“Sandık göründü”

Karar gazetesinin manşetinde, “Sandık göründü” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“Pandemiyi desteksiz geçiren, cebi zamlarla delinen vatandaşın geçim sıkıntısı seçim gündemi ısınınca akıllara geldi. Asgari ücretliye iyileştirmeden, küçük esnafa yeni fona kadar ‘vatandaşa nefes’ paketleri hazırlandı. Ancak sandık cömertliği ‘Madem destek verilebiliyordu şimdiye kadar ne beklendi’ eleştirilerine yol açtı. Kapsamlı hamle hazırlığı, seçim sahtı mailine girildiğinin göstergesi olarak değerlendirildi.

Asgari ücretli, emekli uzun süredir geçim derdi yaşamasına rağmen hükümet dar gelirlilere yönelik desteği seçim tartışmalarıyla birlikte gündemine aldı. AK Partili Vedat Demiröz "Asgari ücret ve düşük emekli ayıklarını insani yaşam seviyesine getireceğiz" dedi. Pandemi fonlarından küçük esnafın yararlanamadığını belirtip bu yönde çalışma yürütüldüğünü kaydetti. EYT'lilerin bekleme süresinin öne çekileceği de dile getirildi.

Düşük gelirlilere yönelik düzenlemelerin seçim tartışmalarıyla birlikte ortaya atılması dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, AK Parti’nin yeni binasına ilişkin “Seçimde kullanacağız. Yaza bitirelim” talimatı sandığın 2022 sonbaharında kurulacağının sinyali oldu. Vatandaşı ev ve araba almaya teşvik eden faiz indirimi sonrası yeni hazırlıklar da bu yönde değerlendirildi. Bu adımların hangi fonla gerçekleşeceği ise merak konusu oldu.”

“Yine yeniden Kobanê ruhu”

Yeni Yaşam gazetesi manşetinde, “Yine yeniden Kobanê ruhu” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Bugün 1 Kasım Dünya Kobanê Günü. ‘Düştü, düşüyor’ denilen ama ayağa kalkıp IŞİD çetesini püskürten Kobanê’nin dünyanın hafızasına kazındığı bugünde, adeta IŞİD’in yapamadığını yapmak için Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik yeni saldırı planları yapılıyor ve bir kez daha direniş zamanı geliyor.

Direniş günlerinde Kobanê’ye geçerek habercilik yapan gazeteci Abdurrahman Gök, o günlerde her adımda karşılaştıkları savaşçıları, ‘Bu gençler bütün dünyaya öyle bir miras bıraktılar ki bugün 1 Kasım Dünya Kobanê Günü’nde dünya onlara minnettar olduğunu haykırıyor’ diye anlatıyor.

Gazeteci Gök, o günlerden bugüne devrim zincirini ise şu sözlerle betimliyor: ‘Neredeyse her binanın önünde yaşamını yitiren direnişçilerin adını taşıyan tabelaların yanı başında oynayan çocuklar, gördükleri her yabancıyı zafer işaretleriyle karşılıyorsa devrim tohumları capcanlı demektir.’”

“Verem ettiniz”

Birgün gazetesi manşetindeki, “Verem ettiniz” başlıklı haberinde, “Sağlık Bakanlığı’nın, Covid-19’dan sonraki en ölümcül bulaşıcı hastalıkların başında gelen veremle (tüberküloz) de mücadele edemediği ortaya çıktı. Sağlık Bakanlığı verem teşhisinde kullanılan PPD Tüberkülin solüsyonunu satın alamadı. Depolardaki son kullanma tarihi geçen PPD Tüberkülin solüsyonlarının kullanılması için de resmi yazı yayınlayarak bir skandala imza attı.

Sağlık Bakanlığı’na bağlı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, 14 Ekim tarihinde Genel Müdür Yardımcısı Muhammet Çömçe ile Genel Müdür Fatih Kara’nın imzasıyla veremle ilgili dikkat çekici bir yazı yayınladı. Yazıda, ‘2019 yılında 1 milyon doz PPD Tüberkülin solüsyonu satın alınmıştır. Dünya ve ülke genelinde Covid-19 salgını sonrası tüberküloz (verem) taramalarında görülen azalma sebebiyle depolarımızda ve sahada 24 ay raf ömrü dolan ürünler bulunmaktadır’ denilerek son kullanma tarihi geçen PPD Tüberkülin solüsyonlarının altı ay daha kullanılması istendi.

Yazıda, PPD Tüberkülin solüsyonu için yeni alım süreçlerinin başlatıldığı, ihale süreçleri ve en az 2 ay sürecek analiz süreleri de dikkate alınarak bu sürenin zaman alacağı için sok kullanma tarihi geçen ürünlerin kullanılması istendi.

Türkiye’nin veremin yaygın olarak görüldüğü ülkelerden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Ertuğrul, ‘Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren verem savaş dispanserleriyle vereme karşı taramalar yapılmış ve hastalık belirli oranda kontrol altına alınmıştı. Ancak özellikle son yıllarda verem savaş dispanserleri işlevini yitirdiği ve kapatıldığı için taramalar da eski gibi yapılamadı. PPD Tüberkülin solüsyonunu teşhis koymak için sık başvurduğumuz birşeydir. Bütçesizlik, personelsizlik ve kaynak aktaramama gibi nedenlerden dolayı nedeniyle son 15-20 yıldır Türkiye’nin veremle mücadelesi ciddi anlamda sekteye uğradı’ dedi” ifadelerine yer verdi.

“Şırnak bu aileye teslim”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Şırnak bu aileye teslim” başlıklı haber yer aldı:

“AKP’li milletvekili Rizgin Birlik’in yaptıkları, ülkede liyakatin tarih olduğunu bir kez daha gösterdi. Birlik’in akrabalarının kentteki birçok kurumun başına yerleştirildiği ortaya çıktı. Birlik’in 11 yakını ve iki akrabasının İl Sağlık Müdürlüğü’nden, Köy Hizmetleri’ne kadar pek çok kamu kurumunda ya müdür ya da müdür yardımcısı olarak işe alındığı belirlendi.

Kamuda kadrolaşan Birlikler’den kardeş Serhat Birlik, İl Sağlık Müdürlüğü’nde, kuzen Mehmet Birlik Şırnak İl Özel İdaresi Genel Sekreterliği’nde bir başka kuzen Cemal Birlik Silopi Köy Hizmetleri Müdürü, akraba Beytullah Birlik Gençlik İl Müdürü olarak görev yapıyor. Bölge halkı kadrolaşma ve mağduriyetten şikayetçi.”