“İliğine kadar sömürdüler”

Birgün gazetesi manşetindeki, “İliğine kadar sömürdüler” başlıklı haberinde, “Halkı derin bir yoksulluk girdabına sürükleyen iktidar, kamu kaynaklarını parsellemeye devam ediyor. Bu yağmanın son çarpıcı örnekleri Vakıf GYO ve TEDAŞ’ta yaşandı.

Kamu bankalarını yandaşlarla dolduran AKP iktidarı, Vakıf Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.’yi adeta arpalığa dönüştürdü. Sayıştay Raporu’na göre Vakıf Gayrimenkul’de 39 personel çalışırken 15 Yönetim Kurulu Üyesi görev yapıyor. Raporda yönetici sayısının ihtiyaçtan kaynaklanmadığı, rasyonellikten uzak olduğu belirtildi.

Raporda Yönetim Kurulu üye sayısının yeniden belirlenmesi gerektiği kaydedilirken on yöneticinin geçen yılki toplam maliyetinin 938 bin TL olduğu ifade edildi. 10 üye çift maaş alırken üye sayısının 15’e yükseltilmesiyle rakamın daha da artacağı uyarısı yapıldı. Öte yandan Vakıf GYO’nun kira bedellerini de almadığı tespit edildi.

AKP’nin 21 bölgeye ayırarak özelleştirdiği elektrik dağıtım şirketleriyle ilgili mali denetimler, yapılan ‘hortum’u gözler önüne serdi. Elektrik dağıtım şirketlerinin 2014 ile 2019 yılları arasında trafolardan toplam 201 milyon 691 bin TL reklam ve kira geliri elde ettiği, buna karşılık TEDAŞ’a tek kuruş vermediği tespit edildi.

Sayıştay, ‘TEDAŞ’ın payına düşen gelirin alınması için gerekli girişimlerde bulunulması, açılan davaların titizlikle takip edilmesi, bu taşınmazların kullanımından TEDAŞ’ın gelir elde etmesi’ni istedi. Ayrıca TEDAŞ, dağıtım şirketlerini özelleştirilmesi sırasında kurumda kalan alacaklarının tamamını da tahsil edemedi.”      

“‘Dış güç’ yardıma geldi”

Karar gazetesinin manşetinde, “‘Dış güç’ yardıma geldi” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“İki yıl önce ‘TL’yi manipüle ediyorlar’ denilerek hakkında soruşturma açılan, daha bir hafta önce TL’de aracılık hizmetini bırakan JP Morgan’a, BDDK’nın yatırım danışmanlığı için onay vermesi ‘Dış güç mü kurtarıcı mı?’ sorularına yol açtı. Ekonomi yönetimindeki ‘o zaman öyleydi şimdi böyle’ yaklaşımının son örneği, popülizm temelli politikaların sürdürülebilir olmadığını gösterdi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, 2019'da TL'ye yönelik spekülatif işlemler yaptığı gerekçesiyle soruşturma açtığı JP Morgan ile danışmanlık anlaşması yaptı. JP Morgan, o dönemde yaşanan kur hareketlerinin sorumlusu olarak gösterilmişti. BDDK'nın yanı sıra SPK da soruşturma yürütmüştü. Karar, yine 'dış güçler' suçlamalarının yöneltildiği Berat Albayrak dönemindeki McKinsey hamlesini de anımsattı.

Merkezi ABD’de bulunan uluslararası yatırım bankasının geçen hafta TL ile yapılan algoritmik işlemler için aracılık hizmeti vermeyi durdurduğu da hatırlatıldı. Kafa karıştıran tablo sonrası sosyal medyada tutarsız politikalara yönelik eleştiriler yükseldi. ‘BDDK JP Morgan’a destek sağlaması hususunda izin verdi. Yani örtülü IMF’ paylaşımları yapıldı. ‘Dış güç deniyordu şimdi nasıl oluyor da yardım isteniyor’ denilerek çelişkiye işaret edildi.”

“Bir vidaya muhtacız”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Bir vidaya muhtacız” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:

“İzmir’de mesaiden çıktıktan sonra trafik kazası geçiren ve bacağı kırılan hemşire E.Ş, ameliyat için gerekli olan tıbbi malzemeler plak ve vida bulunamadığı için 9 Eylül Üniversite Hastanesi’nde 4 gün bekletildi. Başka bir eğitim ve araştırma hastanesine sevk edilen E.Ş’ye operasyon yapılabildi.

Hekimler, ‘Tedavi hizmetlerinin aksamaması için tıbbi malzemeler konusunda acilen gereken önlemler alınmalıdır. ‘Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana’ türküsünü dinlerken AKP iktidarının kamu üniversite hastanelerini bir vidaya muhtaç bıraktığını da gördük’ dedi.”