“Baransu’ya dava saçmalık”

Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi, gazeteci Mehmet Baransu’nun derhal serbest bırakılmasını istedi. ABD Dışişleri Bakanlığı ise “kaygılı” olduklarını dile getirdi.  
       
Taraf haberi, “‘Derhal serbest bırakın’ çağrısı” başlığıyla sürmanşetten verdi: “ABD Dışişleri Sözcüsü Marie Harf, Mehmet Baransu’nun tutuklanmasına tepki gösterdi. Harf, ‘Türkiye’de adalete erişim fikir özgürlüğü ve gazetecilerin özgürce çalışabilmelerine ilişkin endişelerimiz sürüyor’ dedi. Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi, Baransu’nun acilen serbest bırakılmasını istedi. Baransu’nun avukatı Sakallı da, ‘Tutuklama hukuka aykırı. Müvekkilim üzerinden bütün basına gözdağı veriliyor’ dedi.”

Zaman manşetin yanında yer verdiği habere, “Kaygılıyız” başlığını attı: “ABD Dışişleri Bakanlığı, gazeteci Mehmet Baransu’nun tutuklanmasıyla ilgili adil yargı ve demokrasi vurgusu yaparak kaygılı olduklarını açıkladı. Basın toplantısında soruları cevaplayan Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Marie Harf, ‘Daha önce de belirttiğimiz gibi her operasyon adil, şeffaf ve demokratik yöntemler ile yürütülmeli. Bununla birlikte adil yargı ve etkili adalete erişim yönündeki kaygılarımız sürüyor’ dedi. Türkiye’de ifade özgürlüğü ve gazetecilerin görevini bağımsız şekilde yerine getirmeleri konusunda da kaygılarının sürdüğünü vurguladı.”  
   
Bugün gazetesi sürmanşetinde yer ayırdığı haber için, “‘Adil yargı ve özgürlükler konusunda kaygılıyız” başlığını kullandı ve “Gazeteci Mehmet Baransu’nun tutuklanması ABD’de kaygıyla karşılandı. Dışişleri Sözcüsü Marie Harf, ‘Adil yargı, adalete erişim, ifade özgürlüğü ve gazetecilerin görevlerini bağımsız bir şekilde yerine getirmeleri konusunda kaygılarımız sürüyor’ dedi” ifadelerine yer verdi. Gazete, CPJ’nin Mehmet Baransu’nun serbest bırakılmasına yönelik çağrısına ise yine sürmanşetinde, “Baransu’ya dava saçmalık” başlığıyla gördü.

“Yandaş medyada Kabataş paniği”

Yandaş köşe yazarlarının bir kısmı, dünkü köşe yazılarında ortak başlıkla “Kabataş yalanı”na sahip çıktı. Taraf işin iç yüzünü birinci sayfasına taşırken, Birgün gazetesi yandaşlara, “ Diliniz yalan, vicdanınız kara” diye seslendi.  

Taraf sürmanşetindeki habere, “Yandaş Medyada Kabataş paniği” başlığını attı ve “Kabataş yalanının seçim öncesi ortaya çıkması iktidarı korkuttu. AKP yönetimi, 30 yandaş yazara ‘Kabataş’ı savunma görevi verdi. Kabataş yalanını çürüten beş delili açıklayan Taraf, ‘Baskı altındaki savcılar dosyayı kapatmak için seçim sonrasını bekliyor’ diye yazınca AKP paniğe kapıldı ve 30 yandaş köşe yazarına savunma görevi verdi. Bunlardan 13’ü dün ‘Diliniz kaba, vicdanınız taş’ ortak başlığıyla yazılar kaleme aldı. Gezi’de üzeri çıplak, deri pantolonlu 70-100 erkeğin kendisini taciz ettiğini öne süren gelin Zehra D.’nin de konuşmaması için takibe alındığı öğrenildi. Aileden birinin konuşmasından endişe ediliyor” dedi.  

Birgün habere sürmanşetinde, “Diliniz yalan, vicdanınız kara” başlığıyla yer ayırdı: “Havuz medyası bir ilke daha imza attı. Sabah, Star, Akşam, Yeni Akit, Türkiye ve Yeni Şafak’tan 14 köşe yazarı ‘Kabataş yalanı’na sahip çıkarak dünkü yazılarında, ‘Diliniz KABA, yüreğiniz TAŞ” başlığını kullandı.” 
Cumhuriyet haberi, “Yandaş dayanışma” başlığıyla birinci sayfasının altında gördü ve “Yandaş medyadaki manşet ortaklığı köşe yazısı ortaklığını da başlattı. 12 köşe yazarı yazılarına, ‘Diliniz KABA, vicdanınız TAŞ’ başlığını koydu” dedi.

“Muhteşem dönüşüm”

Hürriyet gazetesinin manşetindeki, “Muhteşem dönüşüm” başlıklı haberde, “Eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ve ailesinin 2013’te İstanbul’da 42 milyon liraya aldığı arsa, üzerindeki metruk bina için kentsel dönüşüme sokuldu. Aile yapılacak inşaattan 114.4 milyon TL alacak” ifadeleri yer aldı.

“Bilal’e anlatır gibi…”

Birgün gazetesi, doların yükselişinin nedenlerini manşetinden, “Bilal’e anlatır gibi AKP’ye anlatıyoruz” başlığıyla verdi: “1-İki yıl öncesine kadar ABD Merkez Bankası (Fed) dolar basıp gelişmekte olan ülkelere paralar geldikçe bunu ekonomi başarısı olarak sundunuz. 2- Fed, muslukları kesip dolarları kendi ülkesine toplamaya başlayınca ekonomiden para çıkışı oldu. Bunu paralele, darbeye bağladınız. 3-Ekonomiye dolar girdiği dönemlerde yatırıma değil, tüketime, harcamaya, ranta prim verdiniz; deniz bitince de şaşırıp kaldınız. 4-Yolsuzluklarınızla sıcak parayı cebe attınız. Ekonomiye siyasi operasyon/müdahale görüntüsü çizerek yatırımcıyı da kaçırdınız. 5-Çok sevdiğiniz inşaat sektörü büyüsün, rant projeleri gelişsin diye faiz indirmek istediniz. Ancak döviz çıkışını hızlandırıp doları yukarı fırlattınız. 6-Merkez Bankası’na ‘Faiz indir” baskısı yaparken öte yandan enflasyonun yükselişini görmediniz. Gıda fiyatlarının yükselişini gözünüzü kapattınız. 7-Bu yaptıklarınızla faizi indirecek ortamı da ortadan kaldırdınız. Faiz indiği anda doların daha da yükseleceğini çok geç anladınız. 8-Hırslarınız, rant duygularınız, her seçim öncesi oy için uydurduğunuz rezalet çılgın projelerinizle ülkeyi batırdınız. Umarız yargılanırsınız!”