Çin’in asırlık çınarı Jiang Zemin’e veda

Jiang, sadece Çin’de değil; dünya genelinde popüler bir kültür simgesiydi, canlı kişiliği ve şakacı tutumu ile tanınıyordu.

P24

01.12.2022

Çin’in “ikonik” lideri Jiang Zemin, hayata veda etti. 1989’da Tiananmen Meydanı Protestoları’nın ertesinden, 2000’li yılların başına kadar yöneten Jiang, modern Çin’i şekillendiren isimlerin başını çekiyordu. Resmî Xinhua Ajansı’na göre, 96 yaşındaki Jiang’in ölüm nedeni, lösemi sonucu ortaya çıkan çoklu organ yetmezliği.
 
Çin'in, Şangay kentinin komşusu Jiangsu Eyaletinden gelen Jiang’ın kişisel tarihi, Çin Halk Cumhuriyeti’ninkininden de geriye gidiyor. 1926 yılında doğan Jiang, 1949 yılında kurulan Çin Halk Cumhuriyeti'nin doğuşuna da genç bir siyasetçi olarak tanıklık etti.
 
1940’ların ortalarındaki Japon işgali sırasında Jiang, Nanjing Ulusal Merkez Üniversitesi’ne devam ediyordu; işgal dolayısıyla da Ulusal Chiao Tung Üniversitesi’ne transfer oldu. Her iki üniversite de elektrik mühendisliği okudu. Fakat, mesleğini yapmadı, zira siyasete girdi. Japonya’nın ülkesini işgali Jiang’ın hayatında bir dönüm noktasıydı; üniversitedeyken yıldızı yeni parlayan Komünist Parti’ye katıldı.
 
Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra ise, Sovyetler Birliği'nde eğitim aldı. Ve daha sonra Romanya'da diplomat olarak görev yaptı. Çin'e döndükten sonra, hükümette birkaç görev üstlendi. Parlak zekasıyla politikada hızla yükseldi ve Komünist Parti’nin Seçkin Merkez Komitesi’ne üye oldu.
 
1985'te Şangay Belediye Başkanı oldu ve daha sonra 1987'de Şangay Komünist Parti Sekreterliği’ne terfi etti ve bu da Komünist Parti’nin Politbürosu’nda yer aldı. Çin’in Leninist sisteminde tüm Komünist Parti Sekreterlikleri, siyasetin en zirve noktalarından biri.
 
1989'da demokrasi yanlısı protestolar patlak verdiğinde Jiang, Şangay’da dengeli tutumuyla liderliğin dikkatini çekti. Tiananmen sürecinde, protestocuların taleplerine yanıt vermeyi tercih eden liberal lider Zhao Ziyang'ın yerine, üst düzey liderler tarafından ulusal çapta Komünist Parti’nin Genel Sekreterliği’ne getirildi. Selefi Zhao Ziyang ise, daha sonra 2005 yılında ölümüne kadar ev hapsinde. Jiang ise, adım adım Çin liderliğinin en önemli görevlerini üstlendi: Parti Genel Sekreterliği ardından, Merkez Askeri Komisyonun (CMC) başkanı olarak, ordunun en üst düzey lideri oldu. Ve son olarak, 1993’te de Çin Devlet Başkanlığı rolünü üstlendi. Bu görevin diğerlerine göre daha sembolik olduğunu anımsatalım.
 
Beijing’i ekonomik ve diplomatik yoldan fethetti
Jiang, Şangay’dan Beijing’e transfer olduğunda, başkent siyasi çevreleri tarafından biraz da küçümseniyordu. Ulusal politikayı avucunun içine alacak bağlantılardan yoksundu. Hatta Mao Zedong’dan sonra Çin’in çehresini değiştiren diğer bir “ikonik lider” Deng Xiaoping, 1992'de Jiang'ı “ekonomik reformlarda geride kaldığı” iddiasıyla azarlamıştı bile. Deng’in “mesajını alan” Jiang, 1993'te Birinci Başkan Yardımcısı Zhu Rongji'nin de yardımıyla, kendisini ekonomik reformlara adadı. Ülkeye yabancı yatırımı teşvik etti ve Çin’in ekonomik büyümesini hızlandırarak, devlete ait çok sayıda işletmenin özelleştirilmesini sağladı. Jiang ve Zhu öncülüğünde, Çin'in tarihinde bir dönüm noktası yaşandı; 2001 yılında Dünya Ticaret Örgütü'ne katıldı.
 
İdeolojik olarak, Komünist Parti’nin halen kullanmakta olduğu iki temel kavramı geliştirdi. 1993 yılında “Sosyalist Piyasa Ekonomisi” kavramını geliştirdi ve kavram da önceki “Sosyalist Piyasa Planlı Ekonomisi”nin yerini aldı. Böylece Çin, “sosyalist bir ulus olmasına” rağmen, ekonomik reformlarına ideolojik meşruiyet de kazandırmış oldu. Ayrıca, 2000 yılında kişisel ideolojisi “Üç Temsil” adıyla olarak geliştirdi. Bu yaklaşımla, ilk kez girişimcilerin ve burjuvazinin Komünist Partiye katılmasına izin verildi. “Üç Temsil”, 2002 yılında Parti Anayasası'na da girdi.
 
Politik olarak Jiang’ın dönemi, bugüne kıyasla nispeten “açık” olarak hatırlanmasına rağmen, Komünist Parti’nin Çin toplumu üzerinde sıkı denetimi o zamanlarda sürdü. Bu kontrolün, son derece şaibeli dini bir yapı olan Falun Gong Tarikatı’nın gözetim altında tutulması gibi haklı sebepleri de vardı.
 
Buna karşılık, dış ilişkilerde, Çin’in Tiananmen sonrası izolasyonun sona ermesini de sağladı ve dünya ile ilişkileri geliştirdi. ABD ile ilişkiler çoğunlukla istikrarlıydı, ancak 1999'da Çin'in o zamanki Yugoslavya Büyükelçiliği’nin Pentagon tarafından “yanlışlıkla” bombalanması, ilişkileri gerdi. 2001'de de bir Amerikan gözetim uçağı, bir Çin savaş uçağı ile çarpıştı ve Çinli pilot öldü. Yine de Jiang, denge siyasetini sürdürmeyi başardı.
 
Liderliği esnasında, diplomasiye ağırlık verdiği bir başka kritik süreç de 1997 ve 1999'da Hong Kong ve Macau'nun Çin'e dönüşünü yönetmesi oldu.
 
2002 ve 2003'te sırasıyla Komünist Parti Lideri ve Çin Devlet Başkanı olarak Hu Jintao seçildi. Fakat, Jiang liderlik üzerindeki etkisini öyle kolay bırakmadı: 2004 yılına kadar ordunun liderliğini kimseye vermedi ve o zamana kadar siyasette kalmaya çalıştı. Sonunda, aktif görevlerini bıraksa da, 2017 kadar yakın zamanda birçok kilit pozisyona sahip olan “Şangay Fraksiyonu” adı verilen grubuyla siyasette etkisini sürdürdü.
 
Siyaset dışında Jiang, sadece Çin'de değil; dünya genelinde popüler bir kültür simgesiydi. Diğer birçok Çinli liderden farklı olarak, canlı kişiliği ve şakacı tutumu ile tanınıyordu. Çin’in sosyal medyası popüler kültüründe, bir “kurbağa” sembolize edildi. Hong Kong'daki gazetecilere, İngilizce olarak verdiği bir röportajda “çok basit, bazen naif” (“too simple, and sometimes too naive”) deyişi, internet “memes”leri arasına girdi.
 
—–
Kapak Görseli: AP