“Bir 23 yıl daha yok”

​Karar, Birgün ve Evrensel, 17 Ağustos depremini ve 23 yıldır alınamayan önlemleri manşete taşıdı.

17.08.2022

Karar gazetesinin manşetinde, “Bir 23 yıl daha yok” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“17 Ağustos’un ardından her yıl depreme hazırlık uyarıları yapıldı, raporlar yazıldı. Ancak geçen sürede beklenen felakete yönelik atılan adımlar bile geriye gitti. Toplanma alanlarına AVM yapıldı, deprem konteynerları kaldırıldı, park yasakları bitti. Kaynaklar kentsel dönüşüm yerine yeni inşaat alanlarına gitti. Her şeye rağmen uzmanlar malum uyarıyı bir kez daha tekrarladı: İstanbul için son evredeyiz.

Büyük acıların yaşandığı Marmara depreminin ardından yeni felaketlere hazırlık için kararlılık mesajları verildi. Ancak kapıdaki tehlike çabuk unutuldu. 17 Ağustos’un 23’üncü yılındaki tablo depreme hazırlıkta hâlâ ciddi eksikler olduğunu gösterdi. İBB Başkanı, kentsel dönüşüm için harcanması gereken 85 milyar TL’nin rant projeleriyle hiç edildiğini ileri sürdü. Afet yasasının bu amaçla kullanıldığını savundu.

İstanbul’da son evreye girildiğini hatırlatan Prof. Dr. Naci Görür ‘7.2-7.6’lık deprem söz konusu. Hükümet başka hiçbir projeye para harcamadan İstanbul’u hazırlamalı’ uyarısı yaptı. Deprem Güçlendirme Derneği Başkanı Sinan Türkkan, 600 bin çürük yapı için seferberlik başlatılması çağrısı yaptı. AKUT Başkanı Recep Şalcı da ‘2003’ten önceki binalar çok riskli. Yapmamız gereken ilk şey yapı stoğunu yenilemek’ dedi.”

“Çürük viyadükle depreme hazırız!”

Birgün gazetesi manşetinde, “Çürük viyadükle depreme hazırız!” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“17 Ağustos 1999’da gerçekleşen Gölcük Depremi'nin üzerinden 23 yıl geçti. Merkez üssü Kocaeli Gölcük olan 7,4 büyüklüğündeki deprem İstanbul, Bolu, Bursa, Eskişehir, Kocaeli, Sakarya ve Yalova'da can ve mal kaybına neden oldu. Resmi kayıtlara göre 17 bin 480 kişinin hayatını kaybettiği depremde fay hattının ortasının kırılması olası 'Büyük Marmara Depremi'nin ne zaman meydana geleceğiyle ilgili endişe yaratıyor. Büyük depremin beklenmesine rağmen İstanbul'da birçok vatandaş riskli binalarda yaşamlarını sürdürmeye korkarak devam ediyor. Fatih, Sultangazi, Bağcılar, Bahçelievler gibi ilçelerde kolonları hasarlı, demirleri çürümüş ve paslı 40 yaşın üstünde birçok bina bulunuyor.

Yaklaşık 200 bin kişinin evsiz kaldığı, 66 bin 441 konut ve 10 bin 901 işyerinin yıkıldığı depremden 16 milyona yakın kişi değişik düzeylerde etkilendi, 285 bin 211 konut ve 42 bin 902 işyerinde hasar tespit edildi. İstanbul'da 1880 kişinin yaralandığı depremde 41 bine yakın konut ve işyerinde hasar oluştu, 18 bin 162 konut orta ve ağır şiddetteki hasar yüzünden oturulamaz hale geldi. Kentte ayrıca 3 bin 171 okuldan 820'si hasar gördü. Bunların 118'i orta, 13'ü ağır hasarlı olarak belirlendi. İstanbul'daki 10 bine yakın kamu binasının 1137'sinde az, 387'sinde orta, 37'sinde ise ağır hasar oluştu. İstanbul'da depremden en çok zarar gören yer Avcılar oldu. İlçede 270 kişi hayatını kaybederken yüzlerce kişi de yaralandı. 1823 konut ve 326 işyerinin yıkıldığı ya da ağır hasar gördüğü ilçede, 5 bin 106 konut ve 872 iş yerinde orta hasar, 3 bin 685 konut ve 461 işyerinde hafif hasar meydana geldi. Kocaeli ve Sakarya ise ülkenin önemli sanayi kentleriyken bu özellikleri azaldı. Birçok fabrika bu kentlerden taşınmak zorunda kaldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu önceki gün yaptığı konuşmada depremin gerçekleşmesi durumunda büyük bir felaketle karşılaşabileceğimizi açıkladı. İmamoğlu’nun açıklamasına göre İstanbul’da 500 bine yakın orta hasarlı, 90 bine yakın ağır ve çok ağır hasarlı bina bulunuyor. Ayrıca yine İmamoğlu’nun açıklamasına göre kentteki 318 binanın acil yıkılması gerekiyor.”

“Fay hazır, ülke değil!”

Evrensel gazetesi manşetindeki, “Fay hazır, ülke değil!” başlıklı haberinde, “On binlerce insanın öldüğü Marmara depreminin üzerinden 23 yıl geçti. İstanbul’da minimum 7.2, maksimum 7.6 büyüklüğünde deprem bekleyen uzmanlar, depreme ilişkin önlem alınmadığına dikkat çekti.

Türkiye’de bütüncül bir afet yönetim yaklaşımı olmadığını söyleyen Jeoloji Mühendisler Odası Genel Başkanı Hüseyin Alan, ‘Deprem, sel, taşkın, heyelan gibi doğa kaynaklı olayların afete dönüşmemesi için merkezi yönetim ile yerel yönetimler iletişim içinde olmalı, gerekli yasal düzenlemeler yapılmalı ve meslek odalarına kulak verilmeli’ dedi.

23 yıl önce yaşanan büyük depremin hemen ardından İstanbul depreminin 30 yıl içinde gerçekleşeceği tahminlerini hatırlatan Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, ‘İşin son evresine geldik. Marmara’nın altındaki fay kırıldığı takdirde minimum 7.2, maksimum 7.6 büyüklüğünde deprem üretir. Zaman azalıyor’ dedi” ifadelerine yer verdi.

“AKP IŞİD’in izinde”

Yeni Yaşam gazetesinin manşetinde, “AKP IŞİD’in izinde” başlıklı haber yer aldı:

“Tahran ve Soçi zirvelerinden sonra Türkiye ve bağlı paramiliter gruplar, Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük yeni bir saldırı dalgası başlattı. 2014 yılında IŞİD’in saldırdığı ve ilk kent yenilgisini aldığı Kobanê, dün ağır bombardımana tutuldu. Kent merkezi ve köylerin hedef alındığı saldırılarda 1 çocuk yaşamını yitirdi, 3 kişi de yaralandı. Saldırılarda, 12 yaşındaki bir çocuk yaşamını yitirdi, çok sayıda yaralı var. 

Şehir merkezi ve etrafının yanı sıra, Kobanê’nin köyleri ve Hesekê Kantonu’nun Zirgan ilçesi de bombalandı. Bombardımanda bir çocuk yaralandı. Tirbespiyê’nin Rotan köyünde bulunan Süryani Soronto Güçler Akademisi’nin çevresi top saldırısıyla hedef alındı. Ayrıca Türkiye, Minbic’in kuzeyindeki köyleri ve Efrîn’in Şêrawa ilçesini de bombaladı. Bu bölgelerde de çok sayıda yaralı bulunuyor.”

“Sofradan beş ekmek eksildi”

Cumhuriyet gazetesi manşetinde, “Sofradan beş ekmek eksildi” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:

“Kur korumalı mevduatla (KKM) ilgili tartışmalar bitmiyor. Hazine’den yapılan yedi aylık 60.6 milyar TL’lik ödemeye 10.2 milyar TL’lik vergi istisnaları eklenince rakam 70 milyar TL’yi geçti. Sır gibi saklanan Merkez Bankası’ndan çıkan para ile gerçek rakamın 100 milyar TL’yi bulduğu belirtiliyor.

Hazine ve Maliye Bakanı Nebati’nin ‘Eleştirende kötü niyet ararım’ dediği KKM’de yurttaşın cebinden beş ayda resmi rakama göre günde 27.5 TL çıktı. Şimdiye kadar yurttaşın cebinden 829 lira alınırken ekonomik krizle boğuşan dört kişilik bir ailenin kaybı 3 bin 316 TL oldu.”