124 km’ye dayandı, Erdoğan’a dayanamadı…

Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nda yaşanan skandal sadece Taraf ve Cumhuriyet gazetelerinde yer aldı.

05.05.2015

Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu sonunda düzenlenen ödül töreninde Erdoğan’ın konuşması uzayınca İngiliz bisikletçi Mark Cavendish podyumu terk etti. İngiliz sporcuyu Erdoğan’ın korumaları podyuma geri döndürdü. 

Taraf sürmanşetten verdiği habere, “Spor değil işkence!” başlığını attı ve “Cumhurbaşkanlığı bisiklet turunun son günü yapılan törende Erdoğan, konuşmayı uzatınca dünyaca ünlü bisikletçi Mark Cavendish podyumu terk etmek istedi. Saatler süren yarışmanın ardından ayakta beklemek istemeyen ünlü sporcu, Erdoğan’ın koruması tarafından kolundan tutularak engellendi. Cavendish, zorla podyuma geri döndürüldü” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet manşetin altında yer verdiği haber için, “Nereye gidiyorsun” başlığını kullandı ve “51. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu skandallarla sona erdi. Ödüllerini almak için podyuma çıkan sporcular Erdoğan’ın uzun konuşması nedeniyle tepki gösterdi. Mark Cavendish ve Juan Pablo podyumu terk etti. Korumalar sporcuları kolundan çekerek kürsüye çağırdı” dedi.

“Saray’dan üç aşamalı plan”

Taraf gazetesi manşetinde, “Saray’dan üç aşamalı plan” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “İktidara yakın kalemlerin son dönemde sıkça gündeme getirdiği ‘muhalif sermayeye el konacak’ iddialarının altından, ekonomi yönetimini sıfırlama planı çıktı. 7 Haziran seçimlerinin ardından ekonomiyi tamamen Saray’a bağlamayı öngören plan, üç aşamadan oluşuyor. İlk aşamada ekonominin patronluğuna Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak getirilecek. İkinci aşamada SPK, İMKB, Merkez Bankası ve BDDK gibi ekonominin kilit kurumlarının tüm yöneticileri görevden alınacak. Üçüncü aşama ise muhalif sermayenin el değiştirmesini kapsıyor. Plan üzerinde Saray’ın ekonomi danışmanı Yiğit Bulut ve ekibi çalışmayı sürdürüyor” ifadeleri yer aldı.

“Meclis sebze haline döndü”

Meclis Başkanı Cemil Çiçek’in Cansu Çamlıbel ile yaptığı söyleşi Hürriyet gazetesinin manşetinde, “Meclis sebze haline döndü” başlığıyla yer aldı: “1987’den beri yer aldığı Parlamento’ya veda etmeye hazırlanan Meclis Başkanı Cemil Çiçek, ‘Bu toplumdaki gerginliğin önemli nedenlerinden biri Meclis’teki Salı toplantılarıdır’ diyor. ‘Her Salı aynı kabus yaşanıyor. Daracık bir mekanda 15-20 bin kişi. Balkonlarda korolar, sloganlar atılıyor. İçerisi Ayrancı Pazarı gibi. Kastamonu’nun sarımsağından Antalya’nın narenciyesine hepsi geliyor. Meclis sebze haline dönüyor. Grupta şarj olan vekiller, hemen ardından Genel Kurul’a geliyor, karşılıklı ‘yuh’ çekiyorlar, kimse ‘ayıptır’ demiyor. Parlamento’daki ilişkiler toplumsal barışa çok olumsuz etki yaptı. Herkes 8 Haziran sabahı özeleştiri yapmalı. Cemaatler toplumsal realite ama ülkeyi yönetmeye kalkarlarsa sıkıntı olur. Türkiye’den siyasetin yarıdan fazlası kayıt dışı. Gayet açıktır ki bakan tayininde uzunca bir dönemden beri kayıt dışı siyasi aktörlerin büyük rolü var.’” 

“En azılı suç şebekesi, polise bu kadar zarar vermezdi”

Zaman gazetesinin manşetindeki, “En azılı suç şebekesi, polise bu kadar zarar vermezdi” başlıklı haberde, eski Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven’in açıklamaları yer aldı. Haberde, “Hükümetin, darbe dönemlerini geride bırakan bir kararla emekli ettiği 1776 emniyet müdürü arasında yer alan Recep Güven, Siirt ve Diyarbakır emniyet müdürlükleri, Emniyet İstihbarat Daire Başkan Yardımcılığı yaptı. 800 ödüle sahip, sicil notu 100. Siirt ve Diyarbakır’da başarılı işlere imza attı, halkın büyük sempatisini kazandı. ‘Dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz’ sözleriyle tanındı. 17-25 Aralık sonrası görevden alınan Güven, yaşanan süreci ‘akılalmaz’ diye niteledi. Polisin, meslektaşlarına karşı organize suç şebekeleriyle işbirliği yaptığını belirterek, ‘Bazı işadamları ve gözaltına aldığımız kişiler ‘Bizden rüşvet aldığınıza dair şikayetçi olmamızı istediler’ dedi. Bu polislik değil, devlet terbiyesiyle de bağdaşmaz’ ifadesini kullandı. Ancak sürecin çok uzun sürmeyeceğini, bu kadar kurumsal dejenerasyonu devlet geleneğinin kaldırmayacağını söyledi. Teşkilattaki uzmanlaşmanın darmadağın edilmesinin güvenlik zafiyeti oluşturduğunu vurguladı” ifadelerine yer verildi.