“Bakan bile geçemedi”

Cizre’ye girişlerine izin verilmeyen HDP heyeti az sayıda gazetede haber olabildi.

14.09.2015

Günlerdir sokağa çıkma yasağının devam ettiği ve sivil halkın katledildiği Cizre’ye gitmek isteyen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve bakanlar ile vekillerden oluşan heyet ilçeye sokulmadı.

Cumhuriyet, “Demirtaş ve HDP’lilerin Cizre’ye gitmelerine izin verilmedi, yürüyüş başladı” üst başlığıyla sürmanşetinde yer verdiği habere, “Bakan bile geçemedi” başlığını attı ve “Demirtaş, 40’a yakın vekille Cizre’ye yola çıktı. 2 bakanın da olduğu konvoyun yolu Midyat’ta kesilince yürüyüş başladı. HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, yaşananları Gazze ablukasına benzeterek ‘Mardin’den çıkışımıza izin verilmiyor. Barış konvoyu Cizre’ye ulaşmalıdır. 6 gündür Cizre’de Gazze ablukası uygulanıyor’ dedi. Cizre’de 7 çocuk annesi Meryem Süme’nin polis kurşunuyla öldürüldüğü belirtilirken sağlık sorunları bulunan 80 yaşındaki İbrahim Çiçek’in, ambulans gelmediği için yaşamını yitirdiği ifade edildi” dedi. 

Zaman ön sayfasının altındaki habere, “Cizre’de ölmek kolay, toprağa verilmek zor!” başlığını attı ve “Şırnak’ın Cizre ilçesinde geçtiğimiz cuma ilan edilen sokağa çıkma yasağı devam ediyor. Şehirde yaşayan yaklaşık 140 bin kişinin yiyecek, su ve ilaç sıkıntısı had safhaya ulaştı. Telefon ve internetin kesik olduğu ilçenin büyük bölümünde elektrik yok. Hastaneye gidemeyen 73 diyaliz hastası hayati riskle karşı karşıya. Bazı hasta yakınları, sopaların başına beyaz bayrak bağlayarak, yakınlarını el arabasıyla hastaneye götürmeye çalışıyor. Hayatını kaybedenlerin toprağa verilememesi, naaşları derin dondurucuda bekletmek zorunda kalmaları ise cenaze yakınlarını kahrediyor. Öte yandan HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın konvoyu, Cizre’ye gidişlerine izin verilmeyeceği bildirilerek Mardin Midyat’ta güvenlik güçlerince durduruldu. Bunun üzerine heyet araçlardan inerek Cizre’ye doğru yürüyüşe geçti” ifadelerini kullandı.

Taraf birinci sayfasında resim altında yer verdiği haberde, “HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş öncülüğündeki heyet yedi gündür sokağa çıkma yasağının devam ettiği Cizre’ye alınmadı” ifadelerine yer verdi. 

Bugün gazetesi ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “HDP’liler Cizre’ye yürüyor” başlığını attı ve “Cizre’de sokağa çıkma yasağına dikkat çekmek için ilçeye gitmek isteyen HDP’li vekillerin konvoyuna izin verilmedi. İki bakanın da yer aldığı konvoy, araçları bırakıp yürüyüşe geçti. Selahattin Demirtaş, ‘Önceliğimiz seçim değil barış. Kanı durdurmak istiyoruz. Koltuk mu oy mu gider buna bakmıyoruz’ dedi” ifadelerine yer verdi.

Star manşetinde, “Cizre planı” başlığını kullandı ve “6-8 Ekim katliamının mimarı Demirtaş, isabetli operasyonlarla köşeye sıkışan ve binlerce militanını kaybeden PKK’ya can simidi olmak için harekete geçti. Tabanına ‘sokakları yakın’ emrini verdi, kıstırılan teröristleri kurtarmak için HDP’li 2 bakanı yanına alarak Cizre’ye gitmek istedi” dedi.

Yeni Şafak habere manşetin yanında resim altında, “HDP’lilere izin yok” başlığıyla yer verdi ve “Sokağa çıkma yasağına rağmen Cizre’ye gitmeye çalışan HDP’li bakanlar, Demirtaş ve vekillerden oluşan heyete izin verilmedi” ifadelerini kullandı. 

“Şehit cenazesinde ‘400 vekil tepkisi”

Dağlıca ve Iğdır’da hayatını kaybedenlerin cenazesinde Erdoğan ve AKP hükümetine büyük tepki gösterildi. 

Cumhuriyet sürmanşetinde yer verdiği haber için, “Şehit cenazesinde ‘400 vekil’ tepkisi” başlığını kullandı ve “Iğdır’da şehit olan polislerden Fehmi Şahin ve Ali Koç Ankara’da toprağa verildi. Erdoğan törende şehidin oğlu Yağız Şahin’in önüne geçti. CHP lideri Kılıçdaroğlu ile tokalaşmayan ve yüzüne bakmayan Erdoğan, cenaze namazı sonunda selam verilirken de iki tarafa bakmayı unuttu. Iğdır’da şehit olan polis Haluk Varlı’nın cenaze töreninde amcaoğlu Ahmet Varlı, Erdoğan’ın çelenginin kaldırılmasını isteyerek ‘400 vekil için bunlar yaşandı’ dedi. İbrahim Derindere, Yalçın Palık ve Kadir Özkara’nın cenaze törenlerinde ‘Tayyip oğlunu askere gönder’ sloganları atıldı” dedi.   

Zaman manşetten verdiği habere, “Anadolu’nun feryadı” başlığını attı: “Iğdır’da şehit düşen polisin annesi: Şehit polis Fehmi Şahin’in cenaze namazına, yakın korumalığını yaptığı Abdullah Gül de katıldı. Acılı anne Nezahat Şahin, taziyede bulunan Gül’e ‘Niye oğlumu yanında götürmedin?’ dedi. ‘Oğlum herkesi korudu ama onu koruyamadılar’ diye ağıt yaktı. Dağlıca şehidinin cenazesine katılan anneler: Onların yavruları kuş tüyü yataklarda yatarken bizimkiler ana baba yüzü görmedi. Hani analar ağlamayacaktı? Saray’daki ne söz verdi. Ne oldu da 7 Haziran sonrası analar ağlamaya başladı. Ocaklarımıza ateş düşürdüler, onlarında ocağına ateş düşsün. Iğdır şehidi başkomiserin eşi: Helal etmiyorum kocamın kanını. Hiç uğruna gitti hepsi, nereyi kazandık şimdi? Şehit ailelerine ceza veriyorlarmış, bana da versinler. Başbakanım gel bana da ceza ver. Şehit eşiyim, beni de alın. Kim sorumluysa hepsinin ciğeri yansın. Iğdır başlarına göçsün.”    

“Diyarbakır Başsavcılığı’ndan Demirtaş’a soruşturma”

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında soruşturma başlatıldı.

Sabah haberi birinci sayfasının altından, “Selahattin Demirtaş’a terör soruşturması” başlığıyla anonsladı.

Milliyet ön sayfasının altından anonsladığı habere, “Diyarbakır Başsavcılığı’ndan Demirtaş’a soruşturma” başlığını attı.

“Gazeteci Mehmet Baransu’yu ‘yalan’ dedikleri belgeyle suçluyorlar”

“Gülen’i bitirme kararı 2004’te MGK’da alındı” haberi nedeniyle hakkında dava çılan gazeteci Mehmet Baransu’nun yargılanmasına devam edildi.

Taraf sürmanşetten verdiği haber için, “Yargılanmaktan korkuyorlar” başlığını kullandı ve “‘Gülen’i bitirme kararı 2004’te MGK’da alındı’ haberi nedeniyle hakkında açılan davada savunma yapan Taraf Gazetesi Yazarı Mehmet Baransu, ‘Belgeyi bakanlar kabul ediyor, MGK yalanlıyor. 28 Şubat’taki gibi ileride yargılanmaktan korktukları için belgeyi kabul edemiyorlar, mahkeme yanıltılıyor’ dedi. Mahkeme, haberle ilgili MGK’da adli ve idari herhangi bir soruşturma başlatılıp başlatılmadığının sorulmasına karar vererek duruşmayı erteledi” ifadelerine yer verdi.  

Zaman ön sayfasının altında yer ayırdığı habere, “Gazeteci Baransu’yu ‘yalan’ dedikleri belgeyle suçluyorlar” başlığını attı: “Tutuklu Mehmet Baransu’nun ‘Gülen’i bitirme kararı 2004’te MGK’da alındı’ başlıklı haberiyle ilgili davanın dünkü duruşmasında ilginç bir ayrıntı ortaya çıktı. MGK avukatı, önce devletin gizli belgelerinin ifşa edildiğini söyledi, ardından haberin yalan olduğunu savundu. Baransu’nun ‘yalan’ denilen belgeyle suçlandığı kayıtlara geçti. Baransu, ‘Yargılanacaklarını biliyorlar’ dedi.”

“Saray’ın yeniçerileri”

Taraf gazetesinin manşetinde, “Saray’ın yeniçerileri” başlıklı haber yer aldı: “Kamuoyunda büyük korku yaratan ‘Kara Salı’nın ardından MHP ve CHP’den gelen açıklamalar, gözleri Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen Osmanlı Ocakları’na çevirdi. Gürsel Tekin, CHP’nin Sincan İlçe Başkanlığı’na saldıranların, kendilerinden Osmanlı Ocakları diye bahseden kişiler olduklarını söyledi. Genel Başkanlığını Kadir Canpolat’ın yürüttüğü Osmanlı Ocakları, Tayyip Erdoğan’dan, Meclis Başkanı’na kadar devletin tepesiyle rahatlıkla görüşüyor. Canpolat’ın ismi, Hrant Dink cinayeti ve Papa 16. Benedictus’a yönelik saldırı hazırlığında da geçmişti.” 

“Almanya dört bin konuşma dinlemiş”

Hürriyet gazetesinin ön sayfasının altında, “Almanya dört bin konuşma dinlemiş” başlıklı haber yer aldı. Haberde, “Almanya’da Türkiye adına casusluk yapmakla suçlanan Muhammed Taha Gergerlioğlu, Göksel Güler ve Ahmet Duran Yüksel dün hakim önüne çıktı. Sanıkların 4 bin telefon görüşmesinin Alman polisi tarafından dinlendiği belirtiliyor. Gergerlioğlu MİT’in yöneticisi olmak ve diğer sanıklarla Türk hükümetine muhalif gruplar, terör örgüt PKK, Gülen cemaati, Yezidiler ve Aleviler hakkında bilgi toplamakla suçlanıyor” ifadelerine yer verildi.