“Bu ortamda halka gidilemez”

Gündemin dikkat çeken haberleri, Cumhuriyet, Birgün ve Sözcü gazetelerinin manşetindeydi.

24.10.2016

Cumhuriyet gazetesinin manşetinde, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak ile yapılan söyleşi, “Bu ortamda halka gidilemez” başlığıyla yer aldı: “Basının bu kadar baskı altında olduğu, hiç kimsenin kendini hukuksal güvencede görmediği bugünkü ortamda halka bir şey sorulamayacağı kanaatindeyim. Referandum Erdoğan ve Erdoğan karşıtları için olmayacak mı? Karşıtlar seslerini nerede duyuracaklar? 12 Eylül referandumunda zarfların dışından ‘evet-hayır’ görülebildiği için insanlar özgürce oy vermediler. Bugün başkanlık propagandası rahatça yapılabilecek, aleyhte düşünenlerin ise hemen hiç sesi duyulmayacak.”   

“Sanki gizli bir el çalışmayı engelliyor”

Birgün gazetesi manşetinde, Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Üyesi CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun açıklamalarına yer verdi. “Sanki gizli bir el çalışmayı engelliyor” başlıklı haberde, “Öncelik 15 Temmuz gecesini aydınlatmak. ‘O gece neler yaşandı? Bir pazarlık oldu mu? Darbe önceden biliniyor muydu?’ gibi sorular hala cevapsız. Sanki gizli bir el komisyonun çalışmasını engelliyor gibi. Bu gizli el ilerleyen günlerde ağır manipülasyonlarla kurgulanmış bir senaryoyu gerçek diye sunabilir. Birçok gizli elden bahsetmek mümkün. En kirli ve güçlü el Saray’ın. MİT ve Genelkurmay içindeki gizli eller ve bazı elçiliklerin ellerinden de şüpheleniyoruz. AKP’nin darbe girişimiyle ilgili sakladığı ve açığa çıkmasından çok korktuğu gerçekler var gibi. Adil Öksüz’ü, enişteyi, MİT’i açıklayamıyorlar. Bu çaresizlikle CHP’lileri komisyona davet ederek tezlerini bu isimlere söyletmeye çalışacaklar. Yeni kaset skandallarına hazırlıklı olmalıyız” ifadeleri yer aldı.   

“FETÖ’cü hakim: Bana 1 bakan ve 2 AKP’li vekil referans oldu”

Sözcü gazetesi manşetinde, “FETÖ’cü hakim: Bana 1 bakan ve 2 AKP’li vekil referans oldu” başlıklı habere yer verdi. Haberde, “İşte, hakim Cihangir U.’nun, FETO’cu teröristlerin yargının damarlarına nasıl sızdıklarını gösteren ‘ibretlik’ itirafları: ‘Üniversite yıllarımda cemaat (örgüt) evlerinde kaldım. 2011 yılında bu evde hakimlik sınavına çalıştım. 25 Kasım 2011 gecesi, bir arkadaşımın hakim adayı olan ağabeyi Bahadır yanıma geldi. ‘Sana soruları getirdim’ dedi. Çok şaşırdım. Şaka sandım. Sonra ‘olmaz’ dedim. 2012 yılında kendi imkanlarımla hazırlandım. Hem idari, hem adli yargı hakimliğini kazandım. Mülakatta bana şimdi Ulaştırma Bakanı olan Ahmet Arslan, AKP’li vekiller Orhan Atalay ve Yunus Kılıç ile Danıştay üyesi Hicabi Ece referans oldu…” ifadeleri kullanıldı.