“Bunun adı kötü yönetim”
Karar gazetesi dün görmediği Sayıştay raporlarını bugün manşete çıkardı.
30.09.2021
Karar gazetesi manşetinde, “Bunun adı kötü yönetim” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“Cumhurbaşkanlığı sistemine geçişle birlikte kurumların etkisizleştirildiğine, denetim mekanizmalarının devre dışı kaldığına ilişkin eleştiriler son Sayıştay raporlarıyla teyit edildi. Üniversitelerden bakanlıklara kadar birçok kurumdaki dudak uçuklatan usulsüzlükler, ihmaller ‘nasılsa bir şekilde hallolur’ anlayışının hangi boyuta ulaştığını ortaya koydu. İşte 83 milyonun hem cebine hem canına mal olan yönetim zafiyeti…
Tarım Bakanlığı’nın, kooperatiflere verilen kredilerin akıbetinden habersiz olduğu ortaya çıktı. Sayıştay, bakanlığın kredilerin ne kadarının geri döndüğünü ne kadarının geciktiğini bilmediğini belirledi.
Trabzon-Aşkale Yolu’nda yapılan tüneldeki zehirli gaz sızıntısına ilişkin uyarı yok sayıldı. Yüklenici önlem almayınca patlamada bir işçi öldü. Felaket ‘Kaza başka bölümde oldu’ raporuyla örtbas edildi.
Ulaştırma Bakanlığı Denetim Raporu’na göre geçiş ücretlerinin belirlenmesinde kullanılan döviz kurlarında hata yapıldı. Şubat-haziran arası otomobillerden 4.50 TL, minibüslerden 6.80 TL fazla ücret alındı.
Merkez Bankası’nın makam yetkisi bulunmayan 39 personel için sınırsız km ve 7/24 esasıyla Audi araç kiraladığı tespit edildi. Muhasebe işlem fişlerinde sorumlu kişilerin imzasının bulunmadığı ortaya çıktı.
Sayıştay’ın Vakıflar Genel Müdürlüğü raporunda da kurumun, şehit çocuğu olmayan 177 kişiye şehit çocuğu diye burs verdiği belirlendi. Genel Müdürlüğün, verilen beyanları kontrol etmediği vurgulandı.
Sayıştay’ın raporlarına yansıyan metro ihalesi de dikkat çekti. Buna göre, İstanbul Havalimanı’nı işleten beş müteahhit, 9 durak olarak öngörülen metro hattının üç istasyonunun yapımından sorumlu tutuldu. Ancak konsorsiyum durakları bitirmeyince yeni ihale yapıldı. Bu ihaleyi de bu 5 şirketten 3’ü ortak teklifle kazandı. Üçlü konsorsiyuma da ekstra 82 milyon lira ödendi. Oluşan kamu zararını ise 5 şirketin 25 yıl sonra faizsiz olarak ödeyeceği ortaya çıktı.”
Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Avrasya skandalı” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı denetim raporuna göre, Avrasya Tüneli’nde, ‘hatalı hesap’ nedeniyle kamu ve yurttaşlar ‘fazla ödeme’ yaptı. Bazı ihalelerde, ihaleyle ilgisi olmamasına karşın lüks araçlar talep edildi ve bakanlıkta kullanıldı.
Karayolları Genel Müdürlüğü’ne ilişkin raporda otoyol garanti ödemelerinde kalan borcun 179.6 milyar lira olduğu belirtildi. KGM’nin bunu 81.7 milyar lira olarak yansıttığına, borcun 97.9 milyar lira eksik gösterildiğine dikkat çekildi.
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı, bazı projelerde mevzuata aykırı destekler verdi. TÜSEB, geriye dönük değerlendirme yaparak ‘projeler kriterlere uygun’ dedi. Bunların arasında Bakan Koca’nın Medipol Üniversitesi’nin projesi de var.
Milli Eğitim Bakanlığı’na ilişkin raporda, gerekli şartlar oluşmadığı halde bazı yapım işlerinde pazarlık usulü ihaleler yapıldığı, bir ay önce kurulan firmadan iş alındığı, aynı kapsamdaki ihalelerin fiyatlarında 3-4 katlık fark oluştuğu belirtildi.”
Evrensel gazetesi manşetindeki, “Tezgahı iyi kurmuşlar” başlıklı haberinde, “İhalede maliyeti gizli tutması gereken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, maliyet hesabı yaptırdığı firmaya 3 milyon liralık ihale verdi. Ayrıca bakanlıklara çok sayıda lüks araç yağdı.
Sayıştay raporları AKP iktidarında 200’e yakın kez değiştirilen Kamu İhale Kanunu’nun hala delinmeye devam ettiğini gösterdi. Çıktığı ihalede maliyeti gizli tutması gereken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı maliyet hesabı yaptırdığı firmaları pazarlık usulü ihaleye çağırdı. Kamu zarar etti.
Sayıştay raporları adrese teslim usulsüz ihalelerin yanı sıra bakanlıkların lüksten vazgeçmediğini ortaya koydu. Vatandaşın vergileri Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı başta olmak üzere çok sayıda kamu kurumu lüks otomobil ve teknolojik ürün için kaynak olarak kullanıldı” ifadelerine yer verdi.