“Daha ne olacak?”

Gazeteler, Erdoğan’ın Meral Akşener’e yönelik “Daha neler olacak neler” tehdidini öne çıkardı.

P24

27.05.2021

Birgün gazetesinin manşetinde, “Daha ne olacak?” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, suç örgütü elebaşısı Sedat Peker’in iddialarının odağındaki İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ilişkin suskunluğunu günler sonra bozdu. Partisinin Meclis’teki grup toplantısında konuşan Erdoğan’ın açıklamalarında Cumhur İttifakı’nın önümüzdeki süreçte yol haritasına ilişkin mesajlar yer aldı. Soylu’ya sahip çıkan Erdoğan, ‘Geçmişte siyaseti yönlendirecek derecede etki sahibi olan suç örgütlerini, 19 yıl boyunca ellerindeki tüm imkanlarını alarak birer birer çökerttik. Bu kadro ile 2023’e ulaşacağız. İçişleri Bakanı’nımızın yanındayız’ ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın açıklamalarında dikkat çeken bir başka nokta ise İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yönelik Rize’de meydana gelen provokasyona ilişkin sözleri oldu. Erdoğan, ‘Gelin Hanım’a Rize’de güzel bir ders verildi. Dua et ki ileriye gitmeden bir ders verdiler. Daha neler olacak neler’ dedi. İktidar içindeki farklı klikler arasında artan güç mücadeleleri, pandemi, derinleşen yoksulluk ve ortalığa saçılan kirli ilişkiler ağı yönetim krizinin geldiği boyutu gösterdi.

Erdoğan’ın tehdidi 7 Haziran seçiminden sonra ülkede yaşananları akıllara getirirken muhalefetten de tepki yağdı. Kılıçdaroğlu, ‘Mafya ağzı ile bunlar daha iyi günler demiş. Geç bunları. Er meydanına gel’ dedi. SOL Parti, ‘İktidar zorbalıkla kirli ilişkilerinin üzerini örtmeye çalışıyor’ açıklaması yaptı. Prof. Dr. Somer ise Erdoğan’ın iktidarda kalmak için zor kullanma yeteneğine sahip bir takım irili ufaklı gruplara ihtiyacının artacağını belirtti.”

Cumhuriyet gazetesi habere manşetinde, “‘Daha neler olacak neler’ tehdidi” başlığıyla yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Mafya-siyaset tartışmalarında Soylu yıpranana kadar sessizliğini koruyan Erdoğan, Bahçeli’nin Soylu’ya desteğinin ardından ‘Soylu’nun yanındayız’ dedi. Akşener’e Rize’deki saldırıyı ‘Güzel ders’ olarak niteleyen Erdoğan, ‘Daha neler olacak neler, bunlar iyi günler’ diyerek tehditte bulundu.

İYİ Parti, Erdoğan’ın ‘tehdit, şantaj ve azmettirme’ suçunu itiraf ettiğini belirterek ‘Saray ve şürekâsının ülke için ciddi güvenlik sorunu haline geldiğini’ vurguladı. Akşener, ‘İşte biz, tam olarak da bu nedenle, ‘İYİ’leştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem diyoruz’ paylaşımını yaptı.

CHP’liler Erdoğan’ın ‘linç girişiminde bulunun’ çağrısı yaptığını belirterek ‘Ne yapacaksın Erdoğan, bizi öldürtecek misin?’ tepkisini gösterdi. Kılıçdaroğlu, ‘binlerce trolünden umudunu kaybetmiş olacak ki kendi de trol gibi konuşmaya başlamış. Mafya ağzı’ diyerek erken seçim çağrısını yineledi.”

Karar gazetesi manşetin yanında yer ayırdığı habere, “Bu bir… Daha neler olacak neler” başlığını attı:

“Cumhurbaşkanı, İYİ Parti liderine yönelik Rize’deki eylemlere değindi. Erdoğan, ‘Terörle, çetelerle, suç örgütleriyle mücadelede elde edilen başarılar birilerini rahatsız etti. Gelin hanıma gayet güzel ders verildi. Yine dua etsin ki gelin hanıma çok ileriye gitmeden ders verdiler. İkizdere yetmedi, Çayeli’ne gittin. Orada da gerekeni yaptılar. Ama durun bu daha bir… Daha neler olacak neler’ dedi.”

“Kirli savaş laboratuvarı: Kuzey Kıbrıs”

Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde, “Kirli savaş laboratuvarı: Kuzey Kıbrıs” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“1950’lerden beri Özel Harp Dairesi’nin oyun alanı yapılan, son dönemde de kumar-uyuşturucu trafiğiyle mafya ve kontrgerilla üssü yapılan Kuzey Kıbrıs, uzun süredir Kürtlere karşı yürütülen kirli savaşın odak noktalarından biri. Arka planda ise onlarca faili meçhul cinayet var.

Son olarak Peker’in kardeşi Atilla Peker’in verdiği resmi ifade, gazeteci Kutlu Adalı’nın Korkut Eken’in de içinde olduğu kontrgerilla çetesi tarafından öldürüldüğünü açığa çıkardı. Üstelik dönemin Kıbrıs Özel Kuvvetler Komutanı Mendi, Peker’in ifadelerini büyük ölçüde doğruladı.

Sonradan Jandarma Genel Komutanı yapılan Mendi’nin 2015’te Kürt kentlerinde ilan edilen sokağa çıkma yasakları ve katliamlar sırasında binlerce JÖH elemanını bölgeye taşıyan kişi olması tesadüf gibi görünmüyor. Bu dönemde çok sayıda insan öldürülmüş, kentler yakılmıştı.”

“Ağar ve Eken yargılansın”

Evrensel gazetesi manşetinde, “Ağar ve Eken yargılansın” başlıklı habere yer verdi:

“27 Mayıs 2009’da Cumartesi Anneleri’nin başlattığı eylemlerde yıllardır gözaltında kaybedilenler ve faili meçhul cinayetlerin failleri soruluyor. 1388 kişinin kaybedildiği ya da faili meçhul cinayete kurban gittiği dönem Peker’in ifşalarıyla yeniden gündeme geldi. Kayıp yakınları, faillerin belli olduğunu belirterek dönemin sorumlularının yargılanmasını istedi. 

JİTEM davasına yönelik istinaf kararından sonra delillerin karartılmaması için Mehmet Ağar ve diğer sanıkların tutuklanması gerektiğini belirten avukat Nuray Özdoğan, ‘Devlet mafya ilişkilerinden hep ‘derin devlet’ olarak bahsediliyor. Ama devlet yapısının kendisinin tamamıyla bir suç örgütüne dönüştüğü bir süreç var’ dedi.”