“‘Asgari’ müşterek”
Gündemin öne çıkan haberleri Karar, Cumhuriyet ve Birgün gazetelerinin manşetindeydi.
03.05.2022
Karar gazetesinin manşetinde, “‘Asgari’ müşterek” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Kronik hale gelen ekonomik anafor milli parayı eritip enflasyonu fırlatınca milyonlar daha da fakirleşti. Gelirde hızlı geriye gidiş ortalama maaşları 6 bin lirayla açlık sınırına kadar getirdi. Ücretler yukarıda değil asgari ücret seviyesinde eşitlenince Türkiye’deki orta sınıfın artık tarihe karıştığı tescil oldu.
Türkiye’de uzun süredir izlenen politikalar hayat pahalılığını içinden çıkılmaz hale getirdi. İğneden ipliğe gelen zamlar hanelerdeki yangını büyütürken TL’nin satın alma gücü hızla düştü. Vahim gidişat ise ortalama maaşlara yansıdı. Yüksek ücret kavramı bitti. Doktorun, mühendisin de aralarında bulunduğu geniş bir kesimin brüt maaşı ortalama 6 bin lira oldu. Milyonların geliri yoksulluk sınırının üç kat altında kaldı.
Ortalama ücret ile asgari ücret neredeyse birleşti. Aylıklar adım adım gerilerken mutfaktaki yangın büyüdü. İTO geçinme endeksine göre İstanbul'da fiyatlar son bir yılda yüzde 80 arttı. Bunun içinde en yüksek oran gıdada gerçekleşti. Sebze meyvedeki fiyatların ücret artışının üç katına ulaşması dikkat çekti. Rakamlara yansıyan gidişat Türkiye'nin önündeki en büyük sorunlardan birinin bu olduğunu ortaya koydu.
Hükümetin 128 milyarlık rezervi yakarak tutmayı amaçladığı kur rekorlar kırınca ‘bu yöntemin faydası yok zararı çok’ eleştirileri yöneltilmişti. Buna rağmen arka kapıdan satışın devam ettiği ortaya çıktı. Ziraat Bankası eski Genel Müdür Yardımcısı Şenol Babuşcu, hükümetin kuru dizginlemek için aylık 12 milyar dolar sattığını savundu. Dövize Endeksli Mevduat’tan ve ihracatçılardan gelen dövize rağmen Merkez Bankası kasasında 22 milyar dolar açık olduğu dile getirildi.”
“Türkiye’yi Saray batırdı”
Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Türkiye’yi Saray batırdı” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“Türkiye ekonomisi adı konulamayan bir kriz yaşıyor. AKP, zengini zengin yapan politikalarla günü kurtarmaya çalışıyor. CHP’nin ekonomi politikalarından sorumlu genel başkan yardımcısı Faik Öztrak, “Türkiye’deki enflasyonun üçte ikisi Saray mamulü. Erdoğan’ın yanlış politikalarıyla ortaya çıktı” dedi.
İktidarın kuru dengelemek için Merkez Bankası’nın arka kapısından çok büyük miktarda döviz sattığını belirten Öztrak, ‘Sermaye hesapları açıksa bu durum dibi delik bir kovaya su dökmek gibi. 128 milyar dolar da böyle gitti. Seçime kadar garip işler yapılıyor’ dedi.”
“Zammın hası yöneticilere”
Birgün gazetesi manşetindeki, “Zammın hası yöneticilere” başlıklı haberinde, “Sene başında yöneticilere çalışanların iki katı oranında zam yapılan Kızılay’da ikinci bir zam kararı alındı. Birden çok maaş alan bürokratlarla doldurulan Kızılay’da yöneticilere yüzde 20, çalışanlara yüzde 1 zam yapıldı.
Birden çok kurumda görevlendirilerek yönetim kurulu ücretleri ve huzur hakları ile yüklü miktarda maaşlarla yaşamını sürdüren Kızılay yöneticilerinin çalışanlarına yüzde 1 zammı uygun gördüğü ortaya çıktı. 2022 başında zam dönemine girildiği süreçte, yönetici kademesinde çalışanlara yüzde 40 zam yapılan Kızılay’da işçilere ise yüzde 22 zam yapılmıştı. Enflasyon altında zam alan ve çoğunluğu sağlık personeli olan işçilerin ek zam taleplerinin dile getirildiği Kızılay’da, ek zamlar yine yöneticiler memnun etti. TBMM gündemine de taşınan iddiaya göre, enflasyon altında zam alan çalışanların mağdur olmaması için Kızılay’da yeni bir zam kararı daha alındı. Ancak bu karardan da işçiler değil, yöneticiler kârlı çıktı. CHP Ankara Milletvekili Murat Emir’in TBMM gündemine taşıdığı iddiaya göre, mart ayı sonunda yöneticiler, kendi maaşlarına yüzde 14 ile yüzde 20 arasında değişen oranlarda zam yaparken çalışanların maaşlarında yapılan ‘düzeltme’ ise yalnızca yüzde 1,2 oranındaki artışla sınırlı kaldı.
Resmi rakamlarla bile yıllık enflasyon oranının yüzde 60’ı geçmesine rağmen Kızılay gibi bir kurumda görev yapan çalışanlara layık görülen maaşların kabul edilemez düzeye ulaştığını dile getiren Emir, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle kaleme aldığı önergede, ‘Yöneticiler ile çalışanlar arasında ayrım yapılması da Kızılay’da iş barışı ve huzurunu bozan ayrı bir uygulamadır. Kızılay yöneticilerinin birden fazla maaş aldıkları da bilinmektedir. Son olarak Kızılay Başkanı’nın 13 farklı kurumdan maaş aldığı iddiaları geçtiğimiz yıl kamuoyunun gündemine gelmiştir. Diğer yönetim kurulu üyelerine bakıldığında ise neredeyse her birinin birden fazla maaş aldığı görülmektedir. Bu görevler arasında dernek yönetim kurulu üyelikleri, TİKA Başkan Yardımcılığı, Dağcılık Federasyonu Başkanlığı ve Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği gibi görevler bulunmaktadır’ dedi” ifadelerine yer verdi.