gazetesi manşetindeki, “Ankara alarmı” başlıklı haberinde, “Ankara Tabip Odası’nın (ATO) hazırladığı ‘Yeniden Açılma Süreci Değerlendirme ve Anket Analizi’ sonuçlarına göre ‘normalleşme’ süreci ile birlikte vaka artışları sürüyor. Ankara’da günlük pozitif vaka sayısının bine yaklaştığı kaydedilirken, ‘Ankara’da pandemi hastanelerinin servis ve yoğun bakım üniteleri yüzde 100 doluluk oranlarıyla hizmet vermekte. Pandemi hastaneleri dışındaki kamu sağlık kuruluşlarının yoğun bakımlarında da ciddi sıkıntılar yaşanmakta’ denildi. Pandemi hastanelerinin Kovid-19 hastası kabul edemez hale geldiği aktarılan açıklamada şunlar kaydedildi: ‘Yoğun bakım ünitesinde yatması gereken hastalar acil servislerde sedyeler üzerinde takip edilmekte. Bu hastanelere başvuran hastalar zaman zaman diğer hastanelere yönlendirilirken, pandemi dışındaki hastanelerde, normal sağlık hizmeti sunan sağlık kuruluşlarında da yer bulunamayınca hastalar evlerine gönderilmekte. Yeniden açılma döneminde yani 1 Haziran’dan itibaren normal sağlık hizmeti sunumu için planlanan ve pandemi hastanesi olmayan birçok hastane vaka sayılarındaki artış nedeniyle Kovid-19 hastası dışında hastaya hizmet verememekte.’ Pandemi hastanelerinde artış nedeniyle odalara ikişer hasta yatırıldığı belirtilen açıklamada, Ankara’da kamu-özel işbirliği ile işletilen bir hastanede, Kovid-19 hastalarının kabul edildiği her bir yoğun bakım ünitesine 8’er hasta ilave edildiği ve 24 hastaya hizmet verilmeye başlandığı kaydedildi” ifadelerine yer verdi.
“Okulda virüs sınavı”
Karar gazetesinin manşetinde, “Okulda virüs sınavı” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Türkiye’de ‘kırmızı hatta’ seyreden vaka sayılarına bayram rehavetinin eklenmesi okulların açılmasına sayılı günler kala endişeleri artırdı. Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’dan en kritik uyarılar geldi: Hastalığı bulaştırma riski en yüksek grup 10-19 yaş. Okulda 2 metreden az mesafe büyük tehlike yaratır. Sınıflar ikiye, üçe bölünerek online ve yüz yüze olacak şekilde karma eğitim verilebilir. Bulaşma riski en yüksek grubun 10-19 yaş olduğunu belirten Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ‘Belirti göstermemesi dezavantaj. Okuldan dönüşte evde yaşlıya bulaştırabilir’ uyarısında bulundu. Okulda 1 metre sosyal mesafenin yetersiz olduğunu söyleyen Ceyhan, bunun 2 metre olması gerektiğini belirtti. Ceyhan ‘Sınıfa giriş çıkışlar çok iyi kontrol edilmeli. Bu da ikiye, üçe bölerek olur. Bu durumda çalışan ailelerin durumu belirsizleşiyor’ dedi. Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ‘Okulların açılış tarihi için erken diyemiyoruz çünkü geç dediğiniz bir tarihte bundan daha iyi olacağının garantisi yok’ dedi. Prof. Dr. Ceyhan, Türkiye’de dahil tüm ülkelerde okulların açılmasına yönelik uygulamaların en zor karar olduğunu belirtti. Ceyhan ‘Okullardaki dezavantaj bulaşan çocukların çoğu hafif ve belirtisiz geçirdiği için farkına varamıyorsunuz. O çocuk evde daha riskli ağır seyredebilecek, yaşı yüksek, kronik hastalığı olan birine bulaştırdığı zaman anlayabiliyorsunuz bu da tedbir almanızı geciktiriyor. Hangi okul olduğunu bulup tedbir aldığınızda bulaşın üzerinden ay geçmiş oluyor. O yüzden okulların açılması her ülkede en zor karar verilen konulardan biri. Bir ülkede salgın başladığında ilk kapatılan yerlerden biri okul oluyor. Türkiye’yi düşünürseniz 18 milyon kişiden bahsediyoruz. Bunları kontrol etmek kolay değil’ dedi.”