“Bombayı biliyorlardı”

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, “Bombayı biliyorlardı” başlıklı haber yer aldı. “Ankara Garı saldırısıyla ilgili müfettiş raporunda büyük skandallar var” üst başlığıyla verilen haberde, “10 Ekim’deki patlamadan 25 gün önce, IŞİD’in eylem yapacağına dair TEM Daire Başkanlığı ve İstihbarat Daire Başkanlığı’ndan gelen istihbaratı, Ankara Terörle Mücadele C Şubesi Müdürü Hüseyin Özgür Gür’ün üstlerine ve miting önlemi alan Güvenlik Şube’ye iletmediği ortaya çıktı. Raporda o tarihteki Ankara Emniyet Müdürü ile TEM, Güvenlik ve İstihbarat Şube müdürlerinin de ihmalden soruşturulması gerektiği belirtildi. Raporda, Hüseyin Özgür Gür’ün ağır ihmaline dikkat çekildi. O tarihteki Ankara Emniyet Müdürü Kartal da önlem almamakla suçlandı. 1 Ocak-10 Ekim arasında polis ve MİT’in canlı bombalara ilişkin 62 ayrı istihbarat notu olduğu bilgisi yer aldı. Son istihbaratta canlı bomba Yunus Alagöz’ün adı vardı” ifadeleri kullanıldı.   

Evrensel gazetesinin sürmanşetindeki, “İşte yok denen katliam istihbaratı” başlıklı haberde ise, “Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’nın Ankara’daki 10 Ekim Katliamı’yla ilgili ‘gizli’ ibareli istihbarat yazısına Evrensel ulaştı. 10 Ekim sabahı saat 09.28’da TEM Daire Başkanlığı’na gönderilen yazı, 10.04’te yaşanan katliamdan ancak 4 saat sonra Ankara Emniyeti’ne iletildi! Yazıya göre İçişleri Bakanlığı, aralarında bombacı Yunus Emre Alagöz’ün de bulunduğu üç ismin sansasyonel eylemler yapabilecekleri yönündeki istihbarata çok önceden sahipmiş. Katliamın soruşturmasında ifadesi alınan emniyet yetkilileri kendilerine hiçbir istihbarat ulaşmadığını öne sürmüşlerdi. Belgeye göre ise İçişleri Bakanlığı, Emniyet ve Ankara Valiliği katliamı gerçekleştirenlerin her adımını takip etti. Hacı Yusuf Kızılbay, Mehmet İşik ve bombacı Yunus Emre Alagöz’ün aileleriyle helalleştiklerinin bile tespit edildiği ortaya çıktı. Üstelik 31 Temmuz 2015 tarihli başka bir yazıda da, Ankara’nın IŞİD eylemleri için baş hedef olduğu belirtiliyordu” ifadelerine yer verildi.   

“Utanç satırları”

Hürriyet gazetesinin manşetinde, “Utanç satırları” başlıklı haber yer aldı: “Hürriyet Karaman’da 10 erkek öğrenciye yıllarca tecavüz eden öğretmen Muharrem B. hakkında hazırlanan iddianameye ulaştı. Mağdur çocuklar, 2002-2004 doğumlu. Cinsel istismara uğradıkları yıllar 2012-2015 arası. Birine hayvan pornosu dahi izletmiş. İstismar sistemli görünmüyor. 2012’de istismar ettiği bir çocuğa, aradan üç yıl geçtikten sonra 2015’te de istismarda bulunmuş. İddianame tamamen öğretmen hakkında hazırlanmış. Ensar Vakfı sadece bir kez, bir çocuğun ‘Hocam bana 2012’de bir akşam Ensar yurdunda istismarda bulundu’ cümlesinde geçiyor. 9 çocuğun hepsi, cinsel saldırı mekanı olarak Karaman KAİMDER evlerini adres gösteriyor. Öğretmen sadece 4 çocuğu istismarda bulunduğunu kabul ediyor.”     

Kılıçdaroğlu kaldığı yerden devam

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısındaki konuşmasında Ensar Vakfı’yla ilgili çarpıcı açıklamalar yaparken, hükümete ve Saray’a yolsuzlukla ilgili çarpıcı bir soru sordu: “Hırsızların altına yattınız mı, yatmadınız mı?”     

Cumhuriyet manşetin altındaki habere, “Taciz Vakfı” başlığını attı. “CHP lideri Kılıçdaroğlu Ensar’daki cinsel istismarların dökümünü çıkardı” üst başlığıyla verilen haberde, “Karaman’daki tecavüzlerin tek olmadığını örneklerle anlatan Kılıçdaroğlu, ‘Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlar koro halinde çocukları değil, Ensar Vakfı’nı savundu’ dedi. CHP lideri, Ramazanoğlu’na yönelik sözlerinin arkasında olduğunu belirtti” ifadeleri yer aldı.  

Birgün gazetesi, “Kılıçdaroğlu, AKP’ye Ensar Vakfı’yla ilgili kritik sorular yöneltti” üst başlığıyla manşetten verdiği haber için, “Bu sorulardan kaçamazsınız” başlığını kullandı: “1-Anayasa’ya göre ilk ve ortaöğretimde yurt açma yetkisi sadece MEB’indir. Bu yetkiyi Ensar’a nasıl verdiniz? 2-Bu yurtlar için bugüne kadar bir soruşturma açıldı mı? Madem kaçak, bunlar için bir soruşturma açıldı mı? 3-Milli Eğitim Müdürü ‘Bu kurumlara ait Karaman’da ev bulunmamaktadır’ diyor. Yalan söylüyor. Bu müdür görevinde midir? 4-Ensar Vakfı Başkanı, ‘Bu zat 2013’te beş ay bizimle çalıştı’ diyor. O çocuklara istismarın 2011 yılında yapıldığı ifadelerle sabit. 5-Türkiye genelinde bu evlerden kaç tane var? 6- Yoksul ailelerin barınması görevi Milli Eğitime verildi. Bakanlık bugüne kadar hiçbir ev yapmamıştır. Ne oldu, paranız mı yok?”

Sözcü gazetesi habere manşetin üstünde, “Hırsızların altına yattınız mı?” başlığıyla yer ayırdı ve “Kemal Kılıçdaroğlu, AKP iktidarına bu soruyla yüklendi. Kendisine ‘çırak’ diyen Erdoğan’a da, ‘Ben Atatürk’ün, Ecevit’in çırağıyım. Sen hırsızların ustasısın’ karşılığını verdi” ifadelerini kullandı.

Sabah gazetesi manşetin yanındaki habere, “Kılıçdaroğlu çirkeflikte dip yaptı” başlığını attı ve “CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında çirkin ifadeler kullanarak kendi seviyesizlik sınırını da aştı. Kılıçdaroğlu, Aile Bakanı Ramazanoğlu için kullandığı ve toplumda infiale yol açan ifadeleri daha da sertleştirerek, siyaseti kirletmeye devam etti” dedi. 

Yeni Şafak habere manşetin altında, “Yine rezalet” başlığıyla yer verdi. Haberde, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Aile Bakanı’na yönelik çirkin ifadeleri nedeniyle tepki gören CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu üslubunu daha da bozdu. Kılıçdaroğlu, ‘Hırsızların altına yattılar mı yatmadılar mı? Kim hırsızın önüne yatarsa karşısında beni bulur… Benim vicdanım rahat’ dedi” ifadeleri yer aldı.

Star gazetesi birinci sayfasının altındaki habere, “Biiiiiiiiiiiiiip!” başlığını attı ve “CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Aile Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik ağır hakaretlerinin ardından dün de sansürlenecek ifadelerle hükümete küfretti. Kılıçdaroğlu’na sosyal medyadan tepki yağdı” dedi.

Akşam gazetesi haberi ön sayfasının altından, “Terbiyesizlikte zirve yaptı” başlığıyla verdi.

Hürriyet gazetesi Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarını manşetin yanından, “O kaçak yurtları nasıl açtılar” başlığıyla anonsladı.