“Deponun yükünü devlet paylaşsın”

Karar gazetesinin manşetinde, “Deponun yükünü devlet paylaşsın” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Araç depoları alev aldı… Akaryakıt üst üste 7 kez zamlandı. Motorinde son bir yıldaki artış yüzde 235’e ulaştı. Vatandaş kontak kapatma noktasına gelirken ‘Benzine vergi indirimi’ çağrıları yükseldi: Deposuna bin liralık yakıt koyan 300 lira KDV ve ÖTV ödüyor. Daha önce uygulanan eşel mobil asıl şimdi lazım. Devlet vergiden feragat etsin, fiyatlar bir nebze insin.

Petroldeki küresel artışla birlikte kur karşısındaki düşük TL, akaryakıta ‘her gün zam’ olarak yansıyor. Dünkü artışların ardından motorine 1.59, benzine 1.07 TL daha zam geldi. Motorin 22.82 TL, benzin 20.35 TL’ye ulaşırken hızlı tırmanışın nakliye maliyetleri üzerinden gıdayı da etkileyeceği belirtildi. Vatandaşın kaldıramayacağı yüke karşı devletin yakıttaki vergiyi düşürmesine ilişkin beklenti oluştu.

Son zamların ardından 60 litrelik bir depodaki vergi payı 342 liraya kadar çıktı. Devletin ÖTV ve KDV’den feragat ederek tüketicinin yükünü azaltması gerektiği belirtildi. Ekonomist Oğuz Demir, vergi ayarlamalarıyla fiyatların düzenlenebileceğini vurguladı. CHP’li Ahmet Akın ‘Zamların ÖTV’den karşılanması, KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesi vatandaşın yükünü azaltır. Fatura doğrudan yansıtılmamış olur’ dedi.”

“Dertleri geçim değil seçim”

Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Dertleri geçim değil seçim” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“İktidar savaşla birlikte gıda krizi kapıya dayanıp tepkiler artmaya başlayınca ekilmeyen, nadasa bırakılan alanları anımsadı ve ‘hibe kartını’ açtı. Tarımsal üretimin arttırılması ve hasat sonrası ürün işlemeye yönelik yatırım projeleri desteklenecek. Ancak birçok üründe ekim zamanının geçtiğini belirten tarım uzmanları geç kalındığı görüşünde. İktidarın bu kararı, ‘seçim döneminde yurttaşın tepkisini çekecek gıda sıkıntısını önlemeye yönelik’ olarak yorumlandı.   

‘Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesinin Desteklenmesine İlişkin Karar’ dün Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı kararına göre, tarım arazilerinin kullanımının etkinleştirilmesi için ekim programında olmayan ve nadasa ayrılan alanlar ile işlemeli tarıma uygun olmayan alanlar öncelikli olmak üzere, uygun tarımsal üretim yöntemleri kullanılarak bitkisel üretimin artırılması ve hasat sonrası ürün işlemeye yönelik yatırım projeleri desteklenecek. 169 milyon TL olarak ayrılan destek, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın onayladığı projelere verilecek. Hibe oranı toplam proje bedelinin en fazla yüzde 75’i oranında uygulanacak. 

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Baki Remzi Suiçmez, karara ‘olumlu ama ihtiyatlı’ baktıklarını söyledi. Kararın ‘geç’ alınmış bir karar olduğunu belirten Suiçmez, ‘4.2 milyon hektar araziyi çiftçi ekmekten vazgeçmişse onları yeniden üretime döndürmek gerekiyor. Onun için de girdi maliyetlerini düşürmek, desteği zamanında vermek, çiftçinin kâr ederek o alanları yeniden ekmesini sağlamak lazım’ dedi.”

“Enflasyon sopasını fakirin sırtında kırdılar”

Sözcü gazetesi manşetindeki, “Enflasyon sopasını fakirin sırtında kırdılar” başlıklı haberinde, “Zamların halkın belini büktüğünü, iktidarın önlem almakta geciktiğini belirten Kılıçdaroğlu, eleştirilerini şöyle sıraladı:

‘Aylardır söyledim, gıda krizi geliyor, önlem alın diye. Gıda krizinin geleceğini görmüyorlar. Kış ayları geliyor bakın insanlar faturalarını ödeyemeyecekler aman bir kara-kış fonu kurun diye defalarca söyledim yine yapmadılar. Ama CHP’li belediyeler bunların tamamını yaptılar. Faturasını ödeyemeyecek durumdaki ailelerin faturalarını ödediler. Bunlar tam tersini yaptılar zam üstüne zam yaptılar enflasyon sopasını fakirin fukaranın sırtında kırdılar.’

‘Türkiye %11 büyümüş diyorlar. Dalga mı geçiyorsun. 5’li çete, oligarklar büyüdü. İktidar yönetemiyor. Çiftçinin kredi faizi silinsin. Mazotun yarısını devlet ödesin. 5’li çeteye verilen destek kesilsin’” ifadelerine yer verdi.

“Barikatınız vız gelir bize”

Birgün gazetesinin manşetinde, “Barikatınız vız gelir bize” başlıklı haber yer aldı:

“Yasakları, baskıları, barikatları takmayan kadınlar dört bir yanda gericiliğe, erkek egemen sisteme, savaşa ve sömürüye isyan etti.

Kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ülkenin dört bir yanında bir araya gelerek hep bir ağızdan ‘Değiştirecek gücümüz var’ dedi. Meydanlarda eşit işe eşit ücret talep edildi. Direnişin büyüyeceğini söyleyen kadınlar, Feminist Gece Yürüyüşlerinde açlığa, yoksulluğa, savaşa, kadın cinayetlerine, erkek şiddetine ve gericiliğe boyun eğmeyeceklerini dile getirdi.

İstanbul’da binlerce kadın, kaymakamlığın eylem ve etkinlik yasağına rağmen Taksim’deki Sıraselviler Caddesi’nde buluştu. Eylemden saatler önce polisin Sıraselviler Caddesi abluka altına alındı. ‘İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz’, ‘Yaşasın kadın dayanışması’, ‘Hükümet istifa’ sloganları atan kadınlar, şiddete, tacize ve tecavüze karşı mücadele edeceklerini söyledi. İktidarın kendilerini açlık, yoksulluk ve ölüme terk ettiğini ifade eden kadınlar, hasta tutuklulara, ağır çalışma koşullarına, yetersiz ücretlere de vurgu yaptı. Eşit işe eşit ücret verilmesini talep eden kadınlar, 8 Mart’ta da direnmeye devam eden Farplas ile diğer fabrikaların kadın işçilerini selamladı. Polise rağmen kadınlar ara sokaklarda bir araya gelerek ablukayı dağıttı.”