“Bu kadar acele niye”
Karar gazetesi, Atatürk Havalimanı’yla ilgili tartışmaları manşetten okuyucularıyla paylaştı.
19.05.2022
Karar gazetesinin manşetinde, “Bu kadar acele niye” başlıklı haber yer aldı. Haberde şu ifadeler kullanıldı:
“Atatürk Havalimanı’nın millet bahçesine çevrileceğinin duyurulmasından sonra daha imar planları bile oluşturulmadan apar topar yıkım süreci başladı. İş makinelerinin ise milyar dolarlık pistlere sözleşme tarihinden günler önce girdiği ortaya çıktı. ‘Ne getirir ne götürür’ planlaması yapılmadan devlet kaynaklarıyla girişilen yıkım kamuoyunda rahatsızlık yarattı.
İstanbul Havalimanı’nın inşasıyla birlikte Atatürk Havalimanı’nda hızlı yıkımın başlaması tartışma yarattı. İhaleyi alan şirkete ait iş makineleri 14 Mayıs’ta piste girmesine rağmen İBB Başkanı İmamoğlu, belge gösterip sözleşmenin iki gün sonra imzalandığını duyurdu. Müteahhit firma ve sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Pelin Pınar Giritlioğlu da millet bahçesi projesinde plan olmadan ihale yapıldığını vurguladı.
İstanbul’un kent anayasası sayılan imar planlarında AHL’nin millet bahçesi olacağına dair bir karar bulunmadığını belirten Doç. Dr. Giritlioğlu ‘Yani imar revizyonu yok. Plansız, kapalı kapılar arkasında hayata geçirilen bir proje’ dedi. Muhalefetin ‘İstanbul Havalimanı Körfez’e satılacak. Onlar da rakip istemediği için hükümet yıkımı bitirmek istiyor’ iddiası ortadayken sürecin hızlandırılması soru işaretlerine neden oldu.”
“SADAT’ı tanımıyormuş”
Cumhuriyet gazetesi manşetin altında, “SADAT’ı tanımıyormuş” başlıklı habere yer verdi. Haberde şöyle denildi:
“Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha önce Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki Güvenlik Zirvesi’nde SADAT’ın kurucusu Adnan Tanrıverdi ile aynı masada bulunduğu fotoğraflara karşın ‘SADAT’ın yöneticileriyle, kendileriyle yakından uzaktan hiçbir alakasının olmadığını’ savundu.”
“Gençlik cenderede”
Evrensel gazetesi manşetindeki, “Gençlik cenderede” başlıklı haberinde, “Gençler, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını yoğun işsizlik, ağır sömürü, koyulaşan gericilik, artan borç ve geleceksizlik kaygısıyla karşıladı.
DİSK-Ar hazırladığı raporla gençlerin durumunu ortaya koydu:
-Genç işsizlik oranı yüzde 41. Her dört gençten biri ne eğitimde ne istihdamda!
-Üniversite mezunları da dahil çalışan gençlerin çoğu asgari ücrete mahkum.
-Genç işsizliği AKP döneminde 5 puan arttı, çalışanlar da geçinemez hale geldi.
Liseliler: Boğuluyoruz
-Aldığımız eğitim niteliksiz, dershaneye gitmeden üniversite hayal.
-Laboratuvar, kütüphane yok mescit var, gelecek kaygımız yoğun.
-Meslek liseliler öfkeli: Stajda çalışma koşulları ağır, sömürü yoğun.
-Ekonomik zorluk katlanıyor, şiddet ve akran zorbalığı artıyor” ifadelerine yer verdi.
“Zenginin kaçırdığı vergiyi halk ödedi”
Birgün gazetesi manşetin altındaki, “Zenginin kaçırdığı vergiyi halk ödedi” başlıklı haberinde, “Hayat pahalılığının yanı sıra ödediği dolaylı ve dolaysız vergilerle daha da yoksullaşan ücretlilerden vergilerini, kaynağından son kuruşuna kadar tahsil eden devlet, diğer vergi mükelleflerinin kaçırdığı milyarlarca liralık verginin peşine aynı ısrarla düşmüyor. 2021 yılında 3,2 milyon vergi mükellefinden şüpheli olan sadece 54 bini incelendi ve bunlara 51 milyar TL ceza kesildi.
2021 yılında Vergi Denetleme Kurulu 54 bin 65 mükellefi inceledi. Toplam 3 milyon 221 bin vergi mükellefinin yüzde 1,68’ini oluşturan bu mükelleflerin incelenmelerinin sonunda alınması gereken toplam vergi tutarı 24,2 milyar lira, kesilmesi önerilen toplam ceza tutarı ise 50,8 milyar lira oldu. Kaçırıldığı tespit edilen verginin 10 milyar TL’si sektörel vergi incelemeleri, 300 milyon TL’si vergi iade incelemeleri, 14 milyar TL’si de vergi kaçakçılığı incelemeleri sonucu belirlendi.
2021 yılında mükellef başına tarhı istenilen vergi tutarı bir önceki yıla göre yüzde 14,39 azalırken kesilmesi önerilen ceza tutarı ise bir önceki yıla göre yüzde 10,97 arttı.
İncelemeler sonucunda denetim elemanları 66,2 milyar TL’lik verginin eksik ödendiğini tespit etti. Mükellefin kendi beyanı üzerinden ödediği vergi ile inceleme elemanının tespit ettiği vergi arasında tespit edilen 66,2 milyar TL’lik matrah farkının yüzde 58’i olan 18,1 milyar TL katma değer vergisinden, 13,6 milyar TL’si büyük sermaye gruplarının ödemesi gereken kurumlar vergisinden kaynaklandı” ifadelerini kullandı.