“Kobanê düşmeyince halka saldırdılar”
Meral Danış Beştaş’ın Kobanê olaylarıyla ilgili açıklamaları Yeni Yaşam gazetesinin manşetindeydi.
08.10.2021
Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde, “Kobanê düşmeyince halka saldırdılar” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“IŞİD’in Kobanê’ye yönelik katliam tehdidine karşı sokağa çıkan halka yapılan saldırıların üzerinden 7 yıl geçti. En az 36 HDP’li yurttaşın yaşamını yitirdiği protesto eylemleri bir yandan büyük bir halk direnişi olarak anılırken, bir yandan da iktidarın Kobanê’nin intikamını aldığı bir katliamdı.
Süreci konuştuğumuz HDP Grup Başkanvekili Beştaş, ‘AKP o dönem Kobanê’nin IŞİD’in eline geçmesini istedi. AKP’nin o dönem IŞİD ile ilişkisini, işbirliğini herkes gördü’ diyerek, Erdoğan’ın ‘Kobanê düştü, düşecek’ sözünden sonra, zaten hep var olan dayanışmanın doruğa ulaştığını belirtti.
6-8 Ekim katliamları için ‘Devlet eliyle gerçekleşti ve cinayetlerin failleri ortaya çıkarılmadı’ diyen Beştaş, HDP’ye yönelik Kobanê Davası’na değinerek, ‘Kendi sorumluluklarını örtmek için bu sefer HDP’ye yönelik hem kapatma hem kumpas davasına dönüştüren bir akılla karşı karşıyayız’ dedi.”
“Gerilimden kaygılıyım”
Karar gazetesi manşetinde, “Gerilimden kaygılıyım” başlıklı habere yer verdi. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“CHP lideri Kılıçdaroğlu ‘Erdoğan gerilimi tırmandırıp seçime gitmek istiyor. Siyasi gerilime yönelik kaygılarım var’ dedi. KARAR’a dikkat çeken açıklamalar yaptı.
‘Karşı taraf gerilimi tırmandıracaktır. Siyasi cinayetten endişe ediyorum. Eğer ‘belli grupların eline silah alıp belli kişileri öldürmesi’ yoluna gitmezlerse bir gerilim olmaz.
Seçimden sonra atacağımız her adımı bugünden planlıyoruz, çalışıyoruz. Çünkü Türkiye’nin sorunlarının beklemeye tahammülü yok. ‘Geldik, bunları yapacağız’ dememiz lazım.
‘Erdoğan gitsin de ne olursa olsun’ tehlikeli bir yaklaşım. Vatandaşın önüne bir sayfalık ‘şunları yapacağız’ tablosunu koyarsınız. Bunda uzlaşı sağlanırsa genel başkanlar imzalar.
Anayasa değişikliği çağrısının amacı gündemi değiştirmek. Ekonomi konuşmayalım, lüzumsuz tartışma yapalım. Toplumun gündeminde anayasa değil işsizlik, yoksulluk, açlık var.’”
Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Saray açıkça tehdit ediyor” başlığıyla yer buldu. “Erdoğan’ın hedef gösterdiği Boğaziçili öğrencilere sert müdahale edildi. Cumhuriyet’e konuşan Kılıçdaroğlu, gerilimi tırmandıran iktidara tepki gösterdi” üst başlığıyla verilen haberde, “Erdoğan, otoriter bir anlayışla ülkeyi yönetiyor. Bu yönetime meşruiyet kazandırmamak için hiçbir zaman AK Parti’yle anayasa değişikliği için masaya oturmayacağız. Altı siyasal parti olarak çalışmalarımız uzlaşıya dönüşecek. Açıklanacak ilkelerin yasa maddesine dönüştürülmesi kolay olacak.
Seçim sonrası atacağımız her adımı bugünden çalışıyoruz. Soygun düzeninin son aşamasındayız. Erdoğan da biliyor ki gidecek. Gerilimi doruk noktasına çıkarıp seçime gitmek ister. Sakin olacağız. Siyasi cinayet kaygım var. ‘Başınıza neler gelecek’ diyor. Açıkça tehdit ediyor’” ifadeleri kullanıldı.
Sözcü gazetesi sürmanşetindeki habere, “Erdoğan gerilimi artırıp seçime gitmek istiyor” başlığını attı:
“Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın gerilimi ve kutuplaşmayı doruk noktasına çıkararak seçime gideceğini söyledi. ‘Gerilimden kaçınmak lazım’ uyarısında bulundu. Teşkilatına da ‘Sokağa inmeyin’ dediğini belirten CHP lideri şöyle konuştu:
‘Erdoğan ‘Çok daha sert bir ortamda siyaset yapmayı nasıl sağlayabiliriz’ arayışına girecektir. Eğer belli gruplar ellerine silah alıp belli kişileri öldürme yoluna gitmezlerse, bütün tahriklere rağmen bir gerilim olmaz. Umarım böyle bir tablo yaşanmaz. Erdoğan iktidardan gitmemek için her yolu deneyecektir.’”
“Haksız kazanç çöpte değil, Pandora’da”
Evrensel gazetesi manşetindeki, “Haksız kazanç çöpte değil, Pandora’da” başlıklı haberinde, “‘Haksız kazanç’ denilerek atık işçilerine engel olunurken, her gün yeni bir ismin eklendiği vergi ödememek için servetlerini yurt dışına kaçıranlar listesindekilere kimse dokunmuyor.
Türkiye’de iktidardan aldığı ihaleler ve teşviklerle servetini katlayan Mehmet Cengiz, Pandora Papers’a göre edindiği bu serveti vergiden kaçırmak için Virjin Adaları’na aktarıyor. Böylece yüz milyonlarca liralık vergiden kaçınanlar listesine Rönesans ve Çalık’tan sonra Türkiye’nin 2020 ‘en zenginler’ listesinde yer alan Cengiz Holding de eklendi.
Ümraniye ve Ataşehir’de geri dönüşüm işçilerine yönelik baskınlar ve gözaltıların ardından dün de Sancaktepe’de baskın düzenlendi. Enerji ve İklim Uzmanı Önder Algedik, ’34 milyarlık sektör, atık sektörünü kendine köle yaparken en önemli ayak bağlarından bir tanesi atık işçileri oldu. Atık işçilerinin örgütlü olmalarını istemiyorlar. Çevre Ajansı’nın gelir kapısını kapatmak istemiyorlar’ dedi” ifadelerine yer verdi.
“İşte acı gerçek”
Cumhuriyet gazetesinde, “İşte acı gerçek” başlıklı haber yer aldı. Haberde şöyle denildi:
“Öğrenciler kalacak yer bulamazken İBB’nin AKP döneminde yandaş vakıflara ve derneklere harcadığı parayla, binlerce öğrencinin barınma sorununu çözebileceği ortaya çıktı. İBB tarihinde ilk kez bu yıl açılan dört yurdun yıllık maliyeti yaklaşık 24 milyon lira. Önceki dönemde ise bu paranın 35 katı vakıflara harcandı.
840 milyon lirayı yandaş vakıflara akıtan AKP, barınamadığı için eylem yapan öğrencileri şimdi ‘teröristlikle’ suçluyor. İBB Gençlik ve Spor Müdürü Öztürk, yurt için 4 bin 200 öğrencinin başvurduğunu ancak 623’ünü alabildiklerini, kapasiteyi gelecek yıl beş bine çıkarmak için çalıştıklarını anlattı.”