“Bu hırsızlığın hesabı sorulur”
Birgün ve Karar gazeteleri manşetlerinde KPSS’de yaşanan skandala yer ayırdı.
30.12.2021
Birgün gazetesi manşetinde, “Bu hırsızlığın hesabı sorulur” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda yüksek puan alıp dereceye girenler uydurma sorularla mülakatlarda elendi. Fedai öğretmen gibi ataması yapılamayanlar inşaatlarda can verdi. Milyonlarca gencin geleceği çalındı.
AKP iktidarı her konuda beceriksiz ve bir o kadar da acımasız. Yüz binlerce gencin uzun eğitim süreci sonunda öğretmenlik mesleğine atılmak için son durağı olan KPSS’de yine skandal yaşandı. Yazılı sınavda dereceye giren birçok öğretmen sözlü sınavda uyduruk sorularla saf dışı bırakıldı. Uygulamaya yüz binlerce genç öğretmen tepki gösterdi.
Cemaatlerden, tarikatlardan, parti örgütlerinden gelen isimlerin atamasını yapmak için hak edenlerin emeği, geleceği çalındı. Sadece geleceklerini değil hayatlarını da gasp ettiler. Çok değil daha bir ay önce aldığı yüksek puana rağmen mülakatta elenen 23 yaşındaki Fedai öğretmen inşaatta ölüme yollandı. Bu hırsızlığın hesabı sorulmalı.”
“O zaman boşuna sınav yapmayın”
Karar gazetesinin manşetinde, “O zaman boşuna sınav yapmayın” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“KPSS’de mülakat uygulamasının kayırma aracına dönüşmesi kamuoyu vicdanını isyan ettirdi. Gecesini gündüzüne katıp yazılıda yüksek puan alan ancak sözlüde elenenler ‘Emeğimiz çalınıyor’ tepkisini gösterdi. Tercih yapamayanlar arasında bölüm birincilerinin bile bulunması tablonun vahametini gösterdi. Adaletsizliğe karşı ortak tepki yükseldi: Mülakat ayıbına bir son verin.
Türkiye’de 19 yıl önce uygulamaya konulan Kamu Personel Seçme Sınavı, son yıllarda artan şekilde ‘kayırma’ eleştirilerinin odağına yerleşti. Hem yıllarını harcayan hem kurslara para döken adayların, yazılıda yüksek puan aldıktan sonra mülakatta elenmesi adaletsizlik tepkilerine yol açıyor. Çok sayıda kullanıcı sosyal medyada açılan ‘mülakatahayır’ etiketi altında yaşananlara tepki gösterdi. ‘Göz göre göre hayallerimiz çalınıyor’ paylaşımları yapıldı.
Öğretmen adayları ‘Hakkımızı yediler’ kampanyası başlattı. Eğitim Sen ‘Atamalarda torpil değil liyakat esas alınmalı’ açıklaması yaptı. İYİ Partili Uğur Poyraz da ‘Türkiye birincisi olan gençlerin torpili olmadığı için mülakatta elenmesi ülkeye yapılan en büyük kötülük’ dedi. ‘Ben neden elendim?’ sözleriyle yaşanan adaletsizliğe dikkat çekenler ‘Madem işe alınacaklar önceden belirlenmiş neden sınav yapıyorsunuz’ tepkisini gösterdi.
Sultan Fidan: İki yıldır emek verdiğim, gecemi gündüzüme kattığım KPSS’de, bölümümde 1. oldum. Alanımda doktora yapıyorum. Hangi kıstasa göre elediniz?
Binnur Karakoyun: Sınava karnımda bebeğimle çalıştım, gecemi gündüzüme kattım. 8 aylık gebeydim sınava girdiğimde. Kovid’dim üstelik, bebeğime bir şey olmasın diye ağlaya ağlaya çözdüm soruları. Bu mu adalet? Aldığım puanı hiç etmeye ne hakkınız var?
Sare Halıcı: Gece gündüz çalışarak aldığım puanın onca emeğimin karşılığı! Hiçbir sicil kaydım yok, ömrümde karakola gitmişliğim yok, hiçbir parti üyeliğim yok. Ben neden elendim?”
“Nefret iklimine karşı bir aradayız!”
Evrensel gazetesi manşetindeki, “Nefret iklimine karşı bir aradayız!” başlıklı haberinde, “İktidarın kutuplaştırıcı söylemlerine ve yarattığı provokasyon iklimine karşı katledilen Deniz Poyraz’ın duruşmasında bir araya gelen siyasi parti, baro, dernek ve kurum temsilcileri hep beraber mesaj verdi.
HDP İzmir binasına yapılan saldırıda Deniz Poyraz’ı katleden Onur Gencer’in yargılandığı davanın duruşması görüldü. Duruşma öncesi yapılan açıklamada, Roboski, Ankara gibi katliamların arkasındaki güçlerin açığa çıkarılmadığı müddetçe bu saldırılara devam edileceğine dikkat çekildi, dayanışma çağrıları yapıldı.
Saldırıların aydınlatılmaması üzerine son olarak İstanbul Bahçelievler’de HDP binasına saldırı düzenlendiği hatırlatılırken, Bahçelievler saldırısının ardından siyasilerin açıklamalarında da saldırıların ‘organize’ olduğu ifade edildi. ‘Hedef gösteren iktidar temsilcileri, en başta İçişleri Bakanı bu saldırıların sorumlusudur’ denildi” ifadelerine yer verdi.
“Faizin belini kıracaklardı, faiz halkın belini kırdı”
Sözcü gazetesinin manşetinde, “Faizin belini kıracaklardı, faiz halkın belini kırdı” başlıklı haber yer aldı:
“19 yıldır ‘Faizi indireceğiz’ diyen iktidar, kur korumalı TL hesaplarda faizi %17’ye çıkardı. Bireysel ve ticari kredi faizleri %45-50’lere kadar yükseldi. Mevduat faizi ise %24’lerde.
İktidar, ‘Faiz sebep, enflasyon sonuç… Nass ortada’ diyerek politika faizini %14’e çekti. Döviz artınca, kur korumalı TL vadeli hesapla örtülü faiz artırımı yaptılar. Kredi faizleri uçuşa geçti. Kredi çekmek zorunda kalan vatandaş ‘Yandık’ diyor. %24’lük mevduat faizleri lobileri sevindirdi.”
“Bu borç AKP’nin”
Cumhuriyet gazetesi manşetin altında, “Bu borç AKP’nin” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Hazine’nin borçlarının toplamı 2 trilyon 708 milyar liraya ulaşırken bu borcun yüzde 91’i AKP döneminde yaratıldı. CHP TBMM Grubu’nun ekonomi raporuna göre, bu borcun 11 aylık bilançosu ise 895 milyar lira birden arttı. Borç stoku ise geçen yılın sonuna göre yüzde 49.4 oranında büyüdü.
2002 Aralık-2021 Kasım arasında Hazine’nin iç borçlarında 1 trilyon 116 milyar liralık, dış borçlarında 1 trilyon 298 milyar liralık artış yaşandı. Erdoğan’ın ‘IMF’nin borcunu ödedik’ diye övündüğü dönemde Hazine’nin dış borç stoku ise 11 milyar dolara ulaştı.”