“Bir günde 5 skandal”
Gündemin dikkat çeken haberleri Birgün, Karar ve Cumhuriyet gazetelerinde yer aldı.
03.12.2020
Birgün gazetesi manşetinde, “Bir günde 5 skandal” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Yağma, talan, usulsüzlük… Nereye dokunsanız ayrı bir çürüme ortaya çıkıyor. İktidarın giderek artan öfkesinin ve sonu gelmeyen baskıların nedeni bu gerçeklerin açığa çıkmasını engellemek. AKP döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne bir Arap ülkesine satışı yapılamayan füze rampa araçlarının itfaiye aracına çevrilip 1.5 milyon avroya satıldığı ortaya çıktı. İBB CHP Meclis Grup Başkanvekili Subaşı, bu araçların İstanbul’da sokaklara bile giremeyecek kadar büyük olduğunu söyledi. İstanbul’daki AKP’li ilçe belediyeleri, eski AKP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Gül’ün şirketlerine son bir ayda 3, son iki yıl içerisinde ise 9 ihale verdi. Erkan Gül’ün Üsküdar, Ümraniye ve Sultangazi belediyelerinden bir ay içinde aldığı ihalelerin toplam bedeli 710 bin TL. Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun beş gün önce Yargıtay üyeliğine seçtiği İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan’ın Anayasa Mahkemesi’ne atanması için seçim ertelendi. AYM’den boşalan bir üyelik için dün yapılması planlanan seçim, ‘salgın gerekçesiyle’ 17 Aralık’a ertelendi. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un Kuzguncuk’taki evini fotoğrafladığı öne sürülen CHP Üsküdar İlçe Örgütü üyesi Suat Özçağdaş hakkında 5 yıla kadar varan hapis istemiyle dava açıldı. Soruşturma tamamlanırken Özçağdaş ‘özel hayatın gizliliğini ihlal etmekle’ suçlanıyor. RTÜK, Sakarya’daki tank-palet fabrikasının Katar’a devrini eleştiren CHP milletvekili Ali Mahir Başarır’ın sözleri nedeniyle Habertürk’e ceza yağdırdı. Çarpıtılan sözler için kanala yüzde 5 para, 5 kez de program durdurma cezası verdi. Ceza için RTÜK’ün en ağır maddesi işletildi.”
Gazete manşetin altındaki, “Yatacak sedye yok” başlıklı haberinde ise, “Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Selahattin Menteş, kente durumun kritik olduğunu belirterek bir an önce en az 14 gün tam kapanma ve giriş-çıkışların kısıtlanmasını talep etti. Adana’da günlük hasta sayısının iki bin civarında olduğunu da açıklayan Menteş, Covid-19 kaynaklı vefat sayılarının da hızla artığını ve morglar önünde kuyruklar oluştuğunu söyledi. ‘Adana İl Hıfzıssıhha Kurulu ve İl Pandemi Kurulu işletilmemekte’ diyen Menteş, ‘Pandemiye ayrılan bütün yataklar ve yoğun bakım servisleri dolu. Hatta öyle bir noktaya geldik ki Kozan'da Ceyhan'da boş yatak bulduğumuzdan oraya hasta sevk ediyoruz. Acil serviste sedye bulan hastalar kendini şanslı hissediyorlar çünkü boş sedye dahi kalmadı’ dedi. Sahra Hastanesi’nin siyasi malzeme yapıldığını söyleyen Menteş, ‘Kapatılan hastaneler var. Eski göğüs hastalıkları hastanesi, boşaltılan Seyhan Devlet Hastanesi ve askeri hastanede yataklı faaliyet neredeyse verilmiyor. Bütün bu hastaneler bir an önce faaliyete geçirilmeli ve sağlıkçı atamaları yapılmalı’ dedi” ifadelerine yer verdi.
“Vatandaş sağdan yürü”
Karar gazetesinin manşetinde, “Vatandaş sağdan yürü” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“İkinci ‘pik’te tam kapanmaya giden Avrupa’da salgın zincirini kıran tedbirler alınırken İstiklal Caddesi’nde önlem olarak ‘Herkes sağdan yürüyecek’ kararının alınması ‘bizde ise ancak böyle önlemler akla geliyor’ tepkilerine yol açtı. Pandeminin ikinci dalgasını ağır yaşayan Avrupa’da sert önlemler hayata geçirildi. İngiltere dükkan, restoranlara kilit vurdu. Fransa’da da Paris, Marsilya, Lille gibi çok sayıda şehirde dört hafta süreyle sokak yasağı uygulandı. Macron, üç aşamalı kısıtlamaların 20 Ocak’a kadar devam edeceğini açıkladı. Fransa’daki sert tedbirlerin sonucu tabloya yansıdı. Ülkede 7 Kasım’da 88 bin olan günlük vaka 8 bine kadar geriledi. Türkiye’de ise ‘14 gün kapanma şart’ uyarıları dikkate alınmadı. Ekonomik beklentiler göz önünde bulundurularak gece sokak yasağı, saat sınırlaması gibi etki düzeyi düşük adımlar atıldı. Son tartışmalı karar İstanbul’da geldi. Beyoğlu Kaymakamı, İstiklal Caddesi’nde herkesin sağdan yürüyeceğini duyurdu. Önlemlerin yetersizliğine işaret eden Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ‘Bu grip salgını olsaydı önlemler yeterliydi. Ancak Kovid farklı yayılıyor’ dedi. Türk Tabipleri Birliği, bilim insanları ve muhalefetin tam kapanma çağrısı, vakada Avrupa birinciliğinin yaşandığı süreçte yanıtsız kaldı. Önlem paketine eklenen ‘gece karantinası’ ile birlikte denetimlerin sıkılaştırılması, sağlık sisteminin alarm verdiği ikinci pik döneminde yetersiz bulundu.”
“Vicdansızlık”
Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Vicdansızlık” başlıklı habere yer verdi:
“Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Mustafa Safran’ın vakıf başkanı olduğu Milli Eğitim Vakfı’na bağlı okullarda öğretmenler pandemiye rağmen saat 08.30’dan 14.30’a kadar derse girmeye devam ediyorlar. Hatta dersi biten öğretmenler okuldan ayrılamıyor. Ayrılmak için okulun kapanış saatini beklemek zorundalar. Öğretmenler ise pandemi koşullarında uzaktan eğitim mümkünken bu kadar yoğun bir tempoyla her gün okula giderek meslektaşlarıyla aynı yemekhaneyi ve aynı öğretmen odasını kullanmak zorunda kaldıkları için virüse yakalanmaktan korkuyorlar. Konuya ilişkin telefonla ulaştığımız Milli Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Büyük, vakfa bağlı okulların özel okul statüsünde olduğunu belirterek, ‘Özel okulların bütün öğretmenleri okulda. Programların işleyişi ve takip var. Velilerden para alıyoruz. Onlar da bizim işimizi düzgün yapmamızı isterler. Ancak biz diğer okullardan farklı olarak bu öğretmenlere maaş dışında ders ücreti de veriyoruz. Okullarımız düzenli olarak temizlenmekte. Temaslı öğretmenler olunca ivedikle hareket ediyoruz. Öğretmen arkadaşlarımız neye itiraz ediyorlar. Öğretmen arkadaşlar diğer özel okullarda 2 bin 500 TL’ye çalıştırılırken bizim öğretmenler 5 bin TL maaş alıyorlar. Bundan şikâyet eden arkadaşlarımız yılsonunda ayrılıp, başka bir okula gidebilirler. Velilerimiz bizden çok memnun’ dedi.”