“Karantinada kanal ihalesi”
Gazetelerde, Kanal İstanbul projesi için yapılan ihaleye gösterilen tepkiler manşete çıktı
27.03.2020
Koronavirüs krizi sırasında Kanal İstanbul projesiyle ilgili yapılan ihale kamuoyunun tepkisine neden oldu.
Karar gazetesi habere manşetinde, “Karantinada kanal ihalesi” başlığıyla yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Dünyayı ve Türkiye’yi etkisi altına alan koronavirüsü hem ülke gündemlerini hem de ekonomileri büyük ölçüde meşgul ediyor. Virüsten etkilenmeyi en aza indirmek için herkes evden çıkmayı çağrısı yaparken, birçok iş kolunda mevcut işleyiş devam ediyor. Tehlike altında işe gidip gelmeyi göze alan vatandaşa ise ne ABD ne de bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi ne iş garantisi nede maaş desteği veriliyor. Verilen desteklerin birçoğu kredi odaklı olurken, kepenk indiren küçük esnaf maliyetleri kurtarmak için çalışanını işten atmak zorunda kalıyor. Tüm bu sorunlar ışığında hükümet tarafında da ‘Çılgın Proje’ olarak adlandırılan Kanal İstanbul için harekete geçti. Kanal İstanbul’un etki alanında kalan tarihi Odabaşı ve Dursunköy köprülerinin rekonstrüksiyon projeleri için dün ihale gerçekleştirildi. Ekonomist Sinan Erdil, Kanal İstanbul ihalesinin yapılmasını eleştirdi. Erdil ‘Herkes lüzumsuz harcamaları rafa kaldırdı. Amerika’dan Almanya’ya her devlet önceliği devleti ayakta tutmaya, vatandaşını desteklemeye veriyor. Tarihteki en büyük ekonomik ve sosyal buhranın ortasında Kanal İstanbul ihalesine çıkılıyor. Aklımızı peynir ekmekle mi yedik?’ Ekonomist Mahfi Eğilmez, ‘Eğer yanlış duymadıysam Kanal İstanbul bu durumda bile yeniden gündeme gelmiş. Bu doğruysa para basılarak çözüm aranması konusundaki önerimi geri çekiyorum’ dedi. Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya ‘Bu hengamede Kanal İstanbul ihaleye çıktı. Kıyametin kopacağını bilseniz bile elinizdeki fidanı dikiniz emrini ihaleyi yapınız olarak mı anlamışlar acaba?’ diye konuştu.”
Sözcü gazetesi manşetindeki habere, “Millet can derdinde, bunlar kanal derdinde” başlığını attı ve “Salgın varmış, kriz derinleşmiş, millet eve kapanmış, işsizlik kapıdaymış kimin umurunda… Karantina günlerinde Kanal İstanbul ihalesi yaptılar! Türkiye, virüs yüzünden hiç yaşamadığı günleri yaşıyor. Devlet alarmda. Pek çok sektör kepenk indirdi. Okullarda eğitim yok. Yatırımlar ertelendi. Vatandaş geleceğini göremezken sanki çok acelesi varmış gibi dün Kanal İstanbul ihalesi yapıldı. Proje kapsamında iki köprünün taşınması ihalesine 5 firma katıldı. 566 bin liralık tahmini bedelli ihaleyi kimin kazandığı önümüzdeki günlerde açıklanacak. Vatandaş, ‘Bu ne acele. Biz can derdindeyiz, onlar rant derdinde’ diye tepki gösterdi” ifadelerine yer verdi.
Cumhuriyet gazetesi, “Maskeli ihale” başlığıyla verdiği haberde, “Türkiye, koronavirüs salgınıyla mücadele ederken tartışmalı proje Kanal İstanbul’a ilişkin ilk ihale sessiz sedasız dün yapıldı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ‘Kanal İstanbul Etki Alanında Kalan Tarihi Odabaşı ve Tarihi Dursunköy Köprülerinin Rekonstrüksiyon Projelerinin Temini İşi’ ihalesinin amacı, özetle ‘proje etki alanında kalan tarihi Odabaşı ve Dursunköy köprülerinin sağlam bölümlerinin sökülerek taşınması ve eksik bölümlerinin tamamlanması ilkesine dayalı projelerin hazırlanması’ olarak belirlendi. Tahmini bedeli 566 bin 649 TL olarak açıklanan ihaleye 5 şirket teklif sundu. Artuklu Mimarlık tarafından sunulan teklif eksik evrak nedeniyle geçersiz sayıldı. İhaleye Mukarnas Mimarlık 500 bin TL, Hasan Fehmi Şahin 550 bin TL, Safir Jeoteknik 507 bin TL, Altıparmak Mimarlık da 408 bin TL teklif sundu. İhalenin sonucu önümüzdeki günlerde belli olacak. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi ihaleye tepki gösterdi. ‘Koyun can derdinde, AKP rant peşinde’ başlığıyla yapılan yazılı açıklamada, özetle ‘Kanal İstanbul projesinin iptali için açılmış davalar bulunmaktadır. Hukuki sürecin tamamlanmamasına rağmen projeye dahil bazı işlerin ihaleye çıkarılması kabul edilebilir değildir. Bu ısrarın ‘korona günlerinde’ bile sürmesi iktidarın rant konusundaki kararlılığını göstermektedir” denildi’ ifadeleri kullanıldı.
Birgün gazetesi habere, “Halk can, AKP rant derdinde” başlığını attı:
“Dünyanın tek gündemi haline gelen koronavirüs krizi sürerken Türkiye’de Kanal İstanbul projesi için ilk ihale yapıldı. Projenin etki alanında bulunan tarihi Odabaşı ve Dursunköy köprülerinin taşınıp yeniden yapılması için 5 firma teklif verdi. Koronavirüs salgını yayılırken Kanal İstanbul ihalesinin yapılmasını eleştirenlere ise Ulaştırma Bakanlığı'ndan yanıt geldi. Bakanlık eleştiri getirenlerin millete koronavirüsten daha çok zarar verdiği öne sürdü. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da ihale sonrası ‘İnanılır gibi değil ama millet can derdindeyken, birilerinin bugün Kanal İstanbul derdinde olması akıl alır gibi değil’ demişti.”
Evrensel gazetesi sürmanşetinde, “Korona günlerinde rant ihalesi” başlığıyla verdiği haberde, “Dünya koronavirüs salgını ile boğuşurken, Kanal İstanbul projesi kapsamında tarihi iki köprünün taşınma ihalesi yapıldı. İhaleye tepki gösteren Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, iktidarın korku ikliminden yararlandığını belirtirken Yüksek Mimar Mücella Yapıcı, ‘Ya bu salgın İstanbul su kaynaklarını kaybettikten sonra gelseydi, ne olurdu?’ dedi” ifadelerini kullandı.
“Kaybedecek bir gün yok”
Yeni Yaşam gazetesi manşetinde, “Kaybedecek bir gün yok” başlıklı habere yer verdi:
“Koronavirüs (Covid-19) salgınının yayılmasıyla risk altında bulunan cezaevleriyle ilgili kaygılar gittikçe artıyor. Kamuoyunda tutukluların tahliye edilmesine yönelik beklentiler sürerken, hükümet tarafından Meclis’e getirilmesi beklenen infaz düzenlemesinde siyasi tutukluların kapsam dışı bırakıldığı ortaya çıktı. Bu durum, Adalet Bakanlığı’nın cezaevlerinde risk olmadığı yönündeki açıklamasıyla endişelerin daha da artmasına neden oldu. HDP’li tutuklu siyasetçilerin aileleri, konuya ilişkin Mecopotamaya Ajansı’ndan (MA) Özgür Paksoy’a konuştu. HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, milletvekilleri İdris Baluken, Gülser Yıldırım ile Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Gültan Kışanak ve Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Bekir Kaya’nın aileleri, hükümetin tahliyelerle ilgili bir an önce adım atması ve infaz düzenlemesinin siyasi tutukluları da kapsamı gerektiğinin altını çizdi.”
“Çok geç olmadan”
Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Çok geç olmadan” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Koronavirüsün tüm Türkiye’ye yayılmasını engellemek için çalışanların ve işletmelerin hakları gözetilerek kontrollü karantina uygulaması başlatılması için ‘change.org’ üzerinden imza kampanyası başlatıldı. İzolasyon önlemlerinin yeterli olmadığına dikkat çeken bilim insanları da ‘sokağa çıkma’ veya ‘kontrollü karantina’ uygulamasına geçilmesi gerektiğini dile getiriyor. Bilim insanları, ‘Böyle bir hızla arttığı zaman siz sadece test yaparak, pozitif olanların izole edilmesiyle başa çıkamazsınız. Çok fazla test yapıp hastayı bulacaksınız ve tecrit edeceksiniz, kimse ile ilişkisinin olmamasını sağlayacaksınız. Bu sokağa çıkma yasağıyla mı olur, başka şeyle mi olur ayrıca tartışılabilir’ görüşünü dile getirdi.”